"Ne?" Emre'nin söylediği şeyle başımın ağrımaya başladığını hissettim. Ayaklandığımda pijamalarımı sıyırıp en kolay ne giyilebilecekse giyerek valizime rastgele kıyafet doldurmaya başldım."Aşkım, sakin ol. Bak iyiymiş durumu, normal odaya da almışlar. Ayrıca şimdi çıksak ne uçak bulabiliriz ne de otobüs." Emre bana sarıldığında ağlamaya başladım.
"Yok, gidelim." Zorla ağlayarak çıkmaya çalıştığımda Hürkanla Beril de sese kalkıp odalarından çıktılar.
"Noldu, neden ağlıyor lan?" Hürkanın dediği şeye Emre cevap verdi.
"Annesi kaza yapmış."
"Ne? Durumu nasılmış?"
"İyiymiş iyiymiş."
"Naz sakin ol, gideriz hep birlikte." Hürkan da beni sakinleştirmeye çalıştığında yere oturdum.
"Amına koyayım ben böyle hayatın. Orospu çocukları."
Ağlarken Berilin de bana sarılmasıyla daha şiddetli ağlamaya başladım.
///////
Biraz daha sakinleştiğimde hepimiz salonda oturuyorduk. Hürkanla Emre bize uçak bileti bakıyorlardı. Abimle de konuştuğumda benim evime doğru yola çıktıklarını söylemişti. Kapı çaldığında açmak için ayaklandım, Beril beni oturtup kapıyı açmaya gitti.
Abim içeri girip kollarını açtığında gidip sarıldım.
"Ağlama tatlım, bak iyiymiş annen. Sadece uyutuyorlarmış. Hem zaten biz gittiğimizde turp gibi göreceksin anneni." Dediğinde kafa salladım.
Beril Hürkana 'Annen?' diye sorunca abim açıklamada bulundu.
"Üvey annem. Nazla annelerimiz aynı değil. Benim annem İzmirli, İzmir'de yaşıyor. Onun annesi Adanalı."
"Üvey kardeş misiniz yani siz?" Berilin sorduğu soruya gülüp kafa salladım.
"Üvey olması için babamızın da farklı olması lazım. Üvey olmuyor yani."
"Haaa."
"An itibariyle biletleri bulduk. Hadi gözünüz aydın." Hürkanın dediği şeyle ona döndüm.
"Ne zaman? Saat kaçta?"
"Yarın 18.30 kalkış saati."
"Siz de geliyor musunuz?" Diye sorup üçüne baktım. Hürkanla Emre kafa salladı. Berile baktığımda kararsız gibi duruyordu.
"Beril? Sende gel lütfen." Dediğimde gülümsedi.
"Aşkım gelemem. Ne kadar kalınacağı belli değil. Hem size çok kalabalık yapmış olurum."
"Saçmalıyorsun şuan. Bak eğer sana uygun oluyorsa bir günlüğüne kalır geri döneriz. Lütfen." Dediğimde susup biraz düşündü.
"Bak şuan kabul ediyorum ama kıymetimi bil, seni sevdiğim için üzülme diye kabul ediyorum." Dediğinde sarıldık. Bizi ayıran şey Emre olmuştu.
"Ya izninle bende sevgilime sarılabilir miyim acaba?" Sahte bir asabiyetle söylediği şey herkesin gülmesine yardımcı olmuştu.
"Sarılamazsın lan gavat. Ben sarılacağım kardeşime." Abim beni kollarının arasına çektiğinde gülüp bende ona sarıldım.
"Piçsin Ali."
"Kes lan yarram."
"Gençler aile var yalnız burada, küfür etmeseniz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Köpük (My Friend's Sister)
Jugendliteratur"Seni seviyorum, yetmez mi?" Dediğinde delirmek üzereydim. "Bir kişilik kalplere iki kişi sığdırıyorsun Emre! Ben o sandığın kişi değilmişim, çık şimdi dışarı!" Evimden, aklımdan, beynimden, en önemlisi;Kalbimden çık Emre. Köpük ol, uç yukarı. Patla...