Varis

10 2 2
                                    

Bugün mahkeme vardı. Gece boyunca düşünmüştüm. Ateş'i oradan çıkarmanın tek yolu vardı. Ve ben canım pahasına onu kurtaracaktım. Diğerleri mahkemenin olacağı yere gitmişti.

Böyle büyük suçların mahkemesi ormanda yapılırdı. Kilise gibi bir yerde mahkeme kurulur kararlar verilirdi.

Ona iki ceza verebilirlerdi. Ya saklı ormana sürgün edeceklerdi. Ya da ömür boyu zindanlara bırakacaklardı.
Ama ben bu oyunu bozacaktım.

Sabah Ateş'in arabasını almış ve yola koyulmuştum. Şuan mahkeme alanına doğdu gidiyordum. Bahar Yıldırım Krallığındaydı. Ona odasından asla çıkmamasını söylemiştim.

Mahkemeye giderken ormandan geçtiğimiz için bir yol yapmışlardı. Kilise gibi yere gelince arabayı durdurdum. Anahtarı cebime attım ve arabanın kapısını açtım.

Arabadan indim ve kapısını kapattım. Girişe doğru yürümeye başladım. Büyük kapıdan içeriye girdim. Boş koridorda sadece topuklularımın sesi duyuluyordu.

Üzerimde siyah bir gömlek altımda ise siyah kumaş pantolon vardı. Büyük kapıya doğru ilerledim.

Beni gören muhafızlar senkronize bir şekilde kapıyı açtı. İçeriye adımımı atınca onları gördüm. Büyük masanın etrafında oylama yapıyorlardı. Hepsinin eli havadaydı.

"Evet on tane evet oyu olduğuna göre Ateş Lordunun ömür boyu zindan-"

"Durun"

Sesimle hepsi bana döndü. Masaya doğru ilerledim.

"Tüm oy sahiplerinden oy almadınız"

"Hayır. Herkesten oy aldık başka oy sahibi yok"

"Var "

Güler gibi bir ses çıkardı.

"Kimmiş?"

"Ben"

"Sen kimsin?"

Hepsi nefesini tutmuş beni izliyordu.

"Ateş Varisi"

Bu sözümle Lordlar ve Varisler bana şok içinde baktılar.

"Aynen bizde buna inandık"

Eros'a doğru baktım ve gözlerimi kapatıp açtım. Gözlerimin rengi değişmişti.

"Şimdi inandın mı?"

Eros zaten bunu bildiği için pek bir tepki göstermedi.

"Peki oy hakkını evet için mi? Hayır için mi kullanacaksın?"

"Hayır için biliyorsun ki bir tek hayır oyu bile olursa çıkar"

Ateş'e doğru ilerledim. Onu bir zindana koymuşlardı.

"Açın kilitleri"

Emrimle zindanların kilitlerini açtılar. İçerideki Ateş'e doğru ilerledim. Gözlerinde şok bir ifade yoktu. Daha çok "bunun olacağını biliyordum" der gibiydi.

"Hadi çıkalım buradan"

Ayağa kalktı. O önde ben arkada zindandan çıktık. Sonrada mahkemenin kurulduğu mekandan. Dışarıya çıkınca derin bir nefes aldı.

"Hadi arabaya bin"

Ben sürücü koltuğuna o yan koltuğa bindi. Arkadaki sandviç ve suyu ona uzattım.

"Acıkmışsındır"

Arabayı çalıştırdım ve sürmeye başladım. O o sırada yemeğini yiyordu. Yol boyunca hiç konuşmadı.

Bazen anlatacak çok şeyimiz olsada konuşamazdık. Şuan da o anlardan birisiydi.

Araç uçurumun kenarına gelince durdurdum. Benden önce araçtan indi. Arkasından bende indim. Kalçasını arabanın kaputuna yasladı.

Yanına gittim ve önünde durdum. Parmak uçlarımda yükseldim ve ona sarıldım.

"Çok korktum sana birşey olacak diye"

Elleri belimi buldu.

"Biliyordum"

"Neyi?"

Kokumu derince içine çekti.

"Sana en ihtiyacım olacağın zaman geleceğini"

Kafasını boynumdan çekti be bana baktı.

"Ben hep senin yanındayım bunu unutma olur mu?"

Bana derince baktı. Gözleri çok güzeldi. Gerçi onun herşeyi güzeldi. Beni belimden tuttu ve kendine çekti. Alnını alnıma yasladı.

"Mutluyum"

"Hep mutlu olman için elimden geleni yapacağım"

Beklemediğim bir hareket yaptı ve dudaklarını dudaklarımla buluşturdu.
Buna dünden razı olan ben hemen öpüşüne karşılık verdim.

Ben karşılık verince beni tutuşu daha da sertleşti. Elimi ensesine koydum ve onu kendime daha da çektim. Dudaklarımız çölde bulduğumuz su gibi birbirine kavuşmuştu.

Nefes nefese benden ayrıldı. Alnını alnıma yasladı.

"İlk defa nefesimi kesen birisi var"

Gözlerimi kapattım ve kokusunu içime çektim.

"Sen şaşırmadın. Neden?"

"Çünkü biliyordum"

Güldüm.

"Senden de hiçbir şey kaçmıyor"

Güldü.

"Ateş Lordu olmak bunu gerektirir Varisim"

"Tekrar söylesene"

Önce duraksadı ama sonra ne dediğimi anladı. Kulağıma doğru eğildi.

"Varisim"

Gülümsedim. Birinin sesi bile insanı etkilermiydi. Etkilerdi.

"Sizden bir söz istiyorum Lordum"

"Neymiş?"

"Şartlar ne olursa olsun asla yanımdan ayrılma olur mu?"

Gözlerimi açtım ve ona baktım.

"Söz veriyorum. Şartlar ne olursa olsun seni asla bırakmayacağım. Sen de söz ver ama"

"Söz veriyorum şartlar ne olursa olsun seni asla bırakmayacağım"

O gün bir devrin bitişi yeni bir devrin başlangıçıydı. Bazı sözler verilmişti. Ama asıl hikâye şimdi başlıyordu. Acılı bir hikaye. Bu hayatın acımasızlığı onlara tekrar rastlayacaktı...

Evertttt beklenen bölüm geldiiiiiiii bakalım bundan sonra neler olacakkkkk

Aslinda kitap daha yeni başlıyor desemm jdjdjdndjjdhd

Bu bölümün şarkısı Kahraman Deniz-Garezi var

Mutlu olalım Yıldız Tozlarımmm...⭐🖤🖤

ATEŞİ HİSSETMEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin