3.

4.2K 203 10
                                    

Not; İyi okumalar ☺☺

Her insan hayatında bir çok seçim yapar. Bazen zorlanır bunu yaparken. Bazen ise kendisi için doğru olanı çok net biliyordur. Seçim konusu kendiniz ise ve karşısındaki kişinin gözlerinde sizi seçmeyeceğinin netliğini görüyorsanız, o an ki acizliği belki de bir daha hiç yaşamayacaksınızdır. Bir insan için, ihtimal sınırları içinde bile olmamak berbat bir his. Ben az önce tam da bunu yaşamıştım.

Ne beklediğimden emin değildim. Doğrusu, tek bir an bile aralarından birisinin yanımıza geleceğini düşünmemiştim. Yine de yanılmak isterdim. Gözlerinde saniyelik bile olsa çocukluğumuzdan kalan sevgi kırıntılarını görseydim, çabalamak için bir nedenim olacaktı. Ama onlar bir nedeni bile bana çok görür hale gelmişlerdi. Bizden başka kimsenin olmadığı sokak bile ne kadar yalnız olduğumuzu gösteriyordu. Göz ucuyla baktığım Yağmur, düşüncelere dalmıştı. Benim onu yanıma çektiğim yalnızlığımda acılarımızı ikimiz paylaşır olmuştuk. Kolumu yavaşça boynuna attığımda bir kolunu belime sarmıştı. Yanımızda para dahi yokken taksiye binememiştik. Onlardan ise ufak bir ricada bile bulunamazdık artık. Tek seçeneğimiz yürüyerek dönmekti. Yol uzun olsa bile zihnimdeki yorgunluk daha ağır basıyordu. Son dönemece girdiğimizde adımlarımız iyice yavaşlamıştı. Kulağıma gelen şıngırtı Yağmur'un cebinden çıkarttığı anahtarın sesiydi. Evin önüne geldiğimizde dahi konuşmamıştık. Yağmur anahtarla kapıyı açtığında odama çıkmıştım. Damarlarımda hala gezinen alkol beni uyuşturuyordu. Gözlerimi açık tutmakta dahi zorlanıyordum. İstediğim de buydu. Uyumak, bir nebze olsun unutmak demekti. Giydiğim geceliklerle yatağıma uzandığımda bilincimi daha fazla açık tutamaz hale gelmiştim. Her yer karanlığa bürünürken hayaller alemi kapılarını benim için açmıştı.

**

Hissettiğim susuzluk beni uykumdan ayırmıştı. Gözlerimi açmakta bile zorlanırken üzerimdeki örtüyü kenara çekip yataktan yavaşça kalkmıştım. Fazlasıyla uykum olduğuna göre uyuyalı çok bir zaman geçmemişti. Sersem adımlarla odamdan çıkıp merdivenlerin başına geçtiğimde kulağıma alt kattan gelen sesler ulaşmıştı. Sanırım benim aksime Yağmur uyuyamamıştı. Ben bile bu kadar olaydan sonra nasıl uyuyabildiğime şaşırıyordum. Alkol insanın dengesini bozabiliyordu.

Çıplak ayaklarım zemine değdiği için fazlasıyla üşüsede tekrar yukarı çıkabilecek enerjiyi kendimde bulamamıştım. Mutfaktan doldurduğum bardağımla birlikte salona girdiğimde ne olduğunu önce kavrayamadım.  Karşımda gördüğüm Aksel ve Melis, içkinin oluşturduğu bir halüsinasyon muydu emin olamadım bir an. Bana arkaları dönüktü. Hemen karşılarında ise Yağmur oturuyordu. Kaşlarım istemsizce çatılmıştı. Bizi yarı yolda bırakan onlardı. Buraya gelmek için bir nedenleri kalmış mıydı? İç hesaplaşmamı bir yere bırakıp onlara doğru yürüdüm. Aramızda bir iki adım kaldığında, Yağmur geldiğimi fark edip bana doğru dönmüştü. Dudaklarımı oynatarak neden geldiklerini sorduğumda Aksel de beni fark etmişti. Ayağa kalkıp yanıma geldiğinde hemen arkasında da Melis duruyordu.

"Hani demiştiniz ya seçiminizi yapın diye, biz yanlış bir seçim yaptık Zeynep. Başından beri sizinle olmalıydık." Sessiz kaldığım saniyeler birbirini kovalıyordu. Böyle bir durumda ne denirdi, emin olamadım. Gelmelerini istediğimizde gelmemişlerdi. İçimde ufak da olsa bir şüphe vardı. Neyden şüphe ettiğimi bile söyleyemezdim ama yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunu görebilecek yaştaydım. Aksel'in yüzünde beliren endişeli ifadeyle, hissettiğim karışık duyguları onlara sezdirmemeye çalışarak hafifçe gülümsedim. Su durgun olduğu sürece onu bulandıran kişi ben olmayacaktım.

"Beni neden uyandırmadınız?" Kendimi onlara karşı içten olmak için zorlamıştım. Melis'in yüzündeki gülümsemeden bunu başardığımı anlayabiliyordum. Bu sefer kendimi zorlamama bile gerek kalmadan kollarımı açıp Aksel'e sarıldım. Her ne olursa olsun onları özlemiştim. Özlediğim kokusunu içime çekerken önümdeki Yağmur da kolunu Melis'in omuzuna atmıştı. Eksik bile olsak eski günlerdeki gibiydik. Bir gece yarısı onlar yine burdaydı. O yoktu belki. Ama ben elimdekilerle yetinmeyi çok küçük yaşta öğrenmiştim.

Cennet GibiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin