Ve küllerimden yeniden doğardım. Tıpkı bir Anka kuşu gibi. Dün akşama kadar ormandaydım. Odaya geldiğim de Bahar buradaydı. Bir kaç dakika sonra İrem odaya gelmişti. Bugün mahkeme olacağının haberini vermişti.
O saate kadar Bahar'la konuşmayan ben İrem gidince Bahar'la konuşmuştum. Mahkemede sadece onların bilmesi gerekenleri söylemesini istemiştim. Bahar benimle konuşmanın yolunu bulunca benden özür dilemişti.
Ama o laflar yenilir yutulur laflar deildi. Bugün kurduğumuz cümleler bile sayılıydı. Şimdi ise Bahar ve ben arka koltukta Tolga ve Ateş ön koltukta mahkemenin olacağı mekana gidiyorduk.
Yol boyunca ikiside ağzını açmamıştı. Herkes hala dünkü olayın şaşkınlığındaydı. Yatakhaneden çıktığımız da bütün bakışlar bizdeydi. O an bile kimisi şaşkınca bakarken kimisi nefretle bakıyordu.
Araba durunca geldiğimizi anladım. Araçtan indim ve daha önce geldiğim yolu yürümeye başladım. Kilise gibi yere gelince içeri girdim. Diğerleri arkadan gelirken ben büyük kapının önüne gelmiştim.
Beni gören muhafızlar hemen kapıyı açtı. İçeriye adım attığım da herkesin burada olduğunu gördüm. Bütün okul buradaydı. Normalde mahkemelerde yetkililer dışında kimse olmazdı. Bu Eros'un işiydi. Aklı sıra bizden duyacaklarını herkesin duymasını istemiş ve bizi rezil etmek için onları buraya çağırmıştı.
Diğerleri de arkamdan geldi. Ateş ve Tolga gidip masaya oturdular. Bu seferki masa dikdörtgendi. Ve iki tane sandalyeye doğru dönüktü. Sandalyelerden birine doğru ilerledim ve oturdum. Bahar'da yanıma oturdu.
"Evet. Burada olma sebebimizi herkes biliyor. Daha fazla uzatmak istemiyorum ve sözü onlara bırakıyorum"
Eros'un konuşmasından sonra ilk Bahar konuşmaya başladı.
"Ben daha küçük yaştayken güçlerim ortaya çıktı. O günden bahsetmek bile irkilmeme sebep oluyor. Çünkü o gün az kalsın Alev'in canına kıyacaktım. "
Evet böyle bir olay olmuştu. Ölümden son anda kurtulmuştum.
"O günden sonra yani yaklaşık 4 ay sonra Alev'in güçleri ortaya çıktı. Tabi biz o aralarda güçlerimizi araştırıyorduk. Bizim dünyamız da girilmesi yasak olan, Dünya sırları ve bazı büyü kitapları olan bir kütüphane var.
Alev o kütüphaneye gizlice girdi ve birkaç kitaptan bu güç olayını araştırdı. Ama bunlar sadece efsanelerde geçiyordu. Sonra nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde önce güçlerimizin ne olduğunu sonra neler yapmamız gerektiğini anlattı.
Ben güçlerimi kullanmayı çok iyi bir şekilde öğrendim fakat bu Alev için çok zorlu bir süreçti. Sonra Varis olduğumuzu öğrendik. Tabi benim güçlerimi kontrol etmem bir senemi alsada Alev üç senede öğrendi. Güçleri çok inatçıydı. Varis olduğumuzu öğrenince başta buraya gelmek istesek de işler pek istediğimiz gibi gitmedi. "
Lafı ben devraldım.
"Bizim oralarda ünlü bir kahin vardı. Onun yanına gittim ve bize neler olduğu hakkında bilgi aldım. Bize neler olduğunu öğrendiğim de başta şaşırsamda sonra ciddi olmam gerektiğini anladım. Güçlerimi kullanmayı öğrendikten sonra Varis olduğumuzu öğrendim.
Kahin kadın bize buradan bahsetti. O zamanlar Ateş halkı zindanlara atılıyordu. Benim oy hakkım olduğunu istersem onları çıkarabileceğimi söyledi. İstemedim çünkü o zamanlar hayatta tek değer verdiğim kişi vardı. Bahar.
Bir gece rüyamda Ateş'i gördüm. O hatırlamasada onunla konuştuk. Zindanlarda kalan halkımız için sonradan pişman olduğunu söyleyince içim burkuldu. Bazı geceler uyuyamazdım. Acıdan. Ateş halkına çektirilenleri ruhumda hissederdim.
Sonra o kahin kadının yanına gittim. Oraya gitmem gerektiğini söyledim. Bana iki hafta sonra gidebilirsin dedi. Başta istemesem de sonra kabul ettim. Amacımız işleri dondurup öyle gelmekti. Ama gelmemize son bir hafta kala kaçırıldık. Sonda korktuk.
Acaba senelerdir olmadığımız için bize kızarlarmı diye. Söylemek istemedik. Ama ikimizde bir şeyi unuttuk. Büyük sırlar her zaman ortaya çıkar. Ateş'in mahkemesi olunca onu kurtarmak için söylemek zorunda kaldım şimdi ise buradayız. "
Eros bana bıkkınca baktı.
"Evet oylama yapalım. Sürgüne gitmesin diyenler "
Kimse elini kaldırmadı. Ateş bile. Sinsice gülümsedi.
"Sürgüne git-"
Sözünü kesen Ateş'in elini kaldırmasıydı. Rahat bir nefes verdim.
"Bu duruma göre kalıyorlar "
Onun bu dediğiyle ayağa kalktım. Ve büyük kapıdan dışarıya çıktım. Sonrada mahkemenin olduğu mekandan.
Dışarıda çıkınca rahat bir nefes aldım. Tam yürümek için adım atacaktım ki onun sesini duydum.
"Nereye gidiyorsun mühürlüm?"
Hissediyordu. Mührü hissediyordu. Beni hissediyordu.....
Evetttt bölüm bugün geç geldi çünkü bugünde kütüphane ye gittim. Eve geldiğim saat dört bucuga geliyordu. Hemen geldim ve bölüm yazmaya başladım.
Bu bölümün şarkısı Ebru Gündeş -Mahşer
Mutlu olalım Yıldız Tozlarımmm...⭐🖤🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞİ HİSSETMEK
FantasyFantastik bir kitap düşünün. İçinde 6 tane büyük krallık olduğunu. Lordların ve Varislerin olduğunu. Bu kitap diğerlerinden daha farklı. Çünkü bu kitapta kullanılan isimler dünyalı isimleri. Tüm Varisler Lordlarının yanında olmasına rağmen Ateş Var...