DÜŞMAN OKULLAR "YAZ KAMPINDA"

35-PİŞMAN

Merhaba, DOYK'a Instagram
sayfası açıldı (d.o.y.k_watty). Resimler, videolar ve kesitler paylaşılacak. Bakmanızı tavsiye ederim.

Diğer bölüm her zamankinden azıcık daha geç gelebilir.

İyi okumalaar!

"Şuraya yazıyorum," dedi Aslı. "Pişman olacak."

"Pişman olacak ama iş işten geçti artık," dedi Zeynep.

"Pişman falan olmayacak," diye mırıldandım ruhsuz bir sesle. "Resmen sevgilisi var."

"Melis bu kadar abartma. Bilmiyor musun çapkın Barış'ı ve peşindeki kızları? Sevgilisi falan değildir bence."

Aslı'ya umutsuzlukla bakarken Ezgi konuştu.

"Bu çocuk seni kıskanmıyor mu, pişman olması için her şeyi yaparız."

Omuzlarım düşerken yatağa oturdum.

"Anlamıyorsunuz. Barış'tan çok kendime sinirliyim."

"Neden?" diye sordu Zeynep.

"Sanki hiçbir şey olmamış gibi beni takmadı. Sevgilisi varmış ve ne zamandan beri sevgilisi bilmiyorum ve ondan nefret etmek istiyorum ama... Hala mal gibi onu düşünüyorum. Uykusuz görünüyordu, uyumuş mudur mesela? Ya da sigarayı azaltmış mıdır, en son keş gibi içiyordu."

Kızlar birbirlerine umutsuz bakışlar attı. Aslı konuştu.

"O zaman... Gıdıklama savaşı!"

Hep beraber üzerime geldiler ve beni yüzüne yemek tükürülen Kaan ve sevgilisi dövülen Kerem hayvanlığıyla gıdıklamaya başladılar. Kahkahalarımın arasında çığlık atarak konuşmaya çalışıyordum.

"D-durun! Söz veriyorum üzülmeyeceğim durun!"

En sonunda ben çatlayacak hale geldiğimde bıraktılar. Yatağa yayılıp derin nefesler alıp verdim. Karnım ağrımıştı. Birkaç saniye sonra kapı tıklatıldı ve Zeynep gidip kapıyı açtı. Bizim erkekler gelmişti.

"Sesiniz bizim kulübenin içine kadar duyuluyordu," dedi Kerem.

İçeri girip sandalyelere oturdular ve ben gıdıklanmaktan gözümden gelen yaşları silerken sohbet etmeye başladık.

"Gülsular Seda'yı çok pis dışlamış," dedi Kerem. "Kız sabahtan beri peşimi bırakmadı."

"Biz hallederiz," dedi Aslı.

Sonra aramızda bakıştık. Bu bakışın anlamı bariz belliydi, önce yan sınıftaki Aslınur'u halletmeliydik.

"Kuralları unutmayın," dedi Kaan. "Sadece konuşun."

Ona başımızı sallasak da işimiz hiç belli olmazdı. Davranışlarımız tamamen Seda'nın tavırlarına bağlıydı.

"Artık kahvaltıya gitmeliyiz hadi hazırlanın," dedi Aras.

Başımızı sallayıp onayladık. Sadece ben ve Aslı üstümüzü giyinmemiştik. Hazırladığım rezeneyi Aslı'nın eline tutuşturup konuştum.

"Ben üzerimi giyinene kadar bunu bitir."

Gözleri devirip çaydan bir yudum aldı. Yüzünü nasıl buruşturduğuna bakmadan çekmecelerime yöneldim.

Birkaç dakika içinde büyük ihtimalle bizim erkeklerden birinden çaldığım AC/DC tişörtünü aldım. Altına da bir şort seçtim. Banyoya gidip hızlıca giyindim ve tişörtün bir kısmını şortun içine soktum. Boy aynasında kendime baktığımda şort biraz kısa olsa da güzel durduğunu gördüm. Tişörtün kollarını birkaç kat katladım ve banyodan çıktım.