Gözlerimi açtığımda sanki başımın üzerinden vinçle geçiyorlarmış gibi hissettim. Böyle bir ağrı olamaz ya başımı biraz çevirdiğimde Bora'nın çırılçıplak yanımda yattığını gördüm. Doğrulup kafamı göğsüne koydum. Bir kaç saniye sonra elini belimde hissettim.
+Günaydın prenses.
-Günaydın.
+Dün harikaydın.
-......
Beni kollarının arasına alıp sımsıkı sardı. Ve tekrar dudağımdan öpmeye başladı.
+Şşşş Bora elini oramdan çek. Şimdi olmaz.
Bora bi kahkaha atarak yüzümü iki elinin arasına aldı.
-Defne o elim değil.
+Hiiih! ya iğrençsin ya!
Hızla yerimden doğrulup bütün battaniyeyi üzerime sardım. Bora hala hayvan gibi gülüyordu. İstemsizce bende gülmeye başladım. Sonra banyoya girdim Duş alıp çıktım. Çıktığımda Bora odaya yeni giriyordu.
+Nereye gittin ?
-Kahvaltı için yer hazırladım. Sen hazırlan bende duş alayım. Sonra çıkarız.
Yanıma yaklaşıp dudağıma yavaşca buse kondurdu daha sonra banyoya girdi. Kurulanıp üzerimi giyinmeye başladım. Saçlarımıda kuruladıkdan sonra Bora'yı beklemeye başladım. Ama canım çok fazla sıkılmaya başlamıştı. Bora gelene kadar etrafa göz atmaya başladım. Dünkü içkiler gayet güzeldi. Bar bölümüne gidip içki almaya karar verdim.
Bar bölümüne girdiğimde bir kaç orospu dışında tek kızın ben olduğumu fark ettim. İçerisi duman havasız içki ve leş gibi ter kokuyordu. Bunlara aldırmadan büfeye yöneldim. İki bira istedim. Çalışan çocuk önce beni başdan sonra süzdükden sonra pis bir gülüş atıp ''Tamam güzellik '' deyip bira almak için içeriye geçti. Adamın gelmesini beklerken popomda hissettiğim elle büyük bir çığlık attım. Olan gücümle arkamı dönüp beni elleyen adama yumruk attım. Yaşlı başlı adam bana naptı ya! Bu sefer sinirlenen adam iki bileğimden de yakalayarak yüzünü boynuma gömdü
Gel! eheheheh! seni masamızda misafir yapalım!!!!! ehehhee
Ağlamaya başladım aynı zamanda da çığlık atıp adamı itiyordum. Herkes öküz gibi bizi izliyor kimsede yardım etmiyordu. En sonunda Bora'nın bağırarak bize koştuğunu gördüm. Adamı yere yatırıp olan gücüyle vurmaya başladı. Hemen herkes toplanıp ayırmaya çalıştılar. Herkes ''dur ! öldürüceksin adamı '' diye bağırsa da Bora'nın asıl amacı buydu zaten. En sonunda zar zor Bora'yı adamın üzerinden aldılar. Bora bana dönüp sinirle baktı. Hiç böyle baktığını hatırlamıyorum. Kolumdan tutup hızla odaya çıkardı. Kapıyı sertçe çarptı.
+Senin amacın ne ya ! Hangi akla hizmet aşağıya indin ! Sana bekle demedim mi ! Bokmu var aşağıda!
-Ben... ben sadece... içki almak istedim.
Bu sefer omuzlarımdan sertçe tutup beni sallamaya başladı
+Bana söyleseydin ! Ben getirseydim ! Amk tiryaki mi oldun iki günde 5 dakika geç içsen nolurdu ! Adam sana dokundu Defne ! ben bunu nasıl kaldırabilirim ya ! Hiç beni düşündünmü!
-Bora canımı yakıyorsun yapma.
Bu sefer daha sert haraket ederek :
+Konuş o zaman defne !! mantıklı birşey söyle lan mantıklı birşey söyle !!!
-Bora yapma
diye bağırıp ağlamaya başladım. Gerçekten canım çok yanıyordu. Benim bağırmamla ellerini omzumdan çekti. Benden uzaklaşıp camın önüne gitti. Cebinden bir sigara çıkartıp yaktı. Bende yatağa oturup ağlamaya devam ettim. Bir müddet sonra ağlamamın hala durmadığını görünce yanıma gelip oturdu. Başımı omzuna yaslayıp sımsıkı sarıldı.
+Sana değil birinin dokunmasını. Bakmasını bile kaldıramıyorum Defne özür dilerim seni hiç getirmemeliydim buraya. Hadi hazırlan kahvaltı yapalım.
Başımı doğrultup yanağından sertce öpüp sımsıkı sarıldım. Daha sonra hazırlanıp odadan çıktık. Bu sefer otelden arabaya kadar Bora elimi hiç bırakmadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Brutally Handsome!
Roman pour AdolescentsHayatınızın her an değişebileceğini, yetimlerinde sevebileceğini, çoğu şeyin aslında bilmediğiniz gibi olabileceğini anlatan bir kitap. Okurken yeri gelip heycanlanacaksınız yeri gelip korkacaksınız yeri gelip ağlıycaksınız buna eminim. İyi okumalar...