Erzurum'u tekrar arıyorlar, adam "bana getirin" diyor.
Tekrar yola çıkıyorlar. Yolda adam normal ama hiçbir şey hatırlamıyor, sadece "gözümün önüne sürekli ev geldi ahir geldi, çocuklar geldi" diyor. Evini arıyorlar bir sıkıntı yok.
Erzurum'a varınca adama anlatıyorlar durumu, adam kemiği görünce panikle evlerini arattırıyor hemen kaçsınlar evden diye, ama evi arıyorlar ki yanıyor ev. Millet feryat figan çocuk içerde diye bağırıyorlar. Bu deliriyor tabi gitmek istiyor bırakmıyorlar. Çözemezsek dahası da olacak diye.
Kemikte çocuğunun ismi eşinin ismi yazıyormuş. Eşi o ara evin dışında olduğundan çocuk içerde kalmış.
O ara haber geliyor çocuğu çıkarmışlar ama yanmış bayağı, hastaneye götürüyorlar. Adam diyor ki sen çocuğunun yanına git, diğerine diyor sen gidip gömeceksin muskaları, zamanınız az, yatsıya kadar çözün bu işi. Çocuğu yanan ben de geleceğim diyor ötekine. Korkuyor kurtulmak için gidiyor bununla.
Bunlar Ağrı'ya varıyor, belirtilen yerlere gömecekler muskaları ama gittikleri yerler, ya mağara, ya yıkıntı, ya da dağ başında bir yer. Her gittikleri yerde eleman kontrolden çıkıyor. Anlaşılmayan kelimeler söylüyor, birileriyle konuşuyor, ağlıyor. Gömdükten sonra normale dönüyor. Bu şekilde 7 muskayı da gömüyorlar ve adamın verdiği suyu içip dönüyorlar.
Yanan çocuğun durumu fena ama iyileşiyor. Ev yanıyor komple, içerdeki iki tane inek ve samanlık kül olmuş. Muskaları yetiştirseler hiçbiri olmayacakmış.
Adam muskaları verirken sebebini anlatmış. Bu muskaların içinde bir nevi yardım istediğine dair bir yazı varmış. Kimden istiyor peki yardımı, bu gittikleri 7 yerde 7 kabileyle iletişime geçiyorlar. Hepsinden kendilerini korumaları için yardım istiyorlar. 7 kabile kabul ederse ancak musallatın etkisini kaldırabilirler ve ifrit bunları rahat bırakır. Ama muskalardan biri yerinden çıkarılır, kaybolur falan... O zaman koruma kalkar. 100 yıl geçse bile tekrar musallat olur.
Çobanlar hepsini yapınca beladan kurtuluyorlar.
Sonuç
Çobanlardan biri kayboluyor, ölüsünü de bulamıyorlar, jandarma araştırma yapıyor ama sonuç yok.
Diğer çobanın karısı ölüyor. Çoban köyde yaşamaya devam ediyor.
Üçüncü çobanın çocuğu ölümden dönüyor, evi yanınca köyden Van'a taşınıyorlar.
Şimdi bu olayı ben akşamüstü oturulan bir aile meclisinde duydum. İşte definedir hazinedir falan muhabbet ederken kayınpeder "sakın bulaşmayın aman falan" deyince ısrarla olayı anlattırdım.
Bildiğin ses kaydını açıp kayıt altına aldım anlattıklarını. Sonra köye gidip çobandan rica ettim.
Kayınpederin de referansıyla anlatmaya razı oldu. Görüştüğümde çok normaldi ki zaten 15 yıla yakın zaman geçmiş üzerinden olayın. Aslında sandığı buldukları yeri de görmek istedim ama kayınpeder ve diğerleri tarafından sert bir şekilde reddedildim. Çobana da yemin verdirip Kur'an'a el bastırmışlar yerini anlatmayacaksın diye. Zaten o da hiç gönüllü değildi.
Konu bu şekilde kapandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Türkiye'de Yaşanmış Paranormal Olaylar
TerrorTürkiye'de yaşanmış, paranolmal olaylar, gizemli öyküler ve korku hikayeleri