Birbirinin dibine girmiş, her an kavgaya başlayacak şekilde birbirine bakan Deniz ve Barış' ın o kadar yakın durmaktan rahatsız olup olmadığını merak etsemde bunu düşünmeyip olaya odaklanmaya çalıştım. Ben şahsen bırak erkeği, bir kızla bile o yakınlıktan rahatsız olurdum.
Her neyse...
Barış' ın sıkılan ve her an Deniz' in suratına inecekmiş gibi görünen yumruğunu görünce saçma düşüncelerimi anında unuttum.
Eğer araya atlamazsam ne olurdu? Düşündüm.
Yumruğunu havaya kaldırıp sert bir şekilde Deniz' in suratına gömen bir Barış, Barış' a geri hamle yapmaya çalışsada fazla başarılı olamayan bir Deniz ve yumruk sesleri.
Hayır. Buna izin veremezdim.
Ne yaptığımı bilmeden Barış' ın yumruğunu tuttum. Tek elim yumruğunu kapatmaya yetmediği için iki elimi kullanmak zorunda kaldım.
Gözlerini Deniz' den ayırmadan yumruğunu benden kurtarmaya çalıştı.
Eline sımsıkı yapıştığım için bende yumruğuyla birlikte hareket ettim.
Ne yapacağıma karar veremeden Deniz konuştu.
"Melis. Çık. "
" Hayır! " dedim sinirle. " Kamp kurallarını unuttunuz mu? Çok kötü ceza alırsınız. "
" Saçma kamp kuralları sikimde değil. " dedi Barış hala Deniz' e bakarken.
Bana öyle baksa herhalde korkudan ölürdüm.
Şu ana kadar Barış' ın hep dalga geçen, alay eden yüz ifadelerini görmeye alışmıştım. Sinirli halini ilk kez görüyordum. Ve bir daha görmek istediğimi de pek sanmıyordum.
En azından sinirinin odağı ben değildim.
Bakışlarımı Deniz' e kaydırdım.
Kesinlikle korkmuş görünmüyordu. Aksine o da Barış kadar korkunç bakıyordu.
"Birbirinize öyle bakmayın. " diyerek aralarına girmeye çalışsam da pek başarılı olduğum söylenemezdi.
" Melis uzaklaş. " dedi Barış kısık ama korkutucu bir sesle.
Bağırsa bu kadar etkili olmazdı.
Tabiki de uzaklaşmayı düşünmüyordum. Şu an yumruklardan birinin bana isabet etme olasılığı olmasa ikisinin de çoktan kavgaya başlamış olacaklarını adım gibi biliyordum.
Ben Barış' a cevap bile veremeden Deniz konuştu.
" Sen kim oluyorsun da Melis' e emir veriyorsun? "
Yok artık.
Barış' ın ellerim arasındaki yumruğu mümkünmüş gibi daha da sıkılaşırken bu sefer Deniz' e yöneldim.
"Deniz sus. "
Deniz' i kolundan tutup çekmeye çalıştım ama yerinden kıpırdamadı.
Bazen kız olmaktan nefret ediyorum!
Madem gücümle bir şey yapamıyordum, zekamla yapardım.
Aklıma gelen ilk şeyi söyledim.
" Kavga etmekten daha mantıklı şeyler var. Mesela biraz dayanın ve kozlarınızı basketbol maçında paylaşın? "
Sadece bana bir bakış atmakla yetindiler.
" Maçta kazanamayacağını düşündüğün için kavgaya başvurma. " dedim bu sefer Barış' a.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜŞMAN OKULLAR "YAZ KAMPINDA"
HumorYıldız Koleji, sınav senelerinden önce on birinci sınıf öğrencilerini rahatlatmak amacıyla yaz kampına götürür. Yaz kampına gittikleri için sevinen öğrenciler, düşman okulları Kaya Koleji' nin de aynı kampa geldiğini görünce sinirlenir. Gerek de...