-7-

57 1 1
                                    

Hastaneden sonra beni eve bıraktı. Doktor bileğimi bandajladı. Yürümekte biraz zorluk çeksem bile yürüyordum. "Kızım,nasıl yaptın bunu?" dedi annem.

"Merdivenlerden öküz desem öküze yazık,hayvan desem hayvana yazık olucak cinsi belli olmayayan kişilik beni itti," dedim ayakkabımı çıkartırken. "Geçmiş olsun," dedi ve beni odama kadar götürdü."Erva," dedi üzerimi örterken.

"Efendim."

"Sizin aranızda ne var?"

"Biz?"

"Aksel'le sen. Sevgili misiniz?"

"Allah düşmanımın başına vermesin. Tamam,Aksel'in çok güzel ela gözleri,ela gözlerine uyum sağlayan çok güzel sarı saçları,gülünce kısılan gözleri olabilir. Ama ona aşık değilim."

"Ondan hoşlanıyorsun. İnkar etme Erva."

"Tamam hoşlanıyorum," dedim. Ağzımdan bir anda çıktı bu 2 kelime. Ben Aksel'den hoşlanıyor muyum? Kimi kandırıyorum onu gördüğümden beri kalbim hiç atmadığı gibi oluyor. Ona sarılıp bırakmama isteği oluyor. İlk öpücüğüm için doğru kişiyi bekliyordum. Onun Aksel olduğuna eminim. Kapı çalınca annem kapıyı açmak için yanımdan ayrıldı. Bende bileğimin acısından kıvranıcak olsam bile kendimi uykuya bıraktım.

***

"Tamam anne.Kendime dikkat edeceğim. Evet,yabancılarla konuşmicağım. 6 yaşından beri öğütlediğin her şeye uyacağım," dedim. Kampa gitme günü gelmişti. Okul bitmişti,şimdi de kamp alanına gidecektik. Annem de bana 6 yaşından beri verdiği öğütleri veriyordu. Odamdan çantamı çıkartıp mutfağa geçtim. "Kendine dikkat et," dedi annem. "Sende," diyip yanaklarına öpücük kondurdum.

Air maxlerimide giyip aşağıya indim. Aksel aşağıada beni bekliyordu. "Senin bavulun hani dün akşamdan hazırdı yeşilli. Yemin ederim bir gelin düğününe senden hızlı hazırlanıyor," dedi ve kapımı açtı. "İzin verseydin ben Milan ve Oğuz'la gidecektim. Ama sen atladın," dedim. "Onlar sevgili. Baş başa kalmaları gerek. Sürekli diplerindesin. İyilik yaptım. Hem bana yol arkadaşı oldun,fena mı?" dedi. "Fena. Ne yapıcam ben seninle 2 saat ya?" diye homurdandım.

"Çok eğleniceğiz yeşilli. Ama şimdi buluşma noktasına," dedi. Hepimiz 17 yaşındaydık ama Oğuz'un ehliyeti vardı. O 18'di. Galiba Aksel de 18. Kafeye gelmiştik. Herkes oradaydı.

"Şimdi kim kiminle kalıyor?" dedi Oğuz. "Ben ve Oğuz," dedi Milan. "Ben ve Alp," dedi Ece. "Ben ve Salih," dedi Semih. "Sakın bir şeyler yapmayın he. Başımızda bir gay eksik," diye dalga geçtim. "Sen de Azra ile kalıyorsun. Sana lezbiyen diyor muyuz biz?" diye cevap verdi Semih. Aksel'in de kalıcak kişisi yoktu. Hem Arda geliyordu. Ben mecburi Aksel'le kalıcaktım. "Nerenden atıyorsun? Arda ile Azra kalıyor. Ben Aksel'le kalıcağım," dedim. Aksel içtiği kolayı püskürttü.

"Ne?!"

"Hani sen demiştin ya,istediğini yapıcağım. Bana yemek yapmanı istemiyorum.Kamptan kalıcak senden başka kimse yok, benimle kal," dedim. Bana yaklaştı ve "Cazibeme bu kadar çabuk kapılacağını bilmiyordum yeşilli," diye fısıldadı kulağıma. Yanaklarımın kızardığını anladım. Ama belli etmeden "Cazibene kapıldığım falan yok egoist. Ormana gidiyoruz. Ayı olur falan korkarım. Eğer istemezsen kuzeninle kal. Ben Semih'le kalırım," diye fısıldadım. "Senle kalıcam," dedi ve kolasını içmeye devaö etti. Uslu çocuk ol Aksel.

"Herkes yemek yediğine göre kalkalım. Bizi bekleyen bir yol var," dedi Semih. Kamp yerini Aksel Uludağ'da ayarlamıştı. Bu zamanlar orası çok soğuk oluyordu. O yüzden kulubelerde kalıcaktık.Ece,Alp,Arda,Azra bir arabada,Semih ve Salih bir arabada,Oğuz ve Milan bir arabada,ben ve Aksel bir arabadaydık.

Yeşil ve ElaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin