AŞK BÖYLE OLMAZ

24. Perde 'Tek başlarına3'

10 Mayıs  2022- İntihar girişiminden 15 gün sonra

Hale: Sabahki çocuk kimdi?
Candan: Hiç kimse. 

Hale: Nasıl hiç kimse ya? Sevgilinmiş.
Candan: (Kağıtlardan kaldırarak kafasını Hale'ye baktı) Eee biliyorsan neden soruyorsun?
Hale: Yani pek çirkinmiş ondan diyorum. 
Candan: (Sessizce) Sen güzelsin de ne oluyor
Hale: Anlamadım canım.
Candan: Diyorum ki önemli olan dış değil iç güzellik. 
Hale: Yok canım dışı da bir şeye benzesin değil mi? Dışı güzel olmayanın içini merak etmezsin. Sen bunla nasıl tanıştın?
Candan: Sonra anlatırım. 
Hale: Özet geç sonra anlatırsın. 

Taner: (Kızların yanına gelerek) Anlaşılan burası yine kadınlar matinesine dönmüş.
Hale: Yok patron işten konuşuyorduk. 
Taner: Tabi bende yedim. Candan'a sorular soruyor gibiydin.

Hale: Yok yani o anlatıyordu öyle (Candan şaşkın bakışlar içindeydi)
Taner: Bu kızın enerjisini yiyorsun böyle sonra verimi düşüyor. 
Hale: O zaman ben şöyle masama geçeyim. 

Taner: (Candan'a yaklaşarak) Sevgilini tanıştırmaya gel dediğimde kahvaltı izni vereceğimi söylemedim. 
Candan: Yok yani Taner Bey ben ona olmaz demiştim ama gelmiş işte.
Taner: Şaka yapıyorum ya. İyi bir çocuğa benziyor nerede tanıştınız?
Candan: (Sonra anlatırım diyemedi.) Arkadaşlar tanıştırmıştı. 
Taner: Bende büyük aşk olayı falan sandım. Anlarsın ya çarpıştık kitaplar düştü ya da beni serserilerden kurtardı gibisinden. Neyse hayırlı olsun. Sana verdiğim işlerden geri kalmadığın sürece sevgilinden ayırmam seni. (Candan sert bakarken) Şaka şaka korkma ayırmam. (diyerek odasına gitti gülerek) 
Hale: Ne dedi patron?
Candan: Kahve almaya gidiyorum istiyor musun?

Hale masasındaki kahve bardağını gösterdi. Candan kahve makinesinin yanına gittiğinde Tolga geldi başına. 
Tolga: Sabah ki sevgilindi galiba.

Candan: Ne yaptınız hepiniz bizi mi izlediniz pencereden?

Tolga: Bilirsin haber burada çabuk yayılıyor.

Candan: Bilirim. 
Tolga: Siz sonra patrondan izin alıp bir yere gittiniz galiba.
Candan: Karşıdaki börekçiye gittik. 

Tolga: Sabah sabah sana börek mi yedirtti.
Candan: Tolga'cım börekçide sadece börek yok. 

Tolga: İstersen bir dahaki sabah ben seni kahvaltıya götüreyim. Daha güzel bir mekan var bildiğim.

Candan: Almayayım ben. Her sabah sevgilime sözüm var.

Kahve bardağını alıp masasına doğru giderken içinden gülüyordu. İç ses: "Vay be kardeşim. Alt tarafı bir çantayı getirdi yine gündeme oturduk. Alt tarafı ne be? Hemen ağzımın ayarını bozmuş." Candan sonuç olarak Hale ona soru sormasın diye sürekli çalışıyormuş numarası yapmak zorunda kalıyordu. 
Ufuk'a gelecek olursak. Ofise girmesiyle herkes ona baktı. 
Alper (Ufuk'un iş arkadaşı): Patron seni odasında bekliyor.
Ufuk: Tamam. 

Haldun: Eee Ufuk niye geç geldin?
Ufuk: Bir işim vardı onu hallediyordum.
Haldun: Ne işiymiş bu?
Ufuk: Arkadaşımla kahvaltı ediyordum.

Haldun: Arkadaşınla kahvaltı ediyorsun diye işe geç kaldın öyle mi?
Ufuk: Hayır daha doğrusu otobüs gelmediği için gel kaldım.
Haldun: İyi bunu da izin gününe ekleriz. O gün 5 saat çalışırsın. 
Ufuk: Sorun yok çalışırım.

Haldun: Tamam masana gidebilirsin.

Ufuk masasına geldiğinde..
Alper: Ne o geç gelmeler erkenden tüymeler manita mı buldun?
Ufuk: Yok işlerim var.

Alper: Yeme beni oğlum sürekli işlerim var diyorsun ne işin var hani? Geceleri taksiye mi çıkıyorsun?
Ufuk: Uzatmasak diyorum. 

Alper: Ya anlatabilirsin. Kız mevzusu falansa. Yengemiz olur.
Hande (Ufuk'un iş arkadaşı): Ya bırak ne kızı bu yabanilikle kim alır bunu?
Ufuk: Bak nasıl da biliyor beni. 
Hande: Sen evde kaldın canım. Hiç uğraşma yani. 

Ufuk: Ben halimden memnunum. 

Alper: Oğlum yalnızlıktan kimse memnun değildir. 
Hande: Aynen bak evlendim rahatım yerinde. (diyerek gider)
Alper: Şu kadına bak be güzelliğiyle gitti zengin koca buldu havasından geçilmiyor.
Ufuk: Sana bir şey söyleyeyim mi? Umurumda değil.

Alper: Görmüyor musun ya taş gibi kadın.

Ufuk: Karını ara onu seni seviyorum de bence.
Alper: Aynen diyim de mutlu olsun. 

Ufuk içinden ne kadar boş insanlarla bir arada olduğunu geçirirken işlerini halletmeye çalışıyordu.