Doğa
Pislik yüzünden başım belaya girecekti."Gir çabuk yatağa." diye sessizce yatağa sokup yorganı üstüne örttüm.Yanına yattım.Yorgan Enesin yatakta olduğunu belli etmiyordu.Annemin ayak sesleri odama yaklaşıyordu.Yatağımın içinde oturuyordum.Annem odama girdi ve bana yaklaştı.Tabi benim kalp fırlıycak gibi atıyo.Alnıma bi öpücük kondurdu ve "seni seviyorum" dedi.Penceremden su girdiği için pencereyi annem kilitlemiş ve anahtarı almıştı.Bu olanları yarı uykulu halimle hissediyordum.En son hatırladığım şey Annem odadan çıktıktan sonra birisi beni sıkıca sardı ve sonrası derin bir uyku..
Enes
Beni kovamıycak kadar yorulmuştu.Bir tane yorgan ve yastık ikimizede yetmiyordu ve ben bu durumdan rahatsızdım.Sonra onu göğsüme yatacak hâle getirdim.Galiba uyuyordu ve o yüzden tepki göstermedi.Ben pencereden kaçamazdım.Nasıl çıkacaktım burdan?Dışarıda gürültüyle yağan yağmur ve şimşek çakmaları yüzünden Doğa bana iyice sarıldı.Şimdi hiç kaçamazdım.Bi süre sonra benimde uykum geldi ve uyuyakalmışım.****
Doga
Sabah alarmın çalmasıyla kalktım.Enes yanımda değildi.Acaba nasıl gitti?Sonunda bana inanmıştı.Ama şimdide ben kırgındım.Nasıl böyle olabilir?Kalkıp giyinmeye başladım.Kafede çalışmak beni yoruyordu.Bugün Damla yine gelirdi.Emindim.Hazırlanıp kafeye gidicektim ki biri yastığımda biri masamın üzerinde iki not buldum.Yastığımdaki EnestendiDört gibi gittim ben...Merak etme.
Etmiyorum merak!Diğeri annemdendi.
Bahçedeki çiçekleri hortumla sula.
Hemen kalkıp sulamaya gittim.Enes bahçedeydi.Çiçekler ona bakan taraftaydı.Sularken geldi."Doğa konuşmamız lazım"
"Konuşacak bir şey yok!" dedim çiçeklere bakmaya devam ederken.
"Beni dinle." dedi ve anlatmaya başladı bende hortumu üstüne tuttum.
"Beni rahat bırak yoksa kış günü demem ıslatırım!" dedim üstüne tutmaya devam ederken.Koşarak eve gitti.Rana Teyzeler evde değildi.Sulama işlemi bitince mutfaktan 10 dk bişeyler atıştırdım.Sonra odama çıkıp çantamı aldım.Perdeler,pencereler kalmıştı.Heryeri kapattım.Ama odamdaki açık kalmıstı.Kapatırken Enesin odasında Enes üstündekini çıkartıyordu.Damla vardı.Bana bakıp Enesi öpmeye başladı.Sımsıkı sarılmıştı Enese.Orda ne kadar öyle durdum bilmiyorum.Sonra kendime gelip evden çıktım.Kafeye vardım.Yine temizlik gelen müşterilerle ilgilen derken okul çıkışı geldi.20 dakika sonra Eda geldi.
"Hoşgeldin prenses" deyip sarıldım.Sarılmak iyi gelmişti
"Hoşbulduk ta senin rengin niye böyle bembeyaz.Sen iyi misin?"
"Yoo sana öyle gelmiştir." deyip boşalan masaları silmeye başladım..Edada bi masada oturuyordu.İkinci masaya giderken sandalyeye çarpıp 'pardon' dedim.
"Doğa.Farkında mısın sen cansız bişeye çarpıp pardon dedin?"
"E..evet...Uykumu alamadım da..." diye geçiştirdim.Ben niye böyle olduysam..Çalışan biriside bugün dalgın olduğumu söyledi.Ne alaka şimdi?Orda konuşcak kimsem yok.
"Sen otur bakıyım başka şeyler var" dedi sorgucu tavrıyla Eda.
"Ne olur bende?" dedim ve işime devam ettim.Öğle yemeği saati geldiğinde Edayla dışarı çıktım.Bişeyler atıştırıp gezmeye başladık.
"Ee Furkan niye gelmedi?"
"O bugün Enesle takılıcakmış.Bugün bi tuhaftı.'Noldu?' diye sordum.Tam söyliycekken Enes susturdu"