4 hafta sonra
"Öyle değil hayatım, tam tersi şekilde yapman gerekiyor."
"Böyle mi?" Dediğinde güldüm. Ayağa kalkıp Berilin pozisyonunu düzelttim.
"Ya ne halt yemeye beni bulaştırdın bu pilatese." Beril isyan ederken onu düzelttim.
"Yoga."
"Her neyse artık o." Kapı çaldığında ben ayaklandım.
"Beril sen pozisyonunu bozma. Böyle devam." Berili tembihleyip kapıyı açmaya gittim. Emre'yle Hürkan ellerinde poşetlerle içeri girdiler.
"Ne aldınız amına koyayım o kadar?"
"Aşkım şöyle açıklayayım," Emre poşetleri yere bırakıp cebinden fişi çıkarttı.
"Kol gibi girdi bize." Totale baktığımda kahkaha attım.
"Dokuzbin yediyüz seksenaltı lira 95 kuruş."
"Hepsini Emre'ye kilitledim." Derken Hürkan da piç sırıtışı sergiliyordu.
"Ayıp değil mi? Az yardım etseydin sevgilime. Parasız kaldı benim sevgilim." Emre yapmacık şekilde dudak bükerken onu kollarımla sarıp göğsüme bastırdım.
"Teşekkür ederim aşkım. Ben sana yollarım bugün." Dediğimde kollarımın arasından sıyrılmıştı.
"Ya ne gerek var Allah aşkına?"
"9 bin lira az para mı Emre?" Dediğimde güldü.
"Sevgilim ev aldın."
"Sende kira ödüyorsun sevgilim?"
"Tartışmaya kapalı konu." Dediğimde iç çekti.
"Ya hayır dedim Emre, seni zora sokmak istemiyorum!"
"Anlamıyor musun Naz? Aptal mısın? Beynin kabul etmiyor mu?" Diye yükseldiğinde Hürkan sakinleştirmek adına elini Emre'nin omzuna yerleştirdi.
"Bırak abi. Evet maddi açıdan benden kat kat daha iyisin aşkım. Ve bu benim içime oturdu anladın mı? Tam anlamıyla, içime oturdu."
"Ne diyorsun Emre?"
"Senin yanında kendimi başarısız hissediyorum diyorum, normalde Erkek yapar her şeyi. Bizde tam tersi amına koyayım. Aciz hissediyorum kendimi, acınası hissediyorum, oldu mu istediğin?!" Bu kadar kırılacağını tahmin etmemiştim. Emre zor bir dönemden geçiyordu, abimle Emre'yi ev sahibi evden çıkartmak istiyordu.
Ve ben hiçbir şey yapamıyordum.
"Aşkım ben özür dilerim." Burkulmuş sesimle konuştuğumda güldü.
"Ancak özür dilersin zaten Naz. Anlamaya kafan yetmiyor çünkü." Beril de içeriden geldiğinde ağlamak üzere olan beni, ve gülen Emre'yi görünce anlamaz gözlerle bana baktı. Çaresizce ona baktığımda yanıma geldi.
"Biz biraz çıkıp dolaşalım. Hadi abi."
"Evet gidin." Hürkanın dediği şeyi Beril desteklediğinde zorla konuştum. Sözler sanki boğazıma oturuyordu.
"Sarılsaydık?" Emre gözlerimin içine baktı. Ve asla duymak istemeyeceğim o şeyi söyledi.
"Sonra."
Ve sonra Hürkanla dışarı çıktılar. Bende orada oturup ağlamaya başladım. Berile sarılmış, mutfağın zemininde ağlıyordum. Kafamda şarkı çalıyordu. Sanırım yeni şarkıyı da böyle çıkartmaya karar verdim.
Ben düştüm aşk ateşine, sende düşme, yanarsın.
/////////
Emre
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Köpük (My Friend's Sister)
Teen Fiction"Seni seviyorum, yetmez mi?" Dediğinde delirmek üzereydim. "Bir kişilik kalplere iki kişi sığdırıyorsun Emre! Ben o sandığın kişi değilmişim, çık şimdi dışarı!" Evimden, aklımdan, beynimden, en önemlisi;Kalbimden çık Emre. Köpük ol, uç yukarı. Patla...