"Camelia Morsta," dedi Gina, odanın karşısında Vin'in göğsünü okşamasına izin veren kadına bakarken.
Bu Camelia kimdi ve nasıl ellerini Vin'in her yerine koyma cesaretinde bulunabiliyordu?
Asla kendisine hoşuna gitmeyen bir şeyin yapılmasına müsaade edecek türden bir adam değildi, bu yüzden bu kadının pençelerinin üzerinde olmasından herhangi bir rahatsızlık duymuyor gibiydi.
"O da kim?" diye sordum Gina'ya. Başka bir deyişle, gizliden gizliye o kadınla aralarında nasıl bir ilişki olduğunu soruyordum. Endişelenmem gereken bir şey var mıydı?
Gina hafifçe omuz silkti ve bana baktı.
"Önemli biri değil. Bizim evde çok fazla zaman geçirirdi. Ve onu her gördüğümde, genellikle üzerinde çok fazla kıyafeti olmadığını söyleyebilirim."
"Demek istediğin... O ve Vin...?" diye sordum.
Bir an için bana bakarken tereddüt etti. "Sen ve Vin evlendiğinizden beri onu görmedim, yani şimdiye kadar görmemiştim. Ama öncesinde? Evet... Bazılarının fahişe olarak adlandırdığı bir kız."
"Ciddiler miydi?" Bu Camelia denen kadını daha da merak ederek soru sormaya devam ettim.
Benim aksime o, gerçekten bir kadın gibi görünüyordu.
Gina bu sefer gülerek çabucak cevap verdi, "Asla, hayır. Vin'in bu evliliğe kadar hiç kimseyle ciddi bir ilişkisi olmadı. Gördüğün gibi, belli ki Camelia Vin'in ona yaşattığı şeyleri özlüyor."
"Gerçekten Vin o kadar iyi mi?" diye sordu bana.
"Pardon?" Ağzım açık kalmıştı. Söyleyecek söz bulamıyordum. Birinin böyle bir soru sormasına şaşırmıştım. Bu özel bir konu değil miydi?
Ancak Gina böyle şeylerden çekinmiyor gibiydi. Bu durumdan rahatsız olup kekelemeye başladığım için kıkırdadı.
"Ah, hadi Ahsen. Bu adama katlanamıyorum ama söyle bana... Gerçekten o kadar iyi mi, yoksa Camelia çok mu çaresiz?"
"Bilmiyorum... Yani, ondan başka biriyle beraber olmadım. Bu yüzden onu biriyle kıyaslayamam."
Kendimi son derece rahatsız hissediyordum. Vin'le olan seks hayatımda benim rızam bile yoktu. Her şey zorla ve ortada bir aşk olmadan gerçekleşiyordu.
Vin'in Camelia'yla birlikte durduğu yere baktım ama artık orada değillerdi.
Gözlerimle etrafa bakındım. Her yerde insan olmasına rağmen, hiçbiri Vin ya da baştan çıkarıcı kırmızı elbiseli kadın değildi.
Tabii ki, aklım anında Gina'nın bana anlattıklarına gitti. İkisinin birlikte, anın tadını çıkarmak için özel bir yere kaçmış olabilecekleri ihtimalini düşünmeye başlamıştım.
Kadın benim tam tersimdi, sarışın, uzun boylu ve kendinden emindi. Delici gözlerinin rengi yemyeşildi. Şu an onu göremesem de, görüntüsünü net bir şekilde hatırlıyordum.
Giydiği elbiseyle görev üzerindeki bir kıza benziyordu. Mini ve baştan çıkarıcı bir elbise giymişti
Belimi kavrayan elle hafifçe irkildim. Birden düşüncelerimden sıyrıldım. Vin aniden önümde belirmişti ve Gina ortalıkta görünmüyordu.
"Dikkatin dağılmış," dedi Vin. "Brenda ile tanıştınız sanırım."
Ah, Brenda. O kız çok değişik biriydi. Belli ki Vin kızın ona olan takıntısının farkındaydı.
"Ah, evet. Seni arıyordum," dedim derin bir nefes alarak. "Buradaki herkes yabancı."
"Ben de bir arkadaşımla arayı kapatıyordum," dedi Vin. Dudaklarına götürdüğü bardaktaki sıvı berraktı. İçtiğinin su olduğunu biliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutsak Aşk (+18) | lavinya Soy
Chick-LitAhsen Kılıç annesiyle son derece mutlu ve sıradan bir hayat yaşamaktaydı, ta ki on sekiz yaşına girene kadar. Ahsen doğum gününde, yakında İtalyan Mafyasının patronu olacak zalim ve kalpsiz Vincenzo Acerbi'yle evlendirileceğini öğrenir. Bu durum kar...