12

661 90 47
                                    

gece bölümüüüü🎉🎉🎉🎉

siz ne zaman okursunuz bilmiyorum onu ama bu bir gece bölümü vpröfğemfşrlc

iyi okumalar



Mutfakta herkes yemek yerken ben tabağımdaki sarmalarla oynuyordum. Kafamda deli sorular vardı. Acaba amcamın ölümünden sonra ailem nasıl bir karşılık verecekti? Hande'nin elini kolumda hissettiğimde daldığım düşüncelerden çıktım. Çatalıyla uzattığı sarmayı yiyip gülümsemeye çalıştım. Gerginliğim gitmiyordu üstümden bir türlü.

"Çekinmene gerek yok güzel kızım, burası Hande'min evi dolayısıyla senin de evin." Gül Teyze'nin sesiyle başımı kaldırıp ona gülümsedim.

"Teşekkür ederim çok naziksiniz."

"Siz değil sen de." Başımı sallayıp önüme döndüm.

"Hadi bisiklete binmeyi öğret bana! Söz vermiştin en son ama öğretmedin. Arkadaşlarım sürebiliyor ama ben bilmiyorum." Yemeğini bitiren Hande'yi darlamaya başladı Efe. Hande tabağını ayağa kalkmadan arkasındaki tezgaha koydu. Geriye doğru eğilmeyi bırakıp Efe'nin saçlarını karıştırdı eliyle.

"İki dakikaya geliyorum. Kapıda bekle beni."

"Tamaaam. Sende gel tamam mı?" Elimi tutup olduğu yerde ileri geri gittiğinde kıkırdadım. "Gelirim canım." Gülerek elimi bıraktı ve zıplayarak kapıya doğru ilerledi.

Hande tabağımı önüne çekip elimdeki çatalı aldı ve sarmaya batırdı. "Bana çorba içirmiştin. Şimdi sıra bende galiba." Sarmayı dudaklarımın arasından ağzıma attım. Önümüzdeki çiftten biraz utansamda beni beslemesine izin vermiştim. Yine ödeşmiştik...

"Bir tabak daha yeseydiniz." Gül Teyze'nin sesiyle gözlerimi büyüttüm. "Bu bile çoktu bana."

"Öyle dediğine bakmayın bugün iştahı yok. Normalde beni bile yer." Hande bana bakıp sırıttığında dişlerimin arasından nefesimi verip ayağa kalktım. "Ben obur muyum onu mu demeye çalışıyorsun?"

"Gençler... Olur olmadık her şeye kavga etme alışkanlığını nasıl edindiniz?" Kemal Amca'nın sesiyle işaret parmağımı Hande'ye yönelttim. "O! Onun suçu."

"Evet her şey benim suçum. Gidelim mi artık beni azarlaman bittiyse?" Omuz silktim.

"Senin suçun zaten. Ellerinize- pardon sen diye hitap edecektim... Ellerine sağlık." Gül Teyze gülümseyip başını salladı. "Afiyet olsun canım."

Mutfaktan birlikte çıktık Hande ile. Dışarıda bahçede bisikletinin önünde bekleyen Efe'nin yanına gitti Hande. Ben onları dışarıdaki salıncağın üstüne oturup izleme kararı aldım. Hande'nin asıl benliği ile tanışmak çok güzeldi. Onu mutlu eden bir ailenin olması. Aslında gülebildiği anlara da şahit olmak...

Efe'ye büyük bir sabırla öğretmişti. Arkasında durmayı bıraktığında Efe kendi başına sürmeye başlamıştı. Yine de her ihtimale karşı yakınından ayrılmamıştı. Bir süre daha yanında durduktan sonra yanıma gelip oturmuştu.

"Bisiklet sürmeyi bana kimse öğretmedi biliyor musun?" Hande başını omzuma yatırıp mırıldandı. "Şaşırtıcı değil. Kendin öğrenmeyi denedin mi?"

"Denemez miyim? Hep inatçıydım ben. Düşüp eve gelmiştim. Üstümde beyaz elbisem vardı. Elbise kirlenmişti. Diz kapağım kanamıştı falan... Eve bir gittim, annemden bir ton azar... Babam da kız arkadaşların böyle şeyler yapmıyor onlarla oyun oyna bir daha görmeyeyim demişti..." Elini koluma yerleştirip okşadı. O an ki halim gözlerimin önüne geldiğinde gülümsemeden edemedim.

zıt kutuplar,, hanzeh ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin