Herkese merhaba.
Hadi direkt başlayalım...
________________☁️____________________
Cevabı aldıktan sonra Ateş'i omuzlarından ittirip üzerinden kalktım. Böyle yakın olmak bana tuhaf hissettiriyordu.
Ateş'ten iki adım uzaklaşıp yere hangi ara düştüğünü hatırlamadığım eşyalarımı aldım. Üzerindeki tozu silkeleyip gözlerimi Ateş'e çevirdim. Büyük bir sırıtışla 32 dişini de bana gösteriyordu.
Anladık, dişlerin geleceğimden parlak.
Bir gündür hap kullanmıyorum, vücudumun bu olayı normal karşılaması açıkçası beni şaşırtmıştı. Arkamı döndüm ve pantolonumun cebinden hap kutusunu çıkarttım. Elime bir tane hap alıp susuz yuttum. Elimdeki hap kutusunu yerine koyarken yavaşça arkamı döndüm.
Ateş'in gülümsemesi solmuştu. Pür dikkat bana bakıyordu. Onlara hap kullandığımı söylemiştim, bu yüzden saklamıyordum ilaç kullandığımı fakat yine de hastalıklı olmam beni geriyordu. Sanki hastalığın bulaşıcıymış gibi onlardan uzak duruyordum.
Tabi biraz önce Ateş'le bayağı bir uzaktınız.
O beni yanına çekerken gözlerinin içine baktığım için ve sonucunda da üzerine un çuvalı gibi düştüğümden dolayı kendime göz devirdim.
Ne hoş ki biraz önce yaptığım göz hareketini Ateş fark etmedi. Gelip bana laf sokma deneyimleriyle uğraşamayacak kadar yorgundum. Hemde uyumama rağmen.
Ateş koltuğa daha çok yayılırken konuşmaya başladı.
"Kullandığın ilaç bu mu Bulut?"
Tek kaşım havada onu onayladığımda yerinden kalktı ve dibimde durdu. Geriye doğru gitmek için hamle yaptığım sırada Ateş bileğimi tutup beni durdurdu. Yüzüme doğru yaklaşmaya başlayınca onu ittirdim. Ama yerinden kıpırdamadı bile. Biraz daha yüzüme yaklaşınca burunlarımızın arası da çok az mesafe kaldığını gördüm.
Sebepsizce heyecan yapmaya başladığım için nefesimi tuttum. Bir de bunun için alay konusu olmak istemiyorum. Göğüsünden tekrar ittirmeye çalıştığımda yine yerinden oynamadı. Hatta biraz daha yaklaştı.
"Neden evden dışarı çıktın?"
Sesi daha çok fısıldar gibi çıkmıştı. Onu bir daha ittirmeye çalıştığım sırada bende söze girdim."Ne yapıyorsun, bıraksana beni!"
Ağzının içinde cıkladığında olabilecekmiş gibi biraz daha yanaştı.
"Neden dışarı çıktın Bulut?"
Ondan kurtulamayacağını anladığımda çabalamayı bıraktım. Bir de cesaretlik (!) olsun diye ona yaklaştım. Dudaklarımızın arasında milim vardı.
"Çünkü Yağız gidebileceğimi söyledi.""Ve sen de inandın? Öyle mi?"
Beni saf gibi gösteriyodu. Tamam birazcık aptallık yapmış olabilirim. Ama o kadar abartmasına gerek de yoktu. Yüzünü hafifçe uzaklaştırdı ve kulağıma yaklaştı. Ne zaman duracaktı?
"Bizimle partiye geleceğim için teşekkür ederim."
Bir yutkunmayla hemen atıldım.
"Sen istedin diye gelmiyorum, geliyorum çünkü..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Araba Faciası (BxBxbxb)
Romance[TAMAMLANDI] Bir araba kazası her şeyi değiştirir. Tıpkı Bulut Akın'ın hayatını değiştirebileceği gibi. Araba kazasından sonra Bulut hastaneden kaçma girişiminde bulunurken ona çarpanlarla karşılaşır. Ve işler karışır. Bulut kendini bir aşk çemb...