Dürüst olmak gerekirse, kalbimin sesini daha önce hiç bu kadar net duymamıştım.
Daha doğrusu o bana hiç bu kadar yakın olmamıştı.
Yarım saattir yatağımda uzanmış, aptal bir sırıtışla tavanı seyrediyordum. Ne düşünüyordum? Bilmiyordum. Yalnızca içimde kıpır kıpır bir his vardı ve bu heyecanı bir yere fırlatıp kaçmak istiyordum. Daha önce hiç bu kadar sevindiğimi ya da mutlu olduğumu bile hatırlamıyordum.
Benim peşimden, benimle, gelmesini kesinlikle beklememiştim o an çünkü birbirimizden nefret ediyorduk. Ben hariç. Ama sorun bu değildi. Birbirlerinden nefret eden birilerine göre, zıt bir düşünceyle benim evime kadar koşmuştuk birlikte. Ve gerçekten koşmuştu, yerdeki su birikintileri üzerimize sıçrasa da, bunu umursamayıp kahkaha atarak evime kadar gelmiştik.
O ana kadar koştuğumuz için nefes nefese kaldığımı bile fark edememiştim. Onunla vedalaşırken, sesim çıkmadığında bunu anca anlayabilmiştim ve beni bu hâlde görünce dudaklarının ufak bir gülüşle aydınlandığını görebilmiştim.
Ve evet, çok güzel gülüyordu. Güldüğünde ortaya çıkan gamzeleri, gülüş tınısı, inci dişleri aklımdan çıkmıyordu; daha kötüsü ilk kez bana gülmüştü.
Bunu beklemiyordum. Bana gülmesini yani.
O an aklımdan çıkmıyordu bir türlü; kolumu kavrayıp beni kendine çekişini, aramızdaki bir nefes kadar mesafeyi, yanağından süzülen yağmur damlalarını ve hilal diyişini unutamıyordum. Asla da unutamazdım.
Derin bir nefes alarak yatakta yan döndüğümde, evin sessizliğine rağmen zihnimde kalabalıklaşan sesi susturmaya çalışıyordum; fakat bu oldukça zor geliyordu çünkü henüz şoku atlatamamıştım. Oysaki üzerinden epey zaman geçmişti.
Dişlerimle alt dudağımı ezerken içimdeki saçma dürtüye engel olamayarak yatakta doğruldum. Sesli bir şekilde oflarken üzerimdeki tişörtü aşağı çekiştirerek geri uzanacaktım ki, telefonumdan gelen bildirim sesiyle olduğum yerde başımı çevirdim. Elim tamamen isteğim dışımda telefona uzanırken ise mesajın Alper Rumeli'den olduğunu anlamam uzun sürmedi.
Alper Rumeli: Uyudun mu?
Mesajı gördüğümü anladığı için parmaklarım hızlıca klavye üzerinde gezindi.
Hilal Uysal: Uyumadım. Neden?
Alper Rumeli: Bir nedeni mi olmalı?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
HALEL | YARI TEXTING
Teen Fiction"Aramıza o kadar büyük bir boşluk girdi ki, hiç bile saysam bunu, bu kalbin yeniden atması imkansız."