Biz geldik. Özlenmişiz 💚💙
Nasılsınız görüşmeyeli 🫂
İyi okumalar 😍
^•^
Deniz ÇİÇEK ERTEKİN
Öğle arasında girdiğimde ilk durağım tuvalet oldu. Hastanenin yoğun temposuna alışmaya çalışıyorum. Derya kendimi kötü hissettiğimde dinlenmem için tembihledi beni. Evet, iyileştim lakin kendime çok yüklenip bağışıklığımın düşmesini istemiyor. Kendime dikkat etmeliyim.
İşlerinin arasında ara sıra mesaj atıyor bana. Yemek yiyip yemediğimi soruyor. Abarttığını söylesem de bazen işimin yoğunluğundan kendimi unutuyorum. Benden daha iyi biliyor hastane düzenini. Aynı hastanede olmamıza rağmen nadiren görüyorum onu. Ameliyat sayısı arttı. Çok çalışıyor.
İşimi hallettikten sonra elim kapıya uzanırken gülüşmelerle durakladım.
"Zamanlama süperdi, Fulya. Derya hocayı soyunma odasında basacağımız aklımın ucundan geçmezdi."
Ne?
"Kaslı vücudu gözümün önünden gitmiyor. Taş gibi adam-"
Kapıyı açtığımda iki asistan kız bana döndü. Ellerinde makyaj malzemeleri var. Kaşlarımı çattım. Hızlı adımlarla çıktılar dışarı. Sık nefeslerim arasında ellerimi yıkadım. Yüzüme su çarptım. Sakin kalamıyorum. Elime telefonu aldım hemen.
Siz| Derya nerdesin
Eşim| Soyunma odasındayım
Siz| Çıkma ordan geliyorum
Telefonu cebime sıkıştırıp tuvaletten çıktım. Odanın önüne geldiğimde vakit kaybetmeden kapıyı açtım. Kimse yok-
Kapı hızla kapandığında irkildim. Başımı çevirdiğimde yeşil gözleriyle karşılaştım. Beni kolları arasına alıp sıkıca sarıldı. Gözlerimi kapattım. İç çekti.
Kollarım beline dolanırken üstünün çıplak olduğunu fark ettim. Gözlerimi araladım. Aklıma yellozların dedikleri geliyor.
Yerimde kıpırdandım huzursuzca. Eli şalıma uzandığında başımı kaldırdım. Başını eğip gözlerime çevirdi bakışlarını. Eli şalıma sarılı duruyor. Kısa nefes çektim içime.
"Neden çıplak dolanıyorsun burada? Benim başımı belaya mı sokacaksın sen?!" diye çıkıştım. Göz kapaklarını düşürdü anlamak istercesine. Heyecanlanarak gözlerimi kaçırdım. Kollarını sıklaştırdı. Bakamadım yüzüne.
"Gözlerini görmek istiyorum."
Gösterip göstermemek arasında kalsam da yenik düştüm ona. Gözlerimi yeşil gözlerine çevirdim. Derin bakışları kalp atışlarımı hızlandırırken yutkundum art arda. Dilimde kalanları sıraladım sersemce.
"İnsan bir kapıyı kilitler. Her kapıyı açan görüyor vücudunu. Kavga mı edeyim, döveyim mi onları, ne yapıyım?"
Sustum. Yaklaştı bana. Aramızdaki yakınlıkla kollarımı boynuna sarıverdim. Burnunu burnuma sürttüğünde hafif gülüşünü duydum. Kolları sıkıca sardı belimi. Gülümsedim. Yaklaşıp öptüğünde çok geçmeden sırtıma yaslı olan kapı hareket etti. Çabucak ayrıldım kocamdan. Hızla kapıyı kilitledi. Başımı çevirdim.
"Üzerini giy de çıkalım-"
"Karımı özledim." dedi fısıltıyla. Omzundaki elimi yanağına çıkarttım. Başını çevirip avuç içimi öptü. Alt dudağımı ısırdım sevinerek. Gözlerimi gözlerine diktiğimde bana baktığından habersizim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Derya deniz misali
Spiritual"Sen kimsin?" dedi yorgun gözlerle. Gözlerinin altı morarmış. Çatık kaşlarıyla ürkütücü duruyor. Derya'nın sevgilisi midir, nişanlısı mıdır nedir, burada ne işi var? "Ne demek ben kimim?" dedim sesimin titremesine engel olamazken. Şaşkınım. "Derya...