Seni de kaybedemem

41 3 0
                                    

Sabah boranın yatağında kalktığımdan beri etrafa bakıyordum. Boran yanımda üstü çıplak şekilde uzanıyordu. Yüz üstü yatmış, ellerini yastığın altına sokmuş uyuyordu.

Kendime baktığımda üstümde kıyafetlerimin olmadığını fark ettim.. siktir! Boranın beyaz gömleği üstümdeydi.

"Günaydın." Boran yatış pozisyonunu bozup belini yatağın başlığına yasladı.

"Dün gece..." yutkundum. "Ne oldu?"

Soğuktu, her zamanki gibi bakıyordu. "Gömleğimi soyup dudaklarıma yapıştığın geceyi mi diyorsun?" Dedi alayla.

Dedikleriyle şok oldum, dizlerimin üstünden yanın gidip ağzımı araladım. "Ne?"

Yüzümü süzdü. Elini bir anda boynuma atıp nazikçe kavradı. Beni kendine yaklaştırdı. "Daha hepsini duymadın bile." Korkuyla gözlerim irileşti.

"Ben naptım?"

"İstemeyeceğin bir şey olmadı, gömleğimi açtıktan sonra kucamdayken üstümüze kustun." Islak saçlarımı elledim. "Ben duşa girdim, senide iç çamaşırlarınla yıkadım."

"Biz beraber mi yıkandık?"

Başını olumsuz anlamda salladı. "Ben duş aldım, üstümü giydikten sonra seni yıkadım."

Ayağı kalkıp aynanın karşısına geçtim. Başımı kaldırıp boynuma baktım, güneyin yaptığı morluğun üstünü ısırmıştı. Üstüne emince kanadığını hatırladım.

Arkadan iri bedeni belirdi. Eliyle çenemi tutup havaya kaldırdı. Aynadan boynumdaki morluğa baktı. "Ben bunu nasıl saklicam!" Dedim sinirle.

"Saklama." Diğer kolunu karnıma doladı. "Herkes görsün."

"Egonu tatmin mi ediceksin?" Dişlerimi sıktım. "Benim birine air olduğumu düşünmelerini falan mı sağlıcaksın?"

Çenemdeki eliyle başımı yukarı kaldırdı. "Güzel duruyor."

Sıktığım dişlerimi serbest bıraktım. Nedense onun yanında olmadığım kadar huzurlu hissediyordum. Bana iyi geliyordu.

Elimi tutup kaldırdı, elimin tersine nazikçe dudaklarını bastırdı.

"Bunu neden yapıyorsun?" Dedim merak ve şüpheyle. "Bana neden böyle davranmaya başladın?"

"Analmadın mı?" Gözlerinde gerçekten merak vardı. "Seni seviyorum."

Kanım dondu, olduğum yerde titredim. Beni...seviyormuydu? Ne diyecektim? Ona karşı hislerim var mıydı? Ben..

"Boran ben-"

"Sana beni sevip sevmediğini sormadım. Sana seni sevdiğimi söyledim." Bu sevilmekmiydi? Bu saf sevgimiydi? Ben..ben seviliyormuydum? Ailesinin göz ardı ettiği o çocuk seviliyormuydu? Eğer bu aşksa..eğer aşksa boranı sevmeği çok isterim..

Ona doğru döndüm, bakışları her zamanki gibi değildi, beni yüceltircesine bakıyordu. Gözlerinde ben yüce bir varlıktım.

Ellerimi yanaklarına götürüp okşadım. Parmak ucuma çıktım ve dudaklarımı sadece dudaklarına değdirip geri çekildim.

Kollarımı beline dolayıp sıkıca sarıldım. Göz yaşlarım yanakalrımdan akarken saklamak için başımı göğsüne gömdüm.

Eliyle saçlarımı okşadı, ben ilk defa saçımın okşanmasına izin vermiştim. Ben borana saçımı okşatmıştım.

"Seni seviyorum, çocuk."

Ne olduğunu anlayamadan, başımı onun kucağına uzanırken buldum. Saçlarımı okşayıp ellerini kulağımın arkasında, parmaklarını saçlarımın arasında gezdiriyordu.

"Sana bağırdığım o gün." Diye söze başladım, içime dert olanları söylicektim. "Neden çok sinirlendin?"

Boranın derin iç çekişini duydum. "Küçükken fazla katı kurallarla yetiştirildim. Babam katı bir insandı."

"Ya annen?" Diyerek lafını böldüm. "Sorumun cevabını alamadım?"

"Annem?" Diyerek tekrarladı. "O çok güzel, niyeti temiz bir kadındı. Babam gibi zalim bir adama aşık olmuş. Kim ne derse desin her şeyi hiçe saymış ve babamla evlenmiş. Babam annemi pamuklara sarmış, kalbine altın harflerle yazmış adını. Sevgisi o kadar büyükmüş ki, annem çocuk veremediği zaman herkesi karşısına almış. Annem babama çocuk veremediği için üzülmüş, ama babam bir tek onu istiyormuş. Ve ben olmuşum, sıcak bir yaz gününde doğan çocuk, yağmurlu bir havada annesinin ölümüne sebep oldu." Dedikleriyle gözlerim irileşti, kalbim durdu resmen. "Babam ben doğduğum zaman çok dikkatliydi, ta ki düşmanları beni kaçırdığı zamana kadar. Sol omuzuma sert şekilde bıçak batırdılar ve babamın bütün siniri zıpladı, beni bir canavar olarak yetiştirdi." Kısa bir nefes üfledi. "Annem oğlunun bir canavar olmasına göz yummadı, yıllardır beklediği oğlunun bir canavar olmasını istemedi. Beni aldı ve bir köprüye gitti, ayaklarında ayakabı bile yoktu." Boranın yüzünde bir tebessüm belirdi. "Dengemin sarsılmasıyla beni tuttu ama oğlunu kurtarıcam diye metrelerce yükseklikteki köprüden düştü. Yerde kanlar içinde yatarken kardan beyaz elbisesi kırmızıya büründü, işte o gün.." yutkundu, konuşmakta ilk defa zorluk çekmişti. "İşte o gün dokunduğum kişiye zarar verdiğimi söyledi, babam."

Boran beni kucağından kaldırdı, kollarını sımsıkı arkadan bana sardı. Başını boynuma gömdü. "Kaybettim." Dedi keskin sesiyle. "Ben annemi kaybettim. Seni de kaybedemem." İrkildim, aşkı gözümü korkutmuştu ama onu anlıyordum. "Seni de kaybedemem, gece."

Bölüm sonu

Ölü Ruhların Çürük Bedenleri (tamamlandı)Where stories live. Discover now