Oktay ile dün yaşadıklarım aklıma geldikçe gülümsüyordum. Hem de o aptal gülümsemeyle.
''İnanmıyorum Kumsal! Harika bir gün geçirmiş olmasınız!'' dediğinde Tuanna'nın yüzünde güller açıyordu. Elini yüzüne dayamış, bir iç çekerek yaşadığımız günü hayal ediyordu.
''Aynen öyle. Biliyor musun, daha önce hiç böyle bir şey yaşayacağımı düşünmemiştim. Bekar ölmeye yemin etmiştim küçükken.'' dediğimde Tuanna bir kahkaha attı.
''Senin gibi kızı boş bırakırlar mı?'' dediğinde tekrar gülümsedim.
''Senin nasıl gidiyor?'' dediğimde gözlerini devirdi.
''Aynı tas,a ynı hamam.'' dediği an kahkahayı bastık.Tuanna aşkı en çok hak edenlerden biriydi. Mutlu olmayı hak ediyordu. Ayrıca Tuanna'yı ellerinden kaçıran erkekleri merak ediyordum. Lisedekiler haricinde.
''Siz ne kaynatıyorsunuz orada?'' Ege de geldiğine göre tamamdık artık. Tuanna hiç zaman kaybetmeden ona anlattıklarımı Ege'ye aktardı.
''Çok sevindim. Sen mutluysan ben de mutluyum.'' dedi.
''İzninizle, üstümü değiştirip geliyorum.'' dedikten sonra odasına kaçtı. Yine o kızı hatırlamış olmasını istemiyordum. Artık geçmişi unutup önüne bakmalıydı. Ümitsiz bir vaka değildi, kesinlikle. Çok yakışıklı ve kaslıydı .Hem de çok kaslı. Önünden geçen herhangi bir kız ona evet diyebilirdi. Ama ben bunu Ege'ye anlatamıyordum. Yine dediğim dedikti ve o bir türlü tanıyamadığım kızı istiyordu. Onu, bu kıza bağlayan şeyin ne olduğunu merak ediyordum.
Odasından çıktığında hiç bir şey söylemeyerek gülümsedi ve mutfağa gitti. Bu çocuğun gerçekten şu zamana kadar hiç sevgilisi olmamasına şaşıyordum. Ege'nin?
Bir sevgilisi olmalıydı. En azından bir tane.
Tuanna'nın yanından ayrılarak Ege'nin yanına geldim. Buzdolabından salata malzemelerini çıkarırken bir yandan da göz ucuyla Ege'ye bakıyordum. Domatesleri yıkayıp doğramaya başlayarak, ''Ege? Günün nasıl geçti?'' dediğimde kafasını önünden ayırmadan, ''Aynı. Ya senin?''
''Aynı.'' dedikten sonra domatesleri doğramaya devam ettim.
''Yanlış anlamazsan bir soru sormak istiyorum.'' dediğimde gözlerini devirerek bana baktı. Tabii ki yanlış anlamazdı.
''Merak ediyorum, şu zamana kadar hiç sevgilin olmadı mı?'' dediğimde dudağının kenarı hafifçe kıvrıldı.
''Hayır.'' diyerek cevap verdi.
''Neden?'' dediğimde gülümsedi.
''Çünkü hiçbirine gerçekten ilgi duymuyordum. Bana ilgi duyan kızlardan bahsediyorum. Eğer onlarla bir ilişkiye başlasaydım, sadece kalpleri kırılacaktı. Ayrıca, gerek yok.'' dedi.Bunları söylerken bir kez bile yüzüme bakmamıştı.
''Güzel .Aferin. ''dediğimde gülümsedi.
''Senin ilişkin nasıl gidiyor?''dediğinde ben de gülümsedim.
''Tuanna'nın anlattığı gibi.''
''Sevindim.'' diyerek önündeki şeyi doğramaya devam etti. Biraz durakladıktan sonra elindekileri bıraktı, ''Kumsal. Sana bir şey söylemek istiyorum.'' dediğinde ben de elimdekileri bıraktım. Birden gözleri dolmıştu. Ne oluyordu?
''Şu zamana kadar senden sakladığım için çok özür dilerim. Tek amacım senin iyi bir dost olup olmadığını öğrenmeden sırlarımı anlatmamaktı. Lütfen bana kızma.'' dediğinde gözleri suçlu bakıyordu. Mevzunun ciddi olduğu anlaşılıyordu. Neydi bu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIR #Wattys2015
Romance"Babamı tanıyamamışım,hem de hiç." Kumsal. Ege. Oktay. Tuanna. Şu zamana kadar hayatında erkeklere yer vermeyen Kumsal,ilk defa Oktay'a güvenmiştir.Babasıyla arasında geçen diyalogtan da pek hoşnut değildir.Onu tanımamıştır ve annesi ölmeden önce ai...