Hastaneye girer girmez Sehun'un odasına çıktık. Aslında tek istediğim şey Chen'i görmekti.
"Sehun? Bizi çağırmışsın?"
"Xiumin? Hoşgeldiniz."
İncelediği dosyalardan başını kaldırıp bize baktı. Tuhaf görünüyordu. Bakışları korkmama sebep olmuştu.
"Neler oluyor Sehun?"
"Neler olmuyor ki.. Ortalık çok karıştı dün. Size hepsini anlatacağım."
Koltuklara yerleşip Sehun'un konuşmasını bekledik. Gergin bir hali vardı. Kalkıp yanımızdaki koltuğa oturdu ve derin bir nefes aldı.
"Dün sizden sonra saatlerce onu sakinleştirmeye çalıştık.."
Başını çevirdiğinde yüzündeki çiziği gördüm. Bunu o yapmış olamazdı değil mi?
Bakışlarımı fark etmiş olacak ki oraya dokundu ve bana döndü.
"Chen'i sakinleştirmeye çalışırken oldu. Neyse ki son anda onu tuttular.. Ah her neyse.."
"Peki şuan nasıl?"
"Xiumin o şuan çok iyi. Hatta sanırım uzun süredir ilk defa bu kadar iyi."
"Gerçekten hatırlıyor mu?"
Sorduğum soruyla bana daha tuhaf bakmaya başladı. Anlam veremediğim bir şeyler vardı bakışlarında.
"Evet hatırlıyor."
"Tanrım~ O kadar mutlu oldum ki. Onu görebilir miyim? Beni hatırlıyor olmalı."
"O şuan burada değil. Aslında ben de sizinle bunu konuşacaktım."
"Nerede?"
"Chen'in ailesi.. Aslında gerçek ailesi değilmiş. Dün sakinleştikten sonra onunla bir süre konuştum. Karakolda ailesinin konuştuklarını duymuş. Olayın boyutu tahminimizden daha büyük."
"Nasıl yani?"
"O insanlar Chen'i öldürmek için kaçırmışlar. Kaza geçirdiği gün onu takip ediyorlarmış. Hafızasını kaybetmiş olması da işlerine yaramış tabii. Onu ailesi olduklarına inandırmışlar. Asıl planları Japonya'ya kaçırıp öldürmekmiş."
"Ondan ne istiyor olabilirler! Lanet olsun!"
"Sakin ol Xiumin. Şuan ikisi de içeri atıldı. Haklarında dava açılacak."
"Peki bu nasıl ortaya çıktı. Chen duymuş diyorsun. Onun söyledikleri yeterli mi tüm bunlar için?"
"Bulundukları karakolun alt katındaki kameraların ses özelliği de varmış ve bu iki salak konuşurken nerede olduklarını unutmuşlar. Tüm kayıtlar incelenmiş ve onların konuşmaları bulunmuş. Chen artık hatırladığı için de gerçek ailesine ulaştılar."
"Peki ailesi onu neden hiç aramamış?"
"Chen onlardan ayrı yaşıyormuş. Okulunu bitirdikten sonra bile tekrar okumaya devam etmiş. Hem iş hem de derslerle çok yoğun oluyormuş. Bu nedenle de seyrek görüşürlermiş. Ona bir şey olmuş olabileceğini hiç düşünmemişler bile."
"Yani şuan ailesiyle birlikte mi? Gerçekten içim rahatladı."
"Buradan ayılırken çok da iyi görünmüyordu. Yani evet ailesiyle birlikte ve her şey ortaya çıktı ama daha önemli şeyler var.."
"Ne gibi?"
"Mesela babasının birini öldürdüğünü öğrendi. Babası o adamın çocuğunu öldürmüş. O adamın da Chen'i kaçırma sebebi buymuş. Bir de seninle olan anıları var tabii.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lucid ✓
FanfictionAna Çift: XiuChen Yan Çift: KrAy (Bir tutam da HunHanツ) ~ ~ ~ ~ ~ ~ ~ ~ ~ Bu ficin asıl sahibi @atutys Bu tatlı yazar iki ficini bana devretmek istedi.Ben de seve seve kabul ettim. Bana güvenip ficlerini vermek istediği için çok teşekkür ediyorum...