12

1.1K 99 31
                                    

Media: Eliz & Efken Aras Atalay

Hızla büyüyoruz 💌

Bölüme başlamadan önce yıldızı parlatır mısın?

Keyifli okumalarr🤗

🤍

🎶MFÖ / Sarı Laleler

12. Bölüm

Yaklaşık 3 Yıl Önce, İstanbul

Üstümdeki koyu mavi elbiseye tekrar bakıp etrafımda bir tur döndüm. Elbise mini boyda bir elbiseydi. Belimi sarıyordu. Göğüslerimi ve sırtımı tamamen kapatıyordu ama göğsümün üstünde küçük bir dekolte vardı. Ayaklarıma lacivert renkte bir topuklu ayakkabı giymiştim. Saçlarımı omuzlarıma doğru salmıştım, perçemlerim alnıma doğru dökülüyordu. Kolumda ise yine küçük, mavi bir çanta vardı.

Aras beni yemeğe çıkarmak istemişti. Çok güzel bir ilişkimiz vardı, bana harika davranıyordu. Üç aydır sevgililik aşamasındaydık, basına da duyurduğumuz için herkes biliyordu. Bu yüzden şirkete girdiğim anda arkamdan fısıldaşmalar duyuyordum. Hakkımızda kötü şeyler de söylüyorlardı, iyi şeyler de. Kimine göre -kimsenin ne dediği umrumuzda olmasa da insanların söyledikleri bazen can sıkıcı olabiliyordu- ilişkimiz etik değildi. Kimine göre ise çok yakışıyorduk.

Aras'ın ailesi ile aram iyi değildi. Aras'ın annesi ve babası beni istemiyorlardı. Sevgili olduğumuzu basına duyurmadan önce Aras'ın ailesi bilsin istemiştik. Ama beni oğullarına layık görmediklerini söylediklerinde Aras onlara sertçe cevaplarını verip benim elimi tutmuştu. Sonra da Aras ailesi ile arasına bir mesafe koymuştu. Buna sebep olmak istemiyordum. Hatta bunu Aras'a söylediğimde bana bir daha böyle bir şey söylememem gerektiğinden bahsetmişti. Aras'ın ailesi, her şeye karışan bir aileydi. Aras'ın evleneceği kadını bile kendileri seçmek istiyorlardı.

Ama yine de ilişkimize zarar gelmemişti. İkimizin sevgisi her şeyi yenmişti.

Telefonumu da alıp evden ayrıldım. İçimden bir ses bu yemeğin sıradan bir yemek olmadığını söylüyordu. Aras üstümdeki mavi elbiseyi almış, "Akşam seni yemeğe çıkarmak istiyorum. Bu elbise üstünde olabilir mi?" diye sormuştu. Elbiseyi giymem konusunda bile rica ediyordu ve bu bile beni etkilemeye yeterdi. Onu onaylayıp elbiseyi giyeceğimi söylemiştim.

Evimin önünde duran lüks arabayı ve arabanın kaputuna yaslanmış Aras'ı görünce ona doğru yürümeye başladım. Ellerini ceplerine sokmuş, gözlerine bir güneş gözlüğü takmıştı. Üstünde beyaz bir gömlek vardı. Gömleğin kollarını yukarıya doğru kıvırmıştı, gömleğin üstten üç düğmesi açıktı. Altına ise bacaklarını saran siyah bir pantolon giymişti. Derin bir iç çekip ona doğru yürümeye devam ettim. Topuklu ayakkabılarımın sesiyle bana döndü.

Baştan aşağı beni süzmeye başlayınca heyecanlandım. İnceledikçe yutkundu, gözleri karardı. Tam karşısında durduğumda sol elini bana uzattı. Sağ elimi onun bana uzattığı elinin içine bıraktığımda beni etrafımda bir tur döndürdü. Gülümseyerek onun yüzüne bakarken yerinde doğruldu, büyülenmiş gibi tekrar beni inceledikten sonra bana yaklaştı. Boşta kalan eliyle belimi kavradı, bedenimi hızla kendi bedenine yasladı. Bir elim hâlâ onun elinin içindeyken diğer elim tam kalbinin üstüne gitti. Gömleğinin düğmelerini açık bıraktığı için elim tenine temas ediyordu.

Eliz |Gerçek Ailem|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin