15. bölüm /Part1

391 44 27
                                    

Gözlerimi açtığımda meleğim kollarımda uyuyordu. Onu uyandırmak için öpücüklere boğmam gerektiğini düşündüm. Yüzünün her yerinden öperken kıpırdanmaya başladı.

"Günaydın."

"Günaydın Chen."

"Beni hep böyle mi uyandıracaksın?"

"Bilmem, bir gün de sen denemek ister misin?"

"Şey.. Evet.. Bu çok tatlı."

Kollarını boynuma sarıp dudaklarımızı birleştirdi. Aklıma gelen şeyle öpüşmemizi bölüp gözlerine baktım.

"Biliyor musun biz sürekli oyun oynardık. Bilirsin işte.. Yarış, maç vs.. Her seferinde de iddiaya girerdik. Son oynadığımız oyunda kaybeden, kazananın bir günlüğüne kölesi gibi olacaktı. Yani ne isterse yapacaktı."

"Huh? Gerçekten mi? Peki kim kazandı?"

"Aslında onu hatırlamıyorum ama-"

"Bence ben kazandım. Hafızamı kaybetmemden mi yararlanmaya çalışıyorsun yoksa?"

"Ah hayır.. Gerçekten hatırlamıyorum. Diyecektim ki ikimiz de birbirimizin istediklerini yapacağımız günler belirlesek olmaz mı?"

"Yani sırayla birbirimizin kölesi mi olacağız? Ben ne istersen yaparım ki zaten."

"Haklısın.."

"Ah vazgeçtim. Sana yaptıracak bir sürü şey bulabilirim. Tamam kabul ediyorum. Sırayla birbirimizin kölesi olalım. Ama bugün işimiz var. Hani söylemiştin.. Şu doktorla buluşmak.."

"Chen.. Eğer gelmek istemiyorsan söylemen yeterli biliyorsun değil mi?"

"Seninle olmayı tercih ederdim tabi ki ama Luhan'ı dün benim yüzümden yalnız bıraktın. Bunu yapmalıyız Xiumin. O iyi biri."

"Bebeğim kıskançlıktan ölmemi mi istiyorsun?"

"Şey.."

"Tamam şaka yapıyorum. Hadi hazırlanalım o zaman."

Bir saat sonra çoktan hazırlanmış, kahvaltımızı etmiş ve kapıdan çıkmıştık. Luhan durmadan üstünü başını düzeltiyordu.

Sehun'la buluşacağımız kafeye Luhan yüzünden neredeyse uçarak gittik. İçeri girmenden önce Chen'i yanına çekip tekrar üzerini düzelttirdi ve derin bir nefes aldı.

"Minnie dediğin gibi yapmayacaksın değil mi? Huh?"

"Saçmalama Luhan o kadar hafif şeyler yapar mıyım?"

"Lütfen yapma Minnie. Ben ona asla bunu itiraf edemem. Onu kaybetmek istemiyorum."

"Belki o da seni seviyordur Luhan. Neden böyle düşünüyorsun ki?"

Teselli etmeye çalışan sevgilim tüm havayı dağıtmıştı. Luhan'ı gülümsetene kadar bir yığın cümle sıraladı. Ama ailemizin geyiği somurtmaktan başka bir şey yapmıyordu.

Aniden Sehun'un geldiğimizi fark etmesiyle tüm somurtkanlığı geçmiş, kocaman bir gülümsemeyle ona el sallamaya başlamıştı.

Dakikalar sonra ise siparişlerimizi verip sohbete başlamıştık. Sehun sürekli Chen'e bakıp duruyordu. Her ne kadar doktoru da olsa rahatsız olmuştum.

Bir süre sonra tedavisiyle ilgili konuşmaya başlamıştı. Konuyu Luhan'a çevirebilmek adına Chen'i yakınıma çekip önemli bir şey varmış gibi fısıltıyla konuşmaya başladım. Tabi ki ona ikisini yalnız bırakmamız gerektiğinden bahsediyordum.

Lucid ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin