Buraya gelmemin sebebi aklıma geldi. Hemen bir koltuğa oturup Utku'ya " bizim şu sorunu hallettin mi ? " dedim. " Hayır o işle sen gittikten sonra hiç uğraşmadım. Sonuçta sadece bir haber. Ve günümüzde bir haberin etkisi sadece bir gün sürüyor. İnsanlar beni görünce herhangi bir tepki göstermiyor " dedi gülümseyerek.
Mutlu olmuştum. " Banada tepki göstermiyorlar Utku. Neyse benim gitmem gerekiyor. " dedim ve hızlıca ayağı kalktım. Çantamın yanımda olmadığını fark edince Utku'yla kaldığımız odada unuttuğum aklıma geldi. Hemen odaya çıktım.
Az önceki adam burada yoktu. Utku arkamdaydı " o-oo nasıl g-gitti buradan ? " diye sordum. Kekeliyordum çünkü konuşmalarımızın duyulmasından korktum. Utku " VC17 virüsünün yararları " diyerek göz kırptı. Kafamı aşağı yukarı sallayarak onayladım.
Çantanı yatağın üzerinden aldığım gibi hızlıca kapıya yöneldim. Utku " Defne dur gitme " dedi kolumdan tutarak. " Ne oldu Utku ? "
- Gerçekten benden ayrıldın mı ? Yoksa ceza mı veriyorsun ? Eğer cezaysa ben dersimi aldım. Nolur yeter bu kadar ceza.
- Utku ceza felan vermiyorum sana. Son zamanlarda çok değiştin. Bu her konuda geçerli. Kalbimi kırıyordun, insanları kırıyordun. Senden hiç korkmayan ve seni çok seven Defne senden çok korkmaya ve senden nefret etmeye başladı. Özür dilerim ama gerçekten bittin artık. Ben istemiyorum artık seni. Umarım sende beni anlayışla karşılarsın.
- Olmaz Defne ! Olmaz ! Sen beni bırakamazsın. Nolur bırakma beni. Ben seni çok seviyorum. Defne ! Özür dilerim. Bir daha öyle biri olmayacağım. Defne ! Affet beni ! Nolur affet.
- Olmaz Utku ben seni artık affedemem. Hem affetsemde sevemem seni. Kusura bakma. Kendine iyi bak. Görüsürüz.
Dedim ve kolumu Utku'nun pençelerinden çekip hızlıca çıktım evden. Derin bir nefes alabilirdim. Aslında Utku zararlı olmayabilir.
Görkem'in kalmam için ayarladığı eve doğru yürümeye başladım. Gece yıldızların altında yürümek oldukça rahat ve güzeldi.
Biraz yürüdükten sonra karşıma Çağrı çıktı. Onu görünce biraz afalladım. Bana sinirli gözlerle bakıyordu. Korktum tabi. Çağrı ile biraz bakıştıktan sonra, Çağrı'nın yerini büyük, siyah ve böcek ve oldukça korkunç bir şey aldı.
Çağrı nerde ? Bu neydi ? Çok korkuyorum. Kimse yoktu sokakta. Yolun sonu yoktu. Çıkmaz sokağa girmemin sebebi neydi anlamamıştım. Şarkının etkisiyle gittiğim yerleri hesaba katmadan yürüşümüşüm, ve şuan çıkmaz sokaktayım. Karşımda büyük, korkunç ve şekilsiz bir şey vardı. Karşımdaki ses kalınca bir sesle ;
- Senden intikamımı alıcam demiştim Defne. Senin ve Utku'nun vampir olduğunu biliyordum. Ve bende Çağrı'yım. Ben bir kurt adamım. Her zaman düşmanımız olan vampirlerden biriyle yakınlık kurup öldürecektik. Hep araştırıyorduk. Ama yakınlık kurabileceğimiz hiç kimse yoktu. Sonra sen çıktın. Amacım seninle sevgili olup seni öldürmekti. Hatta şu sizin haberinizi çıkaran adamda bizim adamımızdı. Nasıl oyun ama güzelim.
Diyerek üzerime gelmeye başladı. Ne yapacağımı bilmiyordum. Düşünmeye başladım. Aklıma bir şey geldi. O planı uygulıcam.
Yaklaşıyordu. Sert ve gürültülü adımlarla. Aklıma kan getirdim. Ve dudağımı ısırarak, gözler, dişler ve vampirlik belirtilerini orataya çıkardım. Kurt adam ve vampir savaşı olacaktı galiba. Daha önce hiç böyle şeyler yapmamıştım. Ama vampirler hakkında yaptığım araştırmalar, filmler birazcık olsun bilgi edinmeme sebep oldu.
Tek başıma nasıl yapıcağımda düşündürücüydü. Ben bunları düşünürken Çağrı birden üstüme atladı. Sert pençelerini yüzüme, yüzüme vuruyordu. Yüzümün her yerinin kanadığına iddiaya girebilirdim.
Ayağı kalkamıyordum. Bir kurt adamın gücü beni öldürmeye ve benim hareket edememe yeterdi. Sonum geldi diye düşünmeye başladım.
Tamam vampirlik belirtilerini çıkardım ama bu kurt adama nasıl bir etki gösterebilirdi ki. Kurt adamın pençeleriyle boğuşurken birden aklıma Utku'nun şu sözleri geldi.
- Defne birini ısırırken sakın dişlerini tamamen insanın tenine batırma. Aksi takdirde karşındaki ya ölür yada vampir olur. Çok dikkatli olmalısın.
Eveet. Kurt adamı ısıracaktım. Ya ölecek yada vampir olacak. Vampir olması bana bir şey kaybettirmez, o yüzden o uyarıyı dikkate almıcam.
Kurt adam hala üzerimdeydi. Pençeleriyle her yerimi kesmişti. Her yerim kan olmuştu. Kurt adamın aklına gelmemiş olmalıydı vampir olduğum.
Kurt adamın altındayken güçlükle konuşmaya başladım ;
- Savaşmayı bilmiyorsun Çağrı.
Deyip dişlerimi bileklerine geçirdim. Eğer bir yerinden ısırırsam vampir olur diye düşündüm. Yani mantıken öyle düşündüm.
Kolundan ısırınca, ısırdıgım kolu hemen geri çekti. Sıra diğer kolundaydı. Diğer kolunuda ısırdım. Onu da geri çekti. Kollarını geri çekiyor ama kurt adamın üzerinde acı çektiğine dair tek bir ses veya hareketler yoktu.
Hala benim üzerimde ve kollarındaki ısırıkları inceliyordu. Zorlulukla belimden tutup kafamı yukarıya kaldırdım ve kurt adamın boynuna büyük ve sertçe bir ısırık attım.
Dişlerim hala onun boynundaydı. Deli gibi bağırıyor ve hırlıyordu. Ben dişlerimle boynunu ısırırken akan kanları aynı zamanda yutuyordum. Kansızlıktan ölse iyi olurdu.
Yarım saattir böyle bekliyordum. Kurt adam Çağrı ne hareket edebiliyordu ne de tepki gösterebiliyordu. Tek yaptığı hırlıyordu ve bağıyordu. Gittikçe hırlama sesi azalan kurt adam, tekrar Çağrı'nın bedenindeydi.
Kurt adam gitmişti. Öldürdüm kurt adamı. Ve şimdi Çağrı karşımda yavaş yavaş yere çöküyordu. Hala Çağrı'nın altındaydım. Çağrı gücünü kaybedip düştüğünde, hemen üstümden itekleyip, ayağı kalktım.
Bu savaş başarıyla tamamlanmıştır. Çağrı'yı orda bırakıp ilerlerken aklıma ölüp ölmediği geldi. Masum çocuk Çağrı'nın altından neler çıktı be.
Neyse tekrar temkinli adımlarla ona yaklaştım. Nabzına bakmak için eğildim ve elimi koluma, boynuna ve gögüsüne götürdüm. Ne kalbi atıyordu, ne nabzı atıyordu, ne de nefes alıyordu. Öldürmüştüm Çağrı'yı.
Çağrı'nın cansız bedenini omzuma atıp hızlı koşma yeteneğimle büyük bir ormana geldim. Bedeni oraya bırakıp, tekrar hızlı adımlarla Görkem'in ayarladığı eve gittim. Bu olaydan sonra hiç bir şeyden korkmuyordum.Görkem'e " Görkem hadi sen git artık ben dururum tek başıma. " dedim. Görkem'de emin misin bakışları fırlattı. Bende eminim bakışlarından sonra, Görkem gitti. Çok yorgundum hemen yatıp uyudum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAMPİRİMSİ #Wattys2015
Ficção AdolescenteMerhaba arkadaşlar hikayemi okudukça beğenceğinizi umuyorum. Sadece okuyun ve yorum yapin. İlk defa yaziyorum daha once hic yazmadim bu ilk. İyi olmayabilir. ama siz yanlislarimi yorum yaparak duzeltirseniz umarim guzel seyler cikar ortaya. Kitabim...