Bölüm 18

318 14 4
                                    

öylesine güzel seviyorum ki seni,
Öylesine saf,
Öylesine temiz,
Öylesine derin.
Ve öylesine değil
                                   
                                                                                                      Özdemir Asaf

Berfinden
---------------------------------------------------
Kolay kolay pes etmediğimden sevmediler beni. Küçükken okulda da hocanın söylediklerine karşı çıkıyorum diye çok dayak yemiştim, çok dışlanmıştım. Sorun değildi ama çünkü insanlar hep böyleydi bir kişi karşı çıkıyorsa onlara ayak uyduramaz, onlarla vakit geçiremezdi çünkü en doğrusu onların uydukları olmalıydı. Şimdiyse ben doktor onlar da ya kocalarından para bekleyen kadınlar ya da babasının mirasından yararlanan adamlar olmuşlardı.

Evden çıkmadan önce yaşadığım tatsızlığı bir kenara bırakmış, hastalarımla ilgileniyordum. Çoğunluk yaşlıydı çünkü ne yediklerine ne de içtiklerine asla dikkat etmiyorlardı. Son bir hastam kalmıştı adını ekrana yansıtmamla odama girdi '' buyrun oturun'' dedim önümdeki sandalyeyi gösterirken. Bugün gelen en genç hastamdı, en fazla 35 yaşındadır diye düşünüyordum

''sorununuz nedir?'' geldiğinden beri somurtuyor hiç suratıma bile bakmıyordu ''erkek doktor yok mu?'' diye sordu tersler bir tonda klasik erkek hastaya erkek doktor görüşüydü ''var tabii ama siz bana almışsınız randevunuzu'' dedim sakinliğimi korumaya çalışarak ''iyi değiştir onu ordan'' dedi önümdeki bilgisayarı işaret ederken

''Beyfendi girdiğiniz kapıdan çıkarsanız tam karşınızda hasta kayıt yetkilimiz var, buyrun gidin değiştirin'' doktorluğa başladığımdan beri ilk defa böyle bir muamele görüyordum.

''Uğraştırma beni değiştir burda'' sinirim yavaş yavaş ortaya çıkıyordu tabii, adama insanlık yapmak da olmuyordu demek ki onun dilinden konuşmamız gerekiyordu ''beyfendi çık odadan git karşıya tamam mı? gelmişsin kos koca profesöre yaptığın muameleye bak''

Adam bir anda psikopat gibi gülmeye başladı, ne olduğunu hiç anlamamıştım. Ayağa kalktım ve hızlı adımlarla karşımdaki hasta kayıt yetkilisinin olduğu bölümdeki kızlara el işareti yaparak dikkatlerini çektim "buraya bir güvenlik çağırır mısınız?" Dedim ve kız hemen elini hastane telefonuna götürüp birkaç sayı tuşladı

Hastanın yanına gittim "çıkar mısınız odadan" dedim kapıyı göstererek, hala gülüyordu resmen dalga geçmek için gelmişti"beyefendi duymuyor musunuz? Çıkın odamdan!" Sesimde artık kibarlıktan hiçbir kalıntı yoktu

Bir anda ayağı kalktı ve beni duvara itti, beklemediğim bir hamle olduğundan dengemi koruyamadım ve sert bir şekilde sırtımı duvara çarptım

"Sen kimsin beni odandan kovuyorsun!" Gerçekten karşımda kalpten değil beyinden hasta olan bir adam vardı, az önce kahkaha atarken şimdi gözlerinden ateş fışkırıyordu

Kolumdan tutup sert bir şekilde yerden kaldırdı beni, tekrar duvara iteceği sıra bu sefer engel olmuş kolunu ters çevirmiştim

O gün bana saldıran adam kadar iri değildi o yüzden uzun süre uğraşıp yaptığım kaslar kendimi korumamda işe yarıyordu

Biri ters şekilde iki kolunu da arkada tutuyordum ve kollarını çekmek için önümde kıvranıyordu "bana bak sizin hepinize kadınlara nasıl davranacağınızı öğreteceğim duydun mu beni? Ben üşenmem sizin gibilerle uğraşmaya, korkutamazsın sen beni" hızlı hızlı nefes almaya başladı, sinirden olduğunu düşündüm ama bir süre sonra kafası öne düştü ve tüm ağırlığı benim üstüme kaldı

Mardin Güzeli Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin