Hello hello. Keyifli okumalar. Love y'all 🤎
~•~•~Elaine Laila Parker~•~•~
~•~•~14.01.2025~•~•~
~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~
Mağarada mutlak bir sessizlik hakimdi.
Dört gardiyan merkezde yan yana dizilen dört tahta oturmuş bizi izliyordu.
Bir tarafta annem, babam, Esme, ve Agron'un ailesi sessizlik içerisinde bekliyorlardı. Diğer tarafta ise Luna Alastor ve onun ailesiyle birlikte oturmuş aynı şekilde bekliyordu.
Karşı tarafta kraliçe Miranda ve prenses Celine duruyordu. Misafir edilen diğer kraliyet aileleri burada değildi. Demek ki, çoktan evlerine gönderilmişlerdi. Bu yüzden bu iki kadın neden hala buradaydı anlamamıştım.
Zaman akmaya devam ettikçe rahatsızlıkla yerimde kıpırdandım.
Neyi bekliyorduk ya da kimi? Neden konuşmuyorlardı?
Mağaradaki ölüm sessizliği sayesinde uçan sineğin sesi bile yankı yapıyordu ve bu sessizliği gittikçe yaklaşan adım sesleri bıçak gibi böldü. Hızla arkamı döndüm. Benim gibi bir çok kişinin bakışları mağaranın girişini bulmuştu.
İnce siluet iyice yaklaşarak kim olduğunu belli edince kısık sesle bir küfür ettim ve ayağa kalktım.
Ellerim yumruk olurken "Bu kadının ne işi var burada?" diye sordum yanımdaki Agron'a, sadece onun duyabileceği bir şekilde.
Agron yumruk yaptığım elimi elleri arasına alarak yumruğu açtı ve "Sakin ol." dedi fısıltıyla. "Cercy'nin bir bildiği var ki, şu an burada."
Laikinia yüzsüzce geçip karşımıza oturunca dişlerimi sıkarak bakışlarımı ondan çekip Cercy'e odaklandım.
Zaten bana bakıyordu, anlayışlı olmamı istercesine...
Kısık bir boğaz temizleme sesinden sonra yumuşak bir tonda konuşmaya başladı.
"Evet, beklediğimiz herkes burada olduğuna göre daha fazla susmanın bir anlamı yok."
Bakışları hepimizin üzerinde dolaştıktan sonra "Beni tanımayanlar için, adım Cercilia Maxelina delArosa, Yonog'un baş gardiyanıyım." dedi. "Ayrıca bir animaform ve yılanların kraliçesiyim."
Eli ile sağ tarafında oturan Eleandore'u işaret etti.
"Böyle zor bir dönemde bizi misafir eden Eleandore Aragón, kurtların alfası ve 2. gardiyan."
Sol tarafında oturan Chairas'ı göstererek "Chairas Evian Velaires, göklerin kralı ve 3. gardiyan." dedi ve son olarak kollarını göğsünde birleştirip tanıştığımızdan beri ilk kez ciddiyete bürünmüş Raviel'i tanıttı.
"Raviel Kaelion Lazareth, ormanın kralı ve 4. gardiyan."
Tekrar sessizlik oluşurken Agron kulağıma doğru eğilerek "Ormanın kralı aslan değil miydi?" diye sordu.
Dudaklarımı gülmemek için bir birine bastırdım ve omuz silktim. Bazen böyle oldukça alakasız konulara takılıyordu. Bu sırada kafamın içinde Raviel'in hoşnutsuz sesi yankılandı.
"Elimizde hiç aslan kalmamış canım. Üzgünüm benimle idare edeceksin artık."
Agron'a döndüğümde ifadesinden onun da duyduğunu anladım. Bakışlarımız kaşları çatılmış Raviel'i buldu. Sinirli küçük bir kedi gibi görünüyordu.
Agron gülerek küçük bir öpücük attı ona. Kedinin ifadesi anında değişirken kuyruğu olsaydı mutluluktan deli gibi sallardı.
Uyarıcı bir öksürük sesi gelince onaylamaz bakışlarla bizi izleyen Cercy'e döndük.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ROYALTY •|• BxB •|•
FantasySesini duyar duymaz kolumdaki yılanın varlığı kayboldu. Ona baktığımda sinirlendiğini gördüm. Tek kaşım havaya kalktı. "Tam olarak neye sinirlendiniz?" diye sordum sırıtarak. Gözlerini kapattı ve derin nefes aldı. Yılanını kıskanmıştı. Elimi çenesin...
