Uyarı: okuyacaklarınıza hazırlıklı olarak başlayın...
Yazardan. 1 ay sonra.
Öztürk ailesi için güneş doğmuştu.
Çalışanlar kahvaltı hazırlarken bir yandan dedikodu yapıyorlardı.
Üst katta ise ayrı bir neşe vardı.
Rüzgar ve bahar ateşli gecenin sabahına uyanırlarken, evin bazı çiftleride farklı değillerdi.
Rabia, kızının üzerini değiştirirken, zeliha, oğlu ile ilgileniyordu.
Demir ve hülya, hastaneye çalışmaya gitmiş, çocukları evin diğer üyelerine emanet etmişlerdi.
Selim adliyeye gitmiş, mahkemeye yetişmeye çalışıyordu.
Asaf ve yağmur ise ufak bir tatile gitmişlerdi.
Yağız ve emre ile antalya tatili yapıyorlardı.
Gelelim diğerlerine...
Yatak odasında, sevdiği kızı koynuna almış olmanın sevincini yaşayan bir adet kerim bulunuyordu.
Koynunda üzerinde sadece yorgan ile yatan kızı izlemeye doyamıyordu.
Ki abisi öğrenirse onu kurşuna dizerdi, bunu da biliyordu.
O sırada kız, yavaşça gözlerini aralayıp kerime baktı.
Kerim ise ceylan gözleri görmenin sevinciyle mırıldandı.
"Günaydın sevdiğim. " diyerek dudaklarına minik bir öpücük kondururken yavaşça yorgandan sıyrılıp tekrar kızın üzerine çıktı.
"Sabah oldu kerim. Yeter ama. "
"Kaç ay oldu kızım, özledim da. "
"Geldiğinden beri yanındayım zaten. "
"Geldiğimden beri değil bebeğim. Geldiğimin 1. Haftası bana postayı koymuştun, hatırlatırım. Sonra ise... alev ateş geceler. "
"Sus. Sinirlendirme yine. "
"Tamam tamam, ceylan gözlüm. Kızma sen. " dirseğini yatağa bastırarak belini hareket ettirdi ve uyanmanın etkisi ile sertleşen erkekliğini kızın kasıklarına bastırdı.
"Sabah sabah olmaz. Herkes uyanmıştır, gitmem lazım. "
"Az bi dur kızım ya. Beni bu halde bırakamazsın. " diyerek biraz sürtündü.
Ânın etkisi ile tırnaklarını kerimin sırtına saplamıştı. Yalan yoktu, doymuyorlardı.
"Sadece 10 dakikan var. Fazlası yok. " derken dudakları ile kerimin dudaklarını sarmalamıştı.
Anında içinde hissettiği dolgunlukla başını geriye atıp inledi.
Sadece 10 dakika olacağından emin değildi.
__________________________________________
Ranadan.
"Anneciğim, hadi bakalım. Kerim dayının yanına gideceğiz. Sonra da sana yeni ciciler alacağız. "
Bukreyi kucağıma alıp odadan çıktım.
Kerimin odasına gidip kapıyı tıklattım, bir süre odadan ses gelmeyince kapıyı açmaya çalıştım fakat kilitliydi.
"Kerim, orada mısın. "
"Efendim abl...a noldu. "
"İyimisin, sesin kötü geliyor. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
benim ailem vatanımdır
Randomaile kurgusudur klasik bir şey yazıyorum umarım beğenirsiniz