Batu

591 43 2
                                    

Sabah telefonuma gece ayarladığım sakin melodinin beni derin bir uykudan gümbür gümbür kaldırmasıyla uyandım.

Ah hayır! Bu gün pazartesiydi. Daha okul açılalı bir hafta olsada erken kalkmaya alışamamıştım. Alarm hala başımı ağrıtırken onu kapattım.

Veda etmek zorunda olduğum yatağımdan kalkıp doğal olarak banyoya yöneldim.

Elimi yüzümü yıkarken hala hafif sersemdim.

Odama geldim. Kıyafetlerimi değiştircektim. İstemsizce dolabımı açtım.

Okul kıyafetlerimi giydim. Saçlarımı tarayıp fön çektim.Sadece göz kenarlarıma kalem çektim. Dudağıma parlatıcı sürdüm. Hazırdım. Mutfağa geçtim. Ne yesem diye düşündüm. Bir elma iş görürdü. Elmamı yedim.Dışarıya çıktım.

Giderken kulaklığımı takıp Shakira ft. Rihanna Can't Remember to Forget You 'yu dinledim. Okula doğru sabah mahmurluğuyla yürüdüm.

Her zamanki gibi sıra vardı. Müdürün önemli duyurularından sonra içeri girdik.

Sınıfa gelip yerime geçtim. Koridordan gelen kahkaha sesleri, sınıfta yankılanıyordu. Gözlerimi sınıfın kapısına çevirdim. Kapıda Alper gözüktü. Hemen yanında ise yüzünü ilk kez gördüğüm bir çocuk. Ela gözlüydü. Açık kumral saçları rampaydı.Oldukça yakışıklı biriydi. Okul kıyafetlerinin üzerine siyah bir kapşonlu giymişti. İkiside pantolonlarının cebine ellerini sokmuş bir şekilde gülerek sınıfa girdiler.
Alper kafasını bu tarafa çevirdi ve hemen önümde olan sırasına oturmak için buraya yöneldi. O çocukta onunla birlikte geliyordu.

Alper sıraya geldiğinde kendine has gülüşüyle,"Günaydın. Naber?" dedi.

"Günaydın. İyi senden naber?"

"İyi. Hani geçen gün müdürün yanına gitmiştim ya. Bir arkadaşımla iligili demiştim."

"Evet." dedim gülümseyerek.

"İşte o arkadaşım."

Alper'in arkadaşı konuştu.
"Merhaba ben Batu." dedi,samimi bir şekilde gülerek.

Bende tebessüm edip,"Merhaba, ben de Defne." dedim.

Alper, "Batu artık bizim sınıfta."

Gülümsedim. Alper ve Batu Alper'in oturduğu sıraya geçtiler. Yine o sırada kapıda Selin gözüktü. Batu gözlerini Selin'e çevirdiğinde Selin'de ona bakıyordu. Aralarında kısa bir bakışma geçtikten sonra Selin sırasına doğru yürüdü. Sonra yanıma geldi.

"Günaydın." dedi gülümseyerek.

"Günaydın."

"Naber?"

"İyi senden?"

"İyi lavaboya gidelim mi?"

"Tamam gidelim."

Daha hocanın gelmesine yani dersin başlamasına 15 dakka vardı. Bizde lavaboya gittik.

O sırada lavabodaki kızların konuşmasına şahit olduk.

Bir tanesi, "Uff! Taş gibi çocuktu. Ne güzel aynı sınıftaydık. Niye gittiki?" dedi fok balığı gibi konuşarak.

Diyer kız, "Uf! Neden olcak Alper için gitti." dedi.

Bunlar Batu'dan bahsediyordu kesin. O sırada Selin'in burnundan soluduğunu gördüm. "Noldu?" diye sordum.
"Yok bir şey!" dedi sinirle ve azarlayan bir sesle.

Zilin çalmasıyla sınıfa doğru yürüdük. Kapıdan içeri girdiğimde Bora'nın geldiğini ve sıraya oturduğunu gördüm. O sırada da Alper ve Batu gözlerini bu tarafa çevirdiler. Batu'yla Selin'in bakışları kızışıyordu.

Karanlığın  İçindeki SenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin