Bölüm 4

60 48 10
                                    


Herkes filmi izlerken ben Eylül'ü izliyordum. Eylül çok ciddi bir şekilde filme odaklanmıştı. Bu haliyle çok tatlı duruyordu. Yüzümdeki aptal sırıtış ile onu izliyordum. Çilleri onu ayrı bir tatlı yapıyordu.  Burnu zaten fındık gibiydi. Şeker gibi kokan kokusu buram buram burnuma geliyordu.

"Oğlum biz neden romantik drama izliyoruz?" diyen Kuzey'in sesi ile kendime geldim. "Yo film gayet güzel bence." dedim filmi yarım yamalak izlememe rağmen.

"Bro neden aşk adamı gibi konuşuyorsun? Yemin ederim Büşra bile uyuya kaldı sen güzel film diyorsun." Gözlerim Kuzey'in omzunda ağzından salyalar akarak uyuyan Büşra'ya kaydı.

Kuzey ilk defa bir kadın mutlu ederken kendisi de mutlu oluyordu. O bu aşk meşk işlerini pek beceremezdi. Ben de sanki beş bin tane sevgilim olmuş gibi konuştum. Bu zamana kadar bir tane bile sevgilim olmamıştı. Eh, tabii ki bir kaç flörtüm olmuştu,bu yüzle daha da olurdu da ben izin vermemiştim.

"O zaten hep film izlerken uyuya kalıyor yani bu konunun filmle alakası yok. Büşra en sevdiği filmi bile izlerken uyuya kalan bir insan." dedi Eylül.

"Olmadı kızın biyografisini yaz Eylül! Gören de on beş yıllık arkadaş sanar!"

"14 yıllık arkadaşım her anında yanında ben vardım." dedi ve ayaklanarak "Neyse ben içecek bir şey almaya gidiyorum,bir şey isteyen var mı?"

"Zahmet olmazsa bir su çok iyi olur "

"Kalk al!" Mutfağa doğru giderken söyleniyordu. "Sanki uşağı var!" Onun peşinden mutfağa doğru gittim.

"Su nerede?"

"Dolapta." dedi ve ellerini buzdolabının kapısına doğru götürdü. Kollarını hareket ettirdiği için pijamasının kolları dirseğine kadar düşmüştü. Kollarının her tarafında yaralar vardı. Sanki kalemle çizilmiş gibiydi. Aslında sorardım ama çekindim.

"Kuzey Büşra'ya karşı ne hissediyor?"

"Onu seviyor ve değer veriyor. Kuzey biraz odundur,biraz ayıdır,biraz gavattır ama Büşra'dan hoşlanıyor. İlk defa bir kadını mutlu edebiliyor."

"Büşra'ya karşı ne hissediyor diye sordum,çocuğu göm demedim."

"Doğruları söylemekte suç."

"Film nasıldı?" Herhalde bir sohbet konusu açmaya çalışıyordu.

"İyi, romantik dramaydı işte. Soğuk erkek cilveli kız,araba kazası,annesizlik,hasta kız. Klişe şeyler."

"Sen baya romantik film izliyorsun galiba?" Sesi alay doluydu. "Arada."

"En sevdiğin ne?"

"Senden önce ben."

"O filmi büyük ihtimalle herkes izlemiştir."

"Senin ki ne peki?" Biraz durdu ve düşündü. "Ne olur Alacakaranlık deme!"

"Üç adım uzakta. Sonu kötü bitiyor olsada güzel,beni gözyaşlarına boğmuş olsada en sevdiğim romantik film. Ve de Alacakaranlığın bütün serisini beş defa izledim ve en sevdiğim ikinci romantik film."

"Iyk vampirlerde ne buluyorsanız artık! Sen kesin vampir günlüklerini de izlemişsindir."

"Onu izlemeyen mi var?"

***

OPİAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin