6 ay sonra
Diegodan
Bugün hastaneden çıkıyordum . Kurtuluyordum bu hastane odasından artık . Bundan sonra her şey eskisi gibi olacaktı . Her şey yavaş yavaş normale dönüyordu .
Sam çıkış işlemlerini hallederken ben odada eşyalarımı topluyordum ve eve döndüğümde beni karşılarında görünce nasıl tepki vereceklerini düşünüyordum . Bu durumu açıklamak benim için çok zor olacaktı . Odadan çıkacağım sırada Samin telefonunu burada unuttuğunu gördüm . Onu da yanıma aldım ve bu odadan bir daha dönmemek üzere çıktım . Bu sırada elimde tuttuğum Samin telefonu çalmaya başladı . Clara arıyordu . Açmamın sorun olmayacağını düşünerek telefonu açtım . Ben açar açmaz Clara telaşlı bir şekilde konuşmaya başladı .
" Sam şimdi sana bir şey söyleyeceğim ama bunu Diegoya söylememelisin . Çok kötü bir şey oldu . Lodo ile ilgili . "
" Ne oldu ? " diye sorduğumda bir süre sessiz kaldı . Sesimi tanımış olmalıydı . Şimdi de bana ne olduğunu nasıl açıklayacağını düşünüyor olmalıydı . Ne olduysa bunu benden saklamak istiyordu ama saklayamamıştı . Nihayet konuşabildiğinde "Diego ? Sen misin ? " diye sordu ." Evet . Benim . Lodovicaya ne oldu ? " dediğimde Clara her zamanki gibi her şeyi hemen söyledi .
" Lodo evde bulduğu bazı ilaçlardan içmiş ve intihar etmiş . " dediğinde kendimde konuşacak gücü bulamamıştım . Bu sırada Samin yanına ulaşmıştım . Sam benim yüzümdeki ifadeyi görünce hemen telefonu elimden aldı . Bir yandan Clara ile konuşurken bir yandan da hastanenin çıkışına doğru ilerliyordu . Ben de onun peşinden ilerledim . Telefonu kapattığında arabanın yanına ulaşmıştık . Hemen arabaya bindik ve yola çıktık .
Yarım saat sonra başka bir hastanenin önündeydik . Burada olmalıydılar . Clara benim buraya gelmek isteyeceğimi tahmin etmiş olmalıydı . Sam araban inince ben de indim ve onu takip ettim . Kısa süre sonra bekleme salonundaki Claranın yanına ulaşmıştık .
Onu gördüğümde durdum . O an ne yapmam gerektiğini şaşırmıştım . Beni ne yapacağımı bilmez bir hale sokan Clara değildi . Kucağında duran ve sessizce etrafa bakan bebekti . Beni en çok şaşırtan bana çok fazla benziyor olmasıydı . Onun benim oğlum olduğunu bilmesem bile benim oğlum olduğunu anlayabilirdim . Benim ona baktığımı fark eden Clara yanıma geldi ve oğlumu bana doğru uzattı . Onu Claradan aldım . Kucağımda kendi çocuğumun olması çok tuhaf bir histi . Bunu nasıl tarif edebileceğimi bilmiyordum . Onun varlığından haberdardım ama bu zamana kadar onu hiç görmemiştim . Oğlumu doğumundan altı ay sonra ilk defa görüyordum . Doğduğu zaman bundan çok daha küçük olmalıydı ve ben onun bu zamana kadar ne kadar büyümüş olabileceğini sadece tahmin edebiliyordum . O anları görememiştim . Oğlumun hayatının ilk altı ayı benim içimde bir boşluk olarak kalacaktı . Oğlum beni ilk defa tanımasına rağmen sanki benim onun babası olduğumu anlamış gibiydi . Bu çok güzel bir şeydi . Küçük oğlunuzun sizi ilk gördüğü anda babası olduğunuzu hissetmesi .
Eğer şu anda bir hastanede olmasaydık ve Lodovicanın ne durumda olduğunu merak etmeseydim gün boyu oğlumu seyredebilirdim . Ama daha Lodovicanın neden burada olduğunu bile bilmiyordum . Oğlumu bırakmadan koltuklardan birine oturdurdum ve Claraya " Lodovicanın durumu nasıl ? " diye sordum .
" Bilmiyorum . " dedi . "Doktorlar henüz bir açıklama yapmadı . "
" Peki onun neden intihar etmek istediğini biliyor musun ? "
" Bilmiyorum . Ben yarım saatliğine dışarı çıkmıştım . Tini de evde değildi . Döndüğümde Videl ağlıyordu . Ona bakmak için Lodonun odasına gittiğimde Lodonun uyuduğunu gördüm .Normalde oğlunun çıkardığı en küçük seste uyanırdı . Ama o zaman oğlu bağırarak ağlamasına rağmen uyanmıyordu . Neler olduğunu anlamak için etrafa bakındığımda etrafa saçılmış boş ilaç paketlerini gördüm ve onu hemen hastaneye getirdim . " dedi .
Bu sırada oğlum ağlamaya başladı . Neden ağladığını bilmiyordum . Nasıl susturmam gerektiğini de . Susması için onu kollarımın arasında sallamaya başladığımda kıyafetinin cebinde duran kağıdı fark ettim . Benim yaptığım hareketle ucu dışarı çıkmıştı . Katlanmış kağıdı oradan aldım . Bu kağıdın neden orada olduğunu bilmiyordum . Acaba bu kağıdı Lodovica mı oraya koymuştu ? İntihar edenlerin çoğu arkasında bir not bırakırdı . Bu da Lodovicanın yazdığı not olabilir miydi . Kağıdın içinde ne yazdığını merak ediyordum ama içinde yazanları tek başımayken okumak istiyordum . Bu yüzden kucağımda duran oğlumu Clara verdim . Bana ne olduğunu anlamaya çalışırcasına bakan Same ve Claraya " Siz eve gidin . " dedim . " Çocuk daha fazla hastane ortamında durmasın . "
Ben sözlerimi bitirdiğimde ikisi de hiçbir şey demeden yanımdan ayrıldı . Sıra elimde tuttuğum kağıtta yazanları okumaya gelmişti . Yavaşça küçücük katlanmış kağıdı açtım ve yazanları okumaya başladım . Kağıtta şunlar yazıyordu :
" Zaten babasız büyüyorsun annesiz de büyümeni istemiyorum . Ama artık onsuz yaşamaya dayanamıyorum . Beni affet oğlum . "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boş Hikaye
Fanfic" Yeni bir başlangıç için bazen en dipten başlamak gerekir . " ~~~~ Her şeyini kaybetmişti Lodo . En dipteydi. Yeniden hayata başlamak için bir dala tutunması gerekliydi . Bu dalı çok dikkatli seçmeliydi . Yanlış seçim yaparsa hayatı yeniden mahvola...