Uyandığımda slytherin ortak salonunda bir deri koltukta uyuyordum. Başımda ise 3 kişi uyuya kalmıştı. Tom, Draco ve Mattheo...
Esneyerek ayağa kalkmıştım. Odama cisimlenmiş ve yatağa bakmıştım. Pansy tek başına yatıyordu.
HM: Küçük şeytan.
Birkaç giysi almış ve banyoya girmiştim. Temiz bir duş almış ve üzerimi giyinip dışarı çıktım. Saçım ıslaktı. Saçımı kurutmak için hiç uğraşasım olmadığı için örme kararı aldım. İki tane balık sırtı ördüm. Saçımı bağladım ve kapüşonu kapattım.
Gerekli malzemeleri aldım ve dışarı çıktım. Çantam sırtımdaydı. İlk önce Gryffindor ortak salonuna gittim. Orada olmadıklarını fark ettiğimde sadece beni salona götürdüklerini anladım. Kütüphaneye gitmeye başladım.
Kütüphaneye girdiğimde işte 3 kişi karşımda duruyorlardı. İkisini uyandırmak yerine Hermione'yi uyandırmıştım.
HM: Günaydın Hermione.
HG: S-saat AAAĞHHHH Saat kaç?
HM: 6 hadi sizde odanıza gidin. En azından 2 saat temiz bir uyku alın.
HP: Eh bugün hangi gün?
HM: Dün pazar olduğuna göre pazartesi.
HG: LAN ATEŞ KADEHİ KİŞİLERİ BELİRLEYECEK!
HM: NEY! O BUGÜN MÜYDÜ?
Hepimiz endişeli haldeydik. Ben hemen Fleur'un yanına gittim. Uyanmıştı ve salonda beni bekliyordu.
FD: Dün kütüphanede uyuya kalmışsın.
Elimi uzattım. Evet. Birkaç kişi biliyordu ama diğerlerinin bilmesine gerek yoktu.
Biliyorum. Kardeşim almış beni.
FD: Emin ol uyurken çok tatlıydın. Hepimiz durup bir süre seni izledik hatta.
Hepiniz?
FD: İşte kardeşin falan birde diğer sıradan sana bakış atan adamlar vardı. Lanet yediğini düşünmüşler. Beni, seni kontrol etmem için getirdiler.
Bu ateş kadehine ismini attın mı?
FD: Tabii ki de evet. Ve içimden bir ses ben çıkacağım diyor!
Umarım çıkmazsın Fleur. Bedenin oldukça zayıf o oyunlara göre. Bir ejderhadan yardımsız kaçabilir misin? Suyun içinde sevdiğin insanı bulabilir misin belli bir süre içinde? Fleur.
FD: Lütfen Helen. Ateş Kadehi her yıl oyunları değiştiriyor. Hem belki daha hafif şeyler gelir şansımıza?
Fleur. Ateş kadehi oyunları her zaman oyuncuları zorlamak için yapılmıştır. Ya az zorlayıcı gelirse diye bir şey yok!
FD: Helen. Sevincimi kursağımda bırakma lütfen.
Tamam Fleur. Ne bokun varsa ye.
Fleur'un elini bırakmıştım. Müdire başımızdaydı ama bizi izlemiyordu. Bende bunu şans bilerek ayaklandım ve dışarı kaçtım. Ama kimlerin kadehe seçileceğini merak ediyordum o yüzden içeriye bir gözcü kapanı gönderdim. En köşeye sığdırdım ve içeriyi izlemeye başladım. İsmimin çıkma ihtimali neredeyse sıfıra yakındı. Bahçeye çıkmış elma ağacının bir dalına geçmiş oturuyordum. Aynı anda da gözcü kapanından içeride olanları dinliyor ve izliyordum.
Dumbledore ateş kadehin yaklaştı ve üç kere dokundu. İşte ilk kağıt dışarı çıkmıştı.
Durmstrang Sihir ve Büyücülük okulundan seçilen kişi
Viktor Krum
HM: Bekleniyordu zaten.
Beauxbatons Sihir ve Büyücülük okulundan seçilen kişi
Fleur Delacour
HM: Hassktr
Ayaklanmış ve içeriye koşmaya başlamıştım. Salondan içeri girdiğimde görünmez hale gelmiştim. Fleur ayağa kalkmış Dumbledore'un yanına gidiyordu. Hemen yanına koştum ve onunla birlikte aşağı indim. Fleur aşağıya indiğinde yanında görünür hale gelmiştim. Fleur'un arkasından da Viktor geliyordu.
HM: Manyak mısın kızım sen!
FD: Hadi ama Helen! Hiçbir şekilde ne senin hayatın ne de senin planların tehlikede. Neden umursuyorsun ki bu kadar!?
HM: ÇÜNKÜ BENİM İÇİN SENDE DEĞERLİSİN!
Sesimin fazla çıktığını anladığım an sustum. Çünkü Viktor denen şerefsiz yanıma geliyordu.
VK: Hanımefendi. Tanışabilir miyiz?
HM: Sende bir sg ya yavşak.
İçeride olan ödüller salonuna girmiştim. Harry ile karşılaştım.
HM: Senin ne işin var lan burda?
HP: Bende bilmiyom ki kadehten ismim çıktı.
HM: Senin yaşın uymuyordu ama?
HP: Garip yanı da bu ya.
HM: İçeride olanlar sağlam sövmüşlerdir. Bi boktan da eksik kal diye.
Harry'nin biraz olsun stresini aldıktan sonra içeriye sakince Dumbledore geldi (opsiyonel).
AD: HARRY! ATEŞ KADEHİNE İSMİNİ SEN Mİ ATTIN!?
HM: Çok sakin bir soruydu efendim.
Müdire: Helen sen yanıma gel lütfen.
Müdiremin yanına geçtim. Bütün olaylardan eksik kalmadan devam etmeye başladım.
HP: Hayır efendim.
AD: HARRY DOĞRUYU SÖYLE!
HP: Hayır efendim. İsmimi oraya ben atmadım.
Bir adım öne çıktım.
HM: Evet Harry ile bütün hafta beraberdim. Kadehe ismini atmadı ki aynı şekilde de yaşı küçük olduğu için kadeh onu kabul etmezdi.
Moody: Şu kıza katılıyorum. Ateş kadehi sihirli bir şeydir öyle küçük büyüler yapılmaz.
HM: Ayrıca Harry daha ateş kadehini şaşırtacak kadar güçlü büyüleri daha bilmiyor!
Dumbledore derin bir nefes aldı. Fleur ve Viktor Crum içeri girdiler. Daha sonra da ben dışarı çıktım. O sırada moody arkamdan geliyordu.
HM: Ne var jj.
Moodu: Senin Harry'i korumaman gerekiyordu! Ve yarın sabah ormanda ol. Seni bekliyor olacaklar.
HM:. Uykum sizden daha değerli. O yüzden hayır.
Ama uyuyamamıştım. Uyusam bile bana yetmemişti. Sarhoş gibiydim.
Moody: O zaman ben götürürüm.
Sırtımdan bir lanet savurdu. Acılar içinde kıvranırken beni kucakladı ve bir yere cisimledi.
Hoş geldin canım.
.
.
.
HAHAHAHHAHAHAHA NASI GÜZEL YERDE BİTİRDİM AMA
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Malfoy's
Fanfiction"Eğil" dedim sertçe. Diz çökmesini istiyordum. Yenilgiyi kabul etmesini ve kraliçesine saygı göstermesini. Eğildi. Dizlerinin üzerine çöktü. Ve yeminini etti. "Canımın, malımın ve ruhumun üzerine yemin ederim ki... Bu bir yenilgiydi..."