Mirza komaya gireli 1 ay olmuştu. Bu bir ayda hep hastanedeydim. İlk geldigim odada kalıyordum. Çocuklar ne kadar eve dön desede uyandığında göreceği gözlerden biri olmak istiyordum.
Uyandığım günden sonra bizimkileri görmüştüm. Yiğit şuan daha iyiydi.
Tuğrul hastaneden çıkalı 2 hafta oluyordu. Rüya iki ameliyattan sonra testler yapılınca eğer 3 ay içinde hamile kalmazsa bir daha hamile kalmayacağını öğrenmişti. Bu olaydan sonra Tuğrul ve onun sevgili olduğunu öğrenmiştik. Tuğrul'un ısrarları sonucu hemen bir nikahla evlenmişlerdi.
Ama hala çocukları yoktu. Rüya her hafta buraya test yaptırmaya geliyordu.
Ne kadar çocuğunun olma ihtimali olsa da bu olay en az benim kadar onları da sarsmıştı. En başta kesin hamile kalamaz deselerde birkaç testten sonra bir ihtimal olduğunu öğrenmişti.
Mirza şu bir ayda bir kez bile gözünü açmamıştı. Hergun yanına gidiyordum ama hiçbir gelişme yoktu. Yavaş yavaş umudumu yitirmeye başlıyordum.
Şimdi ise hastanenin kafeteryasın da çay içiyorduk. Hepimiz bitmiş haldeydik.
Kimsenin şaka yapacak ve ya gülecek hali yoktu. "Özür dilerim " dedim.
Tuğrul "Ne için Komutanım " dedi.
Ama hepimiz ne için özür dilediğimi biliyorduk. "Sizin hayatınızı kararttım. Başınıza gelmeyen kalmadı. Hepiniz tek tek yoruldunuz. Acı çektiniz. Ve bunun sorumlusu benim. Kendimi asla affetmeyeceğim sizde beni affetmeyin " dedim. Bora "Saçmalamayın Komutanım başımıza ne geldiyse hepsi Altay yüzünden geldi. Bunların olacağını sizde bilemezdiniz. Ortada affedilecek bir durum yok" dedi. Masadan kalktım ve Mirza'nın odasına doğru yol aldım.
Onu yoğun bakımdan normal odaya almışlardı. Buraya girerken üzerimize koruyucu kıyafet giymemize gerek yoktu. Odanın önüne gelince kapıyı açtım ve içeriye girdim. Ardımdan da kapıyı örttüm. Sonrada onun yanına oturdum. Ellerim yine her geldiğinde olduğu gibi yüzünü buldu. Bir elim yüzündeyken diğer elimle komidinin çekmecesini açtım ve bordo beresini çıkardım. Bu bere Mirza Sağlam'ın dı.
"Beni özledin mi? " Dedim. Her zamanki gibi ses gelmedi. Derin bir nefes aldım be her geldiğimde söylediğim o şarkıyı söylemeye başladım. Beresi onun kanıyla kirlenmişti..."Yüreğine ateş düşmüş kara haber var"
"Gelen olmaz giden olmaz ah çeker ağlar"
"Pencerede kala kalmış yolunu bekler"
"Gelir anam gelir desem desem yalandır"
"Güzel anam canım anam kolay deildir""İşte geliyor uzaktan beze sarılmış "
"Akrabalar her bir baştan başa şaşırmış"
"Anam koşar yalın ayak yarı delirmiş"
"Gelir anam Gelir desem desem yalandır"
"Güzel anam canım anam kolay deildir""Kolay kolay kolay kolay kolay deildir"
"Kolay deil kolay deil kolay deildir"
"Kolay deil kolay deil kolay deildir""Kahpe fişek nasıl delmiş kaşın arasına"
"Birden bire donup kalmış gözün karası"
"Elde vardır bir tek onun kanlı beresi"
"Gelir anam Gelir desem desem yalandır"
"Güzel anam canım anam kolay deildir""Kolay deil kolay deil kolay değildir"
Şimdi elimde bir kanlı beresi vardı...
Evett bir bölüm daha bitti. Sona çok yaklaştık. Bu maceranın bitmesine 2 gün var . Bu beni çok duygulandiriyor.
Size benim hakkımda bir bilgi daha
Ben sizi çok seviyorum Yıldız Tozları...⭐️🖤🖤

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Öfke Timi
Novela Juvenil(Şiddetle okunmasını tavsiye ederim!!) Asena timini kaybeder ve intikam almak için teröristlerin arasına sızar. Fakat bazı aksilikler sonucunda kendisi terörist sanılır. Mirza öfke timinin soğuk ve sert komutanıdır. Bakalım Asena'ya nasıl davranac...