7

811 59 2
                                    

  Sanırım biraz yazma hevesim kaçtı çok atlayarak yazdım gibi...

Geleceğimi onaylayıp telefonu kapatalı bir kaç saat oluyordu. Miray dolabımdan ne giyebileceğime bakarken ben tırnağımı kemirip odada volta atıyordum.

  "Restoranın konumunu ne zaman atacaklar acaba? Of hemen atsalarda ona göre bir kombin ayarlasak. Bir sürü çeşit var şimdi şık mı, günlük mü, resmî mi giymek gerekir?"

  "Miray bazen Fenerbahçe'de iki yıldır staj yaptığımı unutuyorsun sanırım. Bu tarz takım yemeklerine defalarca katıldım. Problem ne giyeceğimden ziyade gittiğimde ne yapacağım? Nasıl davranacağım? Heyecandan kendimi rezil etmesem bari!" Miray bana dönüp ellerini beline koydu. Gözlerini hafif kısıp dik dik bakmaya başladı.

  "Bu Fenerbahçe neden senin numaranı vermemiş olabilir ki? Eski sevgili gibi kıskandılar mı seni acaba?" Dedikleriyle kıkırdadım. Gerçekten neden numaramı vermediler merak ediyordum. Ayrıca İsmail neden bana ondan numaramı istediklerini ve verdiğini anlatmamıştı? İlk fırsatta ondanda hesap sormam gerekiyordu.

  "Ne bileyim heralde uğraşmak istemediler ya da maksat gıcıklıktı."

Yemek günü
  Ayna karşısında bir sağa bir sola dönüp her açıdan kombinimi değerlendiriyordum. Miray ıslık çalarak odaya girdi ve makyaj masamdan bilekliğimi alıp koluma taktı. "Bu akşam topçulardan birini ayartmadan gelme sakın." Gözlerimi devirip aynaya geri döndüm. Sade ve şık olduğumu düşünüyordum.

  Miray'ın sakın kendini rezil etme öğütleriyle arabama binip kulüp personelinin attığı konuma sürmeye başladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Miray'ın sakın kendini rezil etme öğütleriyle arabama binip kulüp personelinin attığı konuma sürmeye başladım. Dün dizginlediğim heyecanım şu an tekrar boy gösteriyordu. Arabanın ekranından rehbere girip İsmail'in ismine tıklayıp aramayı başlattım. İki gündür aramalarımdan kaçıyordu.

  "Güzeller güzeliiimmmm." Arabada gür sesi yankılandığında biraz sesini kıstım. "Bende tam seni arayacaktım akşam sana geliyorum ne alayım diye." Yalanıyla göz devirdim. Hep öyle olur zaten.

   "Kaç gündür neden telefonlarımı açmıyorsun? Suçunu biliyorsun dökül bakalım."

  "Güzelim Kerem aradı beni anlattı durumu, numaranı atmamış bizim takım. Bizide maçta yakın görünce benden rica etti. İki yıldır Galatasaray diye başımızın etini yiyordun al işte eline fırsat geçti. Bir kapı kapanır bir kapı açılır demişler. Kendini sevdirmeye bak. Hem ne konuştunuz aradıklarında sen dökül şimdi" 

  "Takım yemeğine davet ettiler. Hatta şu an yoldayım yanlarına gidiyorum." İsmail'in oha diye bağırmasıyla yüzümü buruşturdum. "Kızım asık suratla gezme ortalıkta, maymun gibide 32 diş sırıtma. Hafif gülümse herkese sevsinler seni. Zaten sen nasıl davranacağını biliyorsun ne diye anlatıyorum ki? Ferdi'nin ya da diğerlerinin haberi var mı bu yemekten?"
 
  "Hayır, sadece Miray ve sen biliyorsun. Kimseye söyleme, daha sonra anlatırım herkese."

Intern |B.A.Y|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin