Test

29 6 1
                                    

"Testleri aşağıda olacaksınız. Hemen aşağıya inelim ve başlayalım."
Odadan çıkmak için hareketlendiler fakat bizim onları takip etmediğimizi görünce durdular.

"Neden gelmiyorsunuz?"

" Birincisi bu üstümüz ilemi geleceğiz "
Bahar'ın üzerine baktım. Üzerinde sıfır kol tişört ve şort vardı. Kendi üzerime baktım üzerimde V yaka bir tişört ve şort vardı.

"İkincisi niye heryere toplu gidiyoruz. İki kişi gelin on kişi gelmeye gerek yok"

"Neden iki kişi gelsin?"

Sabahtan beri olayları izleyen kişi konuşmuştu. Siyah saçlıydı fakat saçlarının arasında kırmızı tutamlar vardı. Aynı bende de olduğu gibi.
Fakat onun saçındaki tutamlar parlıyordu. Ela gözlere sahipti. Ve Yunan tanrısı gibiydi.

"Eğer beni sinirlendirirseniz iki kişi tek kişiyi dövmemek için. Eşitliği severim"

Dudaklarından küçük bir kıkırtı çıktı.
Bu dünyanın en güzel melodisi gibiydi.

"Onlar sizden daha tehlikeli ve güçlü. Onlardan korkmalısınız "

"Nereden biliyorsun benim onlardan tehlikeli olmadığımı. Beni tanımıyorsun"
Bu sözlerimle gergin olan ortam daha da gerildi. Bahar bir elini omzuma koydu.

"Tamam reis bu kadar abartmaya gerek yok. Anladık sen tehlikesin tehlikenin içinden geldin en tehlikelisi de sensin"

Onun bu sözleriyle büyük bir kahkaha attım. Odadakiler bize uzaylı görmüş tavşan gibi bakıyordu.

"Yalnız siz bizim esprileri anlamazsanız biz sizinle hiç anlaşamayız "

"Zaten testlerden sonra bir daha konuşmayacağız. Biz önemli insanlarız sizin gibi çömezlerle işimiz olmaz"

Yunan tanrısı kendince bana laf sokmuştu. Aşağılayıcı bakışlarla bize bakıyordu.

"Kim olduğumu bilsen önümde diz çökerdin. Neyseki cahilliğin yüzünden seni suçlamayacağım "

Benim bu sözlerimle oda da "ooo" nidaları yükseldi. Bu grupla iyi eĝlenecektik. Yunan tanrısının bakışları daha da sertleşmişti.

"Neyse onca odanıza gidelim sonra testlere gireceksiniz"
Bize bu mühim bilgiyi veren mor gözdü.

Başımı olumluca salladım. Bahar'ı kolumun altına aldım ve onlar önde biz arkada odadan çıktık.

Uzun koridorda yürürken ikimizde sessizce etrafı inceliyorduk. Burası çok gösterişliydi. Duvarlarda elementleri simgeleyen tablolar vardı.

Bir anda onlar durunca bizde durduk.
Mor göz bize doğru döndü.

"Burası saray sizin yatakhaneniz bahçenin sonunda. Üzerinizi değiştirmeniz için bahçeyi geçmeniz gerek"

"Hayır bizi görmesinler. Bizi onlara göstermeden odaya götürün. Hatta gerekirse ışınlayın ama-"

Bir anda yer ayaklarımın altında çekilir gibi oldu ve kendimi bir odada buldum.
Hepimizi buraya ışınlamıştı. Kalbim çok hızlı atıyordu.

Bahar'la aybi anda elimizi kalbimize götürdük.

"Allah belanı versin. İnsan bir haber verir aklım çıktı. "
Ayni anda söylediğimiz sözlerle hepsi güldü.

" Ee alışacaksınız artık bunlara hem bana mor göz demenin cezası."

"Ama özel hayata saygı nerede"

"O istemeden herkesin düşüncelerini okur. Bunu durduramazsın "

Bunu söyleyen aynı mor göze benzeyen bir kızdı. Galiba onun kardeşiydi.

ATEŞİ HİSSETMEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin