Bölüm 15 - Denemekten Zarar Gelmez

81 7 0
                                    

Herkese ortalama bir bölümle merhaba... İçime sinen bir bölüm oldu diyebilirim. Malum oylar pek beni memnun etmediği için hikayeyi ilerletesim gelmiyor ama yine de okuyup oylarını kullanan, oy vermeden geçmeyen bir kaç okurum için yazmaya devam ediyorum...

Umarım bölümü beğenirsiniz.🌸

Oy kullanan ve beğenen okurlarıma armağan ettiğim bir bölüm olsun o zaman...❤



Barış'ın Ağzından

Dün kafeden ayrıldıktan sonra Elif'le hiç konuşmamıştık. Aklımdan bir türlü çıkmıyordu. Ne ara bu kadar merak eder olmuştum bilmiyorum ama sürekli nerede ne yaptığından haberim olsun istiyordum. Ondan haber alamayınca aklım sürekli onda kalıyordu ve doğal olarak yaptığım hiçbir işe odaklanamıyordum. 

Enseme yediğim tokatla bir anda neye uğradığımı şaşırdım.

"Senin ben ecdadını s*kiyim Berkan. Napıyorsun lan!" 

Berkan; "Olum sağır mısın yoksa aşık mı? Kaç kere çağırdım lan göt! Daldın gittin yine Rize'nin çay tarlalarına, Allah bilir ne düşünüyordun yine."

"Bir şey düşündüğüm yok, dalmışım öyle sadece." 

Berkan; "Aynen kardeşim aynenn, bak Kerem'de içki içiyor şuan bak." 

"Bir daha enseme öyle vurursan senin geçmişinden başlarım geleceğine kadar-"

Kerem; "Hop! Hop! Tamam sende abartma! Ne o öyle geçmiş meçmiş. Küfür ediyorsunuz bari kendi şahsınıza edin sülaleleri karıştırmayın. İnsanların ne suçu günahı var."

Berkan; "Keremim haklı. Bana söveceksen söv, sülalemi ne karıştırıyorsun lan göt!"

"Olum bak, anandan emdiğin sütü burnundan getiririm senin. Beni sinir etme." üstüne atladım hemen. 

Koltukta resmen boğuşuyorduk şuan. Hala ya enseme vuruyor ya da saçlarımı çekiyordu ibne.

Kerem; "TAMAM YETER!" 

Kerem'in bağırmasıyla ayrıldık. Ama birimiz 'a' dese atlardık hemen birbirimizin üstüne.

Kerem; "Yemin ederim beyin yoksunusunuz. Allah beyin dağıtırken siz kesin yine böyle boğuşuyordunuz da beyinden eksik kalmışsınız. Çocuk gibisiniz resmen! Bıktım sizden ya!"

"Eli kolu dursun o zaman bu ibnenin de. Rahat dursa gayet güzel oturuyorduk."

Berkan; "Cevap verseydin o zaman sende bana! Kaç kere seslendim. Sağır mısın?!"

"Duymuyorsam enseme mi vurman gerekiyor piç herif! Sevmediğimi biliyorsun zaten niye yapıyorsun!" 

Berkan; "Piçliğine!" 

İkimizde bağırıyorduk şuan. Kerem'de Allah'tan sabır dilenircesine , büyük bir bıkkınlıkla bize bakıyordu.

"Ne?" 

Berkan; "Sen dedin ya piç herif diye, bende piçliğine yapıyorum zaten." 

Bir anda susmuştuk. 

O bana ben ona sinirli bir şekilde bakıyorduk ve en sonunda dayanamayıp kahkaha atmaya başlamıştık.

"Olum yemin ediyorum saf süzmesin ya. Bir de piçliğine diyor. Allah'ın delisi."

Berkan; "Napayım olum, ben böyleyim. Uğraşmadan duramam."

EfulimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin