AŞK BÖYLE OLMAZ

74. Perde "Sürpriz Yarışı"

22 Haziran 2022 - İntihar girişiminden 58 gün sonra

Zır Zır diye çalan kapıya Canan baktı. 
Canan: Kim o?
Ufuk: Ben Ufuk. Ablan aşağı gelebilir mi?
Canan: Bekle enişte. (Ufuk'un aşağıda yüzü gülüyordu) 
Anne: Kim gelmiş kızım?
Canan: Damadın gelmiş anne. Ablaaa! sevgilin gelmiş.
Candan: Doğru konuş be saygısız. 
Canan: Aşağıda bekliyor seni.
Candan: (Bunun üzerine balkona çıktı. Kedi evinin yanında duran Ufuk'a seslendi) Hey!
Ufuk: Aşağı insene.
Candan: Ufuk niye geldin sen? 
Ufuk: Ya sürprizim var. İnsene sen.
Candan: Ya gitsene oğlum. 
Anne: Kızım arkadaşını yukarı çağırsana. (Aşağı bağırdı) Merhaba oğlum.
Ufuk: Merhaba abla. Ben Candan'ı alabilir miyim? Bir yere götüreceğim de.
Anne: Nereye götürecen?
Candan: Anne sürprizmiş.
Anne: Git istersen ama geç kalma. 
Candan: Tamam anne. (Ben iniyorum işareti yaptı Ufuk'a) 

Aşağı indiğinde...
Ufuk: Sonunda be kızım. 
Candan: Sen iyice kafayı yedin. İstersen bize taşın he nasıl olur?
Ufuk: Bana uyar.
Candan: Ya sabır! Neymiş bu sürpriz?
Ufuk: Yavaş ol canım. Annen bak hâlâ bize bakıyor. (Ufuk kedi evinin içindeki kedilere bakar gibi yapıyordu) 
Candan: Eee tamam gidelim hadi.
Ufuk: Acelen ne? Ne güzel kedilere bakıyoruz hem bunlara su verdin mi sen? 
Candan: Verdik canım verdik. Anlaşılan sürprizi getirdin.
Ufuk: Yoo biz gideceğiz.
Candan: Eee gidelim. 
Ufuk: Bugün ne kadar da güzel olmuşsun böyle. 

Candan: Her zaman ki halim Ufuk. Hadi ne sürprizi söyle ya da eve dönüyorum valla.
Ufuk: Ya tamam dur. Taksi gelsin gideceğiz.  

Candan: Oo beyefendiye bak bir de taksi çağırmış. 
Ufuk: Gideceğimiz yere otobüs gitmiyor çünkü.
Candan: Ya nereye gidiyoruz? Adamı deli etme. Bak Ufuk valla evlilik teklifi gibi bir şeyse ben almıyım hiç. 

Ufuk: Öyle bir şey değil.
Candan: Yahu gizemli konuşmasana. Ne bu sürpriz? 

Ufuk: Ders 1; Sürpriz nedir? Hoca Candan. Ve ne anlatmıştı dur bakayım. Sürprizin sürpriz olması için karşısındakinin haberi olmamalıymış. 
Candan: Çok biliyon sen. Söylesene oğlum nereye gidiyoruz?
Ufuk: Anlamadım. Oğlum mu dedin sen? 
Candan: (Bunun üzerine Ufuk'un koluna girerek) Canım sevgilim sürprizin ne söyler misin?
Ufuk: Canım sevgilim mi? He bir şey söyliyim canım sevgilim, ben bu numaralara gelmiyorum. Yemezler yani.
Candan: (Ufuk'un kolundan çıkarak) Öküz ne olacak ki işte. Öküz gelmiş öküz gider. 
Ufuk: He geldi taksi işte.

Taksiye bindiklerinde Candan'ın çenesi durmadı. Ufuk ise ısrarla söylemedi sürprizini. Taksiden indiklerinde...

Candan: Bu ne Ufuk Allah aşkına?
Ufuk: Sevdiğin bir şey. Gel hadi içeri girelim. (diyerek Candan'ın elini tuttu ve fuarın içine çekti)

İçeride bir sürü eski araba vardı. Ufuk Candan'ın sevebileceğini düşünüp onu eski arabaların satıldığı bir fuara getirdi. Candan içeri girdiğinde ağzı açık kaldı. 
Candan: Bunlar harika Ufuk. 
Ufuk: Seveceğini biliyordum.
Candan: İlk şu arabadan başlayalım. (diyerek arabanın yanına fırladı)

Herkes eski model arabasını getirmiş ya ihtiyaçtan ya da artık ihtiyarladığından satıyordu. Candan arabalara bakarken onların özelliklerinden çok sahiplerinden hikayelerini dinliyordu. Kapılıp gitmişti. Ufuk ise fiyatlarına bakıp sadece şaşırıyordu. Eski arabaların yeni arabalardan daha uçuk fiyatları olması karşısında Candan ise...
Candan: Ya ne kadar güzel bunlar ya. 
Ufuk: Sende maşallah en pahalıları beğendin.
Candan: (Arabayı göstererek) Ya şuna baksana bebek gibi. Bu arabayı alsam kullanmaya kıyamam ben. 
Ufuk: Zaten alamayacağımız için boşversen daha iyi
Candan: Neyseki yurt dışında daha ucuz. Amerika'ya yerleştiğimde alırım artık bunlardan. 
Ufuk: Seni bırakan kim acaba canım? Bir yere gittiğin yok. 
Candan: O kadar seviyorsan sende gel. 
Ufuk: (Yeşil bir vosvosu göstererek) Şöyle bir şey alalım işte şehir şehir dolaşırız ne Amerika'sı ya.
Candan: Ya tabi sen ve dolaşmak. Hem o külüstür bir kere. Sevmedim. Şu daha iyi. 

Candan 15.000 liralık vosvosu beğenmemişti ama parlayan gıcır gıcır 100.000 liralık vosvosu beğenmişti. Ufuk'un içinde bir şeyler kırılmıştı. Lükse düşkün biriyle ya da Amerika hayalleri olan biriyle nasıl baş edebilirdi ki? Candan'a Ufuk'un küçük dünyası yeter miydi ki?

Fuardan çıkarken...
Candan: Bu sürprizi tuttum.
Ufuk: Sevindim beğenmene. 

Candan: Ya ben boşuna demiyorum eskiden yaşamalıydım diye. Eski elbiseler, eski evler, eski arabalar bana bunlar lazım. 
Ufuk: Onu bir kere ben diyorum benim cümlelerimi çalma. 
Candan: Yoo yıllardır ben diyorum bir kere.
Ufuk: Candan'cığım ben senden daha yaşlıyım değil mi? O zaman ben ilk demeye başladım.
Candan: Ya tabi çok yaşlısın amcacığım. 
Ufuk: Sonuçta ben senden erken başladım hayal kurmaya düşünmeye.
Candan: Ufuk'cum içerideki güzelliklerden sonra seninle tartışamayacağım. 
Ufuk: Taksi durağı varmış yakında yürü hadi. 

Yürürlerken...

Candan: Şimdiden söyliyim pazar günü İzmir'e gidiyorum.
Ufuk: Ya ben ne olacağım.
Candan: Bilmem evine kapan film izle. Bende denizin keyfini çıkarayım oh mis. 
Ufuk: Ne bu şimdi bana nispet mi yapıyorsun?
Candan: Ufuk sende İstanbul'da denize gidebilirsin. 
Ufuk: Neyse boşver. 
Candan: Yüzünü öyle yapma. Gelince de beraber gideriz.
Ufuk: Yok canım gitmeyiz. Biri sana bakar katil olurum sonra ben.
Candan: Aman aman katil olurmuş. Sen bir karıncayı bile incitemezsin. 
Ufuk: Ya ne demezsin. Küçükken alır karıncaları suya atardım. 
Candan: Oha hayvan.
Ufuk: Ya çocuktum Allah Allah. Hem yüzerlerdi ölmedi hiçbiri.
Candan: Ben hatırlamıyorum çocukluğumu. (Yüzünü astı) Keşke bende hatırlıyor olsaydım.
Ufuk: Dert etme. Bende ufak tefek hatırlıyorum zaten. Sürprizim nasıldı ama he çok beğendin.
Candan: (Gülerek) Şımarma. Güzel bir sürprizdi o kadar. Hem bu ne canım sürpriz yarışına mı girdik? Bir daha istemiyorum sürpriz falan.
Ufuk: Bir daha yapma sıra bana geçmesin.
Candan: Aman yapmam. Çokta meraklıydım seni mutlu etmeye. 
Ufuk: Ben şu an mutluyum. Pat diye bir yerden çıkmana ya da sabahın köründe zilime basmana gerek yok.

Taksi durağına geldiklerinde...

Candan: Eee sen eve mi?

Ufuk: Ufak bir işim var. Onu halledip eve geçerim herhalde.
Candan: Bu hafta gelmezsen iyi olur. Alış verişe falan çıkacağım anlarsın ya arkadaşlarımla takılacağım. Cumartesi bir şeyler yeriz o kadar.
Ufuk: Kötü bir sevgilisin.
Candan: Ufuk ben çabuk sıkılan biriyim ve arada senden uzaklaşmam sıkılmamı engeller.
Ufuk: Peki öyle olsun dişimi sıkarım. 
Candan: Görüşürüz sonra.
Ufuk: Hoşçakal. 

Candan'ın bir soğuk bir sıcak davranması Ufuk'u her ne kadar sıksa da ona "Ya geliyorsan tam gel ya da gidiyorsan tam git" diyemiyordu. Candan'ın yanındaydı. Ya da Candan istediği zaman Ufuk'un yanındaydı ama sesini çıkaramazdı. Bu küçük mutluluğun tamamen ellerinden kayıp gitmesine izin veremezdi.