LÜZUMSUZ

16. Bölüm(parti başlasın)

Multimedya : ekinin üvey babası
melikenzli teşekürlerimi sunar
ım kitabımın her bölümünü okuyo yorum ve votelerinide eksik etmiyor. Eger sizde bölümlerde adınız yazılsın istiyorsanız takip yb yorum ben sizi görücem. Bölüm kısa oldu affedin ama tam hız yazmaya devam
İyi okumalar....:)

Cansu:

Dakikalardır aynı pozisyonda oturdugumdan her yerim uyuşmuştu. Ne kadar bagırmaya çalışsamda bant yüzünden sesim boguk çıkıyordu. Masadakiler beni korkutmaya başlamıştı. Bu oda niye siyaha boyanmışki çevredede loş bir ışık bildigin işkece odası. Ne kadar durumuma aglamak istesemde bu sefer yapmayacaktım. Aglamayacaktım.

Odanın kapısı açıldıgında içeri can girdi. Can tam karsıma gelip "fıstık" deyince beni kurtar demek isterdim ama diyemedim. Onun yerine konuşmayı bilmiyormuş gibi boguk bir ses çıkardım. Can "fıstık nasıl unuturum agzında bant ver demi senin" dedi. Bandı tutup hızla çekti. Bu canımı yakmıştı ama önümdeki masadaki şeyler daha can yakıcıydı. Aglamaklı çıkan sesimle "can beni kurtar" dedim. Can sinsice gülümseyip "kızım sen salak mısın?? Seni kaçırtan benim" dedi. Dedigini anlamaya çalıştı can beni kaçırdı. Şaşırarak "neden" dedim. Üzerime dogru egildi. Burunlarımızın degmesine santimler kala "bak fıstık aslında seni yataga atmamak için kendimi zor tutuyorum ben seni ekine bir ceza olarak kaçırdım" dedi. Alayla gülümseyip "ekin'e cezamı beni taktıgımı var" dedim. Can üzerimden çekilip daha yeni gördügüm sandalye çekti ve ters oturdu. Tekrar gözlerimin içine bakıp "dün gece kapının önündr otururken hiç öyle gözükmüyordu" dedi. Agzımın aralanmasına engel olmadım ekin benim evimin önünde kamera varmı el sallıyacam. Agzımı kapatıp alayla gülümsedim  ve "ekin??? Hadi canım inanmam" dedim. Can "inan fıstık" dedi. Bu konuyu sonra başka birinden ögrenecektim. Şimdi kurtulmam gereken bir yer vardı. Can'a yavru köpek gibi bakıp "lütfen beni çıkar burdan" dedim. Can "çık çık parti daha yeni başlıyor fıstık" dedi. Oturdugu yerden kalkıp giderken "agzını baglamadım çok bagırma kameradan izliyor olcam sesini duymak istemiyorum" dedi ve bir kamerayı işaret etti. Kameraya dogru bakıp tekrar can'a baktım ve "çıkar beni burdan" dedim. Can sinsi bir sırıtışla kapıdan çıkıp gitti.

Ekin:

Üvey babam bu sefer bir şey yapmadı ama planlıyor gibiydi o cevapsız çagrıların adını bile agzına almadı bu bana fırtana öncaki sesizlik gibi gelsede üvey babam bu gün daha okula gelir gelmez  telefonla aradı. Tahsilat işi varmış uzun sürecekmiş falan saat 9'da evde olcakmışım. Demekki adam bu akşama saklıyor enerjisini.

İşleri bitirdigimde saatin 7 oldugunu gördüm. Bir saat bara ugrayabilirim diye düşünüp bara gittim. Oguz kaan akın her zamanki gibi locamıza 5 6 kız atmış. İçip muhabbet ediyorlardı. Beni görünce kaan "oo abilerin gülü sen gelirmiydin buralara" dedi. Akın ve oguz beni başlarıyla selamladılar. Selamlarına karşılık verip locaya oturdum ve "burda durumlar nasıl" dedim. Oguz "abi süper gidiyor bu gün biraz az kazandık" dedi.

Üvey babamın bana dayak atmasına bir sebeb daha karşıdaki bar can'a ait bu bar bana üvey babam hangimiz az kazanmış bakar ona göre ceza verirdi. Gerçi can az kazandımı görmezden gelirdi.

Sinirle "az falan kazanmayacaz etkinlik falan düzenleyin len" dedim. Oguz "tamam abi sakin" dedi. Kaan "sakin ol şampiyon" dedi. Oguz eliyle garsona işaret verip "extra shot" dedi. Garson hızlıca extra shotları getirdiginde bir tanesini kafama dikip "ben gidiyorum oguz bura sana emanet" dedim. Kapıya geldigimde kapıdaki güvenlige "araba" dedim. Kapıdaki güvenlik bir kaç işaret verip arabayı getirdi. Anahtarı bana uzatıgında anahtarı alıp arabaya atladım. İstikamet üvey babamızın evi.

Eve geldigimde kapıdaki güvenlikler beni görünce duruşlarını düzeltip "hoşgeldiniz efendim babanız sizi güvenlik odasında bekliyor" dedi. Geçen gördügüm hizmetci kapıyı açınca içeri girdim. Güvenlik odasına girdigimde üvey babam yine viski içiyordu. Bana döner koltuklardan birine oturmamı işaret edince oturdum. Üvey babam duvara monte edilmiş monitorlara bakarak "partiye hoşgeldin" dedi. Baktıgı yere baktıgımda koca burunun bir sandelyeye baglı çırpındıgını gördüm. İçimde fırtanalar kopmaya başladı. Masadakileri görünce tüylerim ülperdi hepsi benim üzerimde denenmişti ve Çok can yakıyorlardı. Üvey babam "ekin partiye bizde katılalımmı nedersin" dedi. Olumlu anlamda başımı salladıgımda üvey babam önde ben arkada bodruma indik. Burayı biliyordum burası işkence odasıydı. Üvey babam içeri girince bende girdim. Cansu beni görünce gözyaşları içinde gülümseyip "kuratar beni ekin" dedi. Yanına gidip saçlarını okşadım "sakin ol ve aglama kurtarcam seni" dedim. Üvey babam alayla güldü. Koca burunu sakinleştirmeye çalışırken içeri can girdi. Üvey babam "parti başlasın" dedi.