Rumeli
Hayatın acınası yönünü görmüş biri olarak söylüyorum; hayat boktan bir doğrudan öte değil.
Eline aldığın mal seni kurtarmaz. Özellikle de canın iki parmak arasına kıstırıldıysa.
Ya da doğduğun yer kaderinse.
Üzerimde kot pantolon ve kalın bir kazak varken kulaklarıma taktığım airpodslarda çalan şarkının aklımı dağıtmasını umuyordum yemekhaneye giden yolun merdivenlerini inerken. Daha doğrusu bu sıralar aklımı meşgul eden çoğu şeyle boğuşmak zihnimin içimde 3. Dünya Savaşı'nı başlatıyordu.
Elimi kumral saçlarımın arasından geçirip sert bir nefes bıraktığımda bu durumun canımı fena hâlde sıktığını biliyordum. Öte yandan... Bu aralar babamın isteklerine fazla önem veriyordum ve geleceğim için yaptığım bütün planlar sekteye uğruyordu.
Derin bir nefes eşliğinde yemekhanenin kapısını araladım ve içerideki kalabalığı yok sayarak önceden ayırttığım yemeği alarak cam kenarındaki masaya ilerledim. Aklım epey bulanıktı.
Bunun ikinci nedeni ise baktığım her yerde gördüğüm o kızdı.
O kız... Hilal Uysal.
Daha fazla düşünmemek için her şeyi denememe rağmen sikik aklımın içinde yer ediniyor oluşu can sıkıcıydı. Üstelik birkaç günlük bile değildi.
Okula geldiğim ilk günden beri orada yer edinmişti.
Oflayarak kaşığı yemeğime daldırırken sesimi duyan birkaç kişinin bakışları üzerimdeydi ama umursamıyordum.
Telefonumu çıkarıp birkaç mesajı kontrol ettikten sonra elim tamamen istem dışı Selenophile hesabına ilişti. Korkunç olan şeylerden diğeri ise bir gece anonim bir kızdan hesabıma atılan mesajdı. Kalbini kırdığımı açıkça ifade eden bu mesaja karşı ilk başta cevap vermek istemezken ikinci dakikada parmaklarım klavyenin üzerindeydi.
İlk haftanın sonunda ise okulda o kızı aramaya başlamıştım.
Attığım her mesaja ters cevaplar verip bir de beni engellediğinde onu bulmaya yemin etmeseydim eğer, şu ân hâlâ ona yazıyor olmazdım.
Belki de bu yüzden ona yazarken gocunmadım.
Alperumeli: Günaydın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HALEL | YARI TEXTING
Novela Juvenil"Aramıza o kadar büyük bir boşluk girdi ki, hiç bile saysam bunu, bu kalbin yeniden atması imkansız."