Bölüm 15

6 3 2
                                    







Bu gün bir pislik daha yeryüzünde silinecekti ve Hazan bizzat kendisi ona işkence çektirecekti.Çocuklar saf,temiz varlıklardı.Kimsenin onların hayatını ellerinden almaya hakkı yoktu.Halilin aldığı çocuklar yetimhanede kalan çocuklardı.Onları parayla alıyor daha sonra iğrenç yollarla yetiştirip,onlar için harcadığı parayı zamanı gelince geri kazanıyordu.

Bora da odaya girdi, herkesin yüzünde kararlılık ve azim okunuyordu. Bora, elindeki haritayı masaya serdi. "Halil'in evinin planı bu," dedi. "Gökhan'ın güvenlik sistemlerini çökertmesiyle içeride serbestçe hareket edebiliriz.Sadece halletmemiz gereken kapıdaki adamları olacak."

Atlas da ekibe katıldı ve detaylı planlarını tartışmaya başladılar. "Ben dışarıda kalıp giriş çıkışları kontrol edeceğim,tehlike olursa size bildiririm," dedi Gökhan. Her kes onu onaylamıştı.

"Ceren, Bora ve Hazan, siz içeri girip Halil'i bulacaksınız. Atlas da yedekte kalıp gerekirse destek verecek." diye Hazan lider edasıyla konuşmuştu.

Yine gözlerinde kararlılıkla herpsinin üzerinde tek-tek gözünü gezdirdi. "Plan bu. Halil'i bulduktan sonra sorguya çekip işkenceyle çocukların nerede olduğunu öğrenmemiz gerekiyor. Sonra gerekeni yaparız."

Plan hazırdı ve ekip, görevi tamamlamak için yola koyuldu. Halil Başar'ın evine yaklaştıklarında Gökhan arabanın arkasından izleme cihazlarını yerleştirdi.Cihazları tüm ekibe verdikten sonra Hazan, Bora ve Ceren dikkatlice evin etrafını kolaçan ettiler.

"Güvenlik kameraları devre dışı bırakıldı," dedi Gökhan, kulaklıktan. "İçeri girebilirsiniz."

Hazan, Bora ve Ceren, evin arka kapısından içeri süzüldüler. Evde sessizlik hakimdi, dikkatlice adımlarını atıyorlardı. Halil'in izine rastlamak için odaları kontrol etmeye başladılar.

"Üst katta olmalı," diye fısıldadı Bora. "Oradan daha rahat kaçış planlayabilir."

Merdivenlerden sessizce çıkarken, Hazan soğukkanlıydı. Üst kata çıktıklarında, Halil'in çalışma odasının kapısının aralık olduğunu gördüler. Hazan, işaret diliyle Bora ve Ceren'e ilerlemelerini işaret etti. Kapıyı sessizce açtılar ve Halil'i masasında otururken buldular.

Halil, onların varlığını fark etmeden bilgisayar ekranına odaklanmıştı. Hazan, elindeki silahı sıkıca tutarak içeri girdi. Halil başını kaldırdığında, karşısında ekibi gördü ve bir anlık şaşkınlık yaşadı.Burası nerdeyse kimsenin bilmediği çalışma yeriydi.

"Ne istiyorsunuz?" diye sordu, sesi titreyerek.

"Hmm,acaba ne istiyoruz" alaycı ve sahte merakla sordu Ceren.

Halil, kaçacak yer olmadığını anlayınca, çaresizce gülümsemeye çalıştı. "Beni öldürseniz bile kimseyi bulamazsınız," dedi.

Bora, Halil'in yanına yaklaşıp onu kolundan tutarak ayağa kaldırdı. "Bize çocukların nerede olduğunu söyleyeceksin," dedi. "Yoksa bu gece senin için son olacak."

"Zaten seni öldüreceğimizi söylememiştik ki.Bu kadar kolay kurtulacağını da nereden çıkardın?" diyerek Hazan onun gözündeki korkudan zevk almaya başlamıştı.

Halil, korkuyla geriye doğru sendeledi. "Birazdan sizi bulurlar zaten," dedi. "Boşuna zahmet etmişsiniz."

Üçü de aynı anda bir kahkaha patlatırken dedikleri fazla komik gelmişti.

Intikam ve AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin