38. Bölüm(hiç bişeyinim)

324 18 14
                                    

Multimedya:cenker
Biliyorum bölüm geç geldi affedin telefona su döküldü bilgisayardan da yazamadım özür dilerim
İyi okumalar......:)

Dudaklarımızın arasında mesafeler varken durdu. Gözleri dudaklarımdayken gözüme bakıp "haklısın hiç bişeyin değilim senin" dedi. Benden uzaklaşıp kapıyı çarptı ve gitti.

Ekinin dagıtıgından arta kalan yerleri dağıtıp hıçkırarak ağlamaya başladım. Alev'in aklına neden uyduysam halbuki o bana yaklaştığında kalbim durcak gibi olmuştu. Seviyordum onu ama kendi ellerimlede kaybettim. Çocuk gibi kıskandırma sacmalıgının ekinle bizi sevgili yapcagına inandım.

Yatağa oturup cenin pozisyonunda ağlamaya başladım. Bi süre daha agladıktan sonra ekinin odasında daha fazla kalmamam gerektiğini düşünerek içimi çeke çeke odadan çıktım.

Kırmızı kolidordan bara çıktıgımda kimseye görünmeden ağlayarak dışarı çıktım. Barın önünde bekleyen taksilerden birine bindim. Taksici "nere sürüyüm be ya" dedi. Evin adresini tarif ederken sözünü yarıda kesip "ablamı kim üzdü beaa" dedi. Benden cevap çıkmayınca "hangi kemikleri sızlayasıca bahsur olacısa üzdü beaa" dedi. Trakyalı taksici komigime gidince hafifçe gülümseyerek "gitcegimiz yere gitsek" dedim. Trakyalı taksici "tamam abla beaaa sabahtan beri dümen döndürüyoz az muhabbet edelim didik" dedi. Gülmem şiddetlenirken adresin devamın8 tarif ettim. Trakyalı şöför "bakıyımda hoşuna gitti beaaa" dedi. Bu adamın sürecegi yok heralde diye kapıya yönelirken trakyalı taksici "napiyon beaaa gitmiyozmu niye iniyon" dedi. Sinirlerin bozulmuş şekilde "beni eve götürcekmisiniz" dedim. Trakyalı şöför "tamam kızma beeaa sürüyom" dedi. Motor çalışma sesi gelince bi şükür ettim.

Evimin önüne geldiğimizde trakyalı taksici "vay anam evin burası" dedi. Onu bozmamayada çalışarak "borcum ne kadar" dedim. Trakyalı şöför "30" dedi. 100 lira verip "üstü kalsın iyi akşamlar" dedim ve taksiden indim. Koşarak eve girdim. Işıkları yakıp koltukla buluştum. Etegime aldırış etmeden koltuğa yayıldım. Gözlerim agrıyordu. Uyumama az bi sey kalmışken kapı çaldı. İlk kalkmak istemesemde belki ekindir diye kapıya koştum.

Cenker:
Partiye geç kalmıştım. Ekinin annesi sürekli sıkıştırıyordu. Ailemi öldürmekle tehdit edip duruyodu. Ona uğramak zorunda kaldım. Partiye geçecekken telefon çaldı. Arayan ekindi bana "cansunun evine gidip durumunu ona bildirmemi söyledi" annesi yüzünden dediğini yapmak zorundaydım sonuçta görevim ekine yakın olmaktı güvenini kazanmalıydım ve bu büyük bi şansı. Cansunun evine gidip zili çaldım. İlkinde açmadı ikincisinde açtığında perişan bi haldeydi. Makyajı akmış çorabı yırtılmış saçları dağılmıştı. Bana sarılıp ağlamaya başladı.

Cansu:
Gelen cenkerdi şuan biri lazımdı beni dinleyecek ama bu alev olmazdı çünkü fikir ondan çıktıgı için bişey söyleyip kalbini kırabilirdim. Onun yerine cenkerin gelmesi iyi oldu. Ona sarıldım ilk omuzunda ağlarken cenker omuzlarımdan tutup kendinden ayırdı. Suratım yere bakarken çenemden kaldırıp "ne oldu sana" dedi. Göz yaşlarımı silerken bi adım geri gidip "girsene içeri" dedim. Cenker içeri girdiğinde beraber koltuklara oturduk. Cenker "sen üstünü değiştir yüzünü yıka bende papatya çayı yapıyım rahatlarsın" dedi. Cenkerin fikri hoşuma gidince "olur" dedim. Cenker mutfağa giderken bende merdivenlerden çıktım yukarı çıktıgımda aklıma cenker papatya çayının nerde olduğunu bilmediği gelince tekrar aşaşagı indim. Mutfağa yaklaştığında cenker biriyle konuşuyordu karşısındakine "çok ağlamış şimdi üstünü değiş....." derken beni farketti. Hemen lafı çevirdi "öyle bi flim işte kardeşim izlersin uzun uzun dinleyecegine git izle" dedi. Telefonu kapatıp "noldu bişeymi oldu" dedi. Olumsuz anlamda kafamı sallayıp "papatya çayının yerini göstermeye geldim" dedim. Yerini gösterdikten sonra geri yukarı çıkıp üstümü değiştirdim. Yüzümdeki makyajı sildikten sonra aşağı indim. Cenker çoktan çayları hazırlamıştı. Koltuğa oturdugumda o da yan tarafımdaydı. Çayımdan bir yudum alırken "daha yeni konuştuğunu kişi ekinmiydi????" dedim. Cenker içtigi çayı püskürürken "yok hayır benim bi arkadaşım var flim izlemeden önce bana anlattırır hep oydu" dedi. İnanmasamda "peki" dedim. Cenker çayından bir yudum aldıktan sonra "EE anlat noldu" dedi. Herşeyi anlattığımda cenker "kıskandırmakmı yuh sen cocukmusun" dedi. Ağlamaya devam ederken "dedim ya alev yüzünden"" dedim. Cenker "üzülme ekin seni seviyor gibi o yüzden sana döner" dedi. Birden gözlerim parlarken "seviyomudur gerçekten" dedim. Cenker kafasını salladı. Bu sırada kapı çaldı. Ekin gelmiş olabilirmiydi. Koşarak kapıyı açmaya gittim. Ekin gelmişse onun öpmesini beklemeden ben onu öpcektim.

Bölümü begendinizmi?
Ekin gelmişmidir? O gelmediyse kim gelmiştir?
Cenkerin ekinin annesiyle bağlantısı ne?

LÜZUMSUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin