7. Bölüm

543 72 10
                                    

Gelen mesajla hazırlanmaya başladım. Heyecanlıydım..

Nereden bilebilirdim ki her şeyin alt üst olacağını?

Bir güzel giyinip, siyah küpemi ve en sevdiğim saatimi taktım. O saatin en sevdiğim saat olduğuna masada duranların içinde ilk gözüme çarptığında karar vermiştim..

Tam evden çıkacakken babamın sesiyle durdum.

"Nereye gidiyorsun Chen?"

"Şey.. Biraz dolaşacaktım da.."

"Sana nereye gittiğini sordum Chen! Nerede dolaşacaktın? Nereye gidiyordun?!"

"B-baba şey.. Etrafta gezecektim.. B-ben.. Sadece.."

"Soruma cevap ver!"

"Ben.. Xiumin'le buluşacaktım.."

Buna kızacağını bildiğimden başımı eğdim. Sadece kızacağını düşünmek büyük salaklıktı.. Öfkeyle elini masaya vurdu.

"SANA ONUNLA GÖRÜŞMEMENİ SÖYLEMİŞTİM!"

Annem onun yanına gelip bir şeyler mırıldandı. Korkudan yerimden öyle bir sıçradım ki söylediği şeyi bile duyamadım.

"A-ama baba.."

Yerinden kalkıp karşıma dikildi ve gözlerimin içine baktı. Hiç korkmadığım kadar korkuyordum. Hiç hatırlamadığım hayatımda bile bu kadar korkmadığıma emindim.

"SANA. ONUNLA. GÖRÜŞMEYECEKSİN. DEDİM!"

"O kötü biri değil."

Elini yumruk haline getirip dişlerini sıktı. İstemsizce bir adım geri gitmiştim.

"Bana bak Chen! Gözlerimin içine bak! Sana seni korumaya çalıştığımızı söylemiştim değil mi?! O çocuk kötü biri! Onunla görüşmeyeceksin!"

"Ama ben onu görmek istiyorum."

"Sen beni dinlemiyor musun? O sana zarar verir. Hiç bir yere gitmeyeceksin. Odana çık!"

"Hayır gideceğim. O kötü biri değil baba. Eskiden kötüyse bile artık değil. Beni iyi tanıyor. Onunla görüşmek istiyorum."

Öfkeyle duvara yumruk attığında korkum zirveye ulaşmıştı. Yüzü sinirden kıpkırmızı olmuş bir şekilde bana bakıyordu. Bu da kontrolsüzce titrememe sebep oluyordu.

"Telefonunu ver!"

"N-ne?"

"Onunla görüşmeyeceksin. Defol odana çık ve gitmeden telefonunu bırak!"

"HAYIR! Onunla görüşeceğim!"

Tanrı aşkına ne yapıyorum ben? Ne bu cesaret?

"Sen bana bağırdın mı? SANA SORUYORUM YÜZÜME BAK!"

"B-baba.."

"Bir daha o odadan çıkmayacaksın!"

Birden sabrımın taştığını hissettim. Kendimi kontrol edemeyerek gözlerimi öfkeyle babamın gözlerine diktim.

"Yeter artık! Esiriniz değilim ben sizin! Ona güveniyorum tamam mı?! O kötü biri değil ve ben şimdi onunla görüşeceğim. Bana karışamazsınız!"

Cümlemi tamamladığım an tam olarak yüzüme yediğim o şiddetli tokatla aynı ana denk geliyordu. Resmen olduğum yerde duramamıştım. Canım acımış mıydı? Hayır... Belki sadece Xiumin'i görmeme engel olduğu için öfkeliydim.

Lucid ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin