Bu bölümü @nurcanuzun1907 ye ithaf ediyorum yanlış yazmadım di mi ithaf
Beynim gördüklerimi ve
okuduklarımı idrak etmeye çalışırken dönüp dönüp habere tekrar baktım. Kim neden bunu bana yapıyordu ki? Bu yenilir yutulur değildi. Beynim artık durmuşken Selin'in aramasına cevap verdim. Selin benim sessizliğime karşı bir süre sessiz kaldı fakat konuştu, "Defne iyi misin?""S-Selin b-bu ne?" cevap vermedi.
"Kim, neden yapmış bunu?" diye çaresizce bağırdım. Adının kirletilmesi kadar kötü bir şey yoktu. Hani adın çıkcağına canın çıksın derler ya şimdi o sözü daha iyi anlamıştım.
"Okula gelebilcek misin?" dediğinde düşünmeden cevap verdim.
"Hayır. Bunu okulun bir kısmı görmüştür. Görmeyenlerede göstermişlerdir. Kısacası okul hayatımı burada noktalıyorum."
"Uf! Saçmalama Defne."
"Ne saçmalaması Selin. Ben nasıl gelicem? Nasıl milletin yüzüne bakıcam?"
"Bir kaç güne unuturlar. Sende o süreçte evde oturursun."
"Saçmalama. Gelmem ben artık. İnsanların yüzüne nasıl bakıcam."
"Asıl sen saçmalama. Gelip her şeye rağmen ayakta durabildiğini gösterceksin. Ben okuldayım. Hadi gel."
"Bir yönden haklısın ama-"
"Geleceksin." diye bağırdıktan sonra telefonu yüzüme kapattı.
Kendimi banyoya doğru zorladım ve soğuk duşun altına kendimi bıraktım.Çıktıktan sonra siyah dar kotumu giyip üstüne siyah yarım bir tişört giydim. Deri ceketimi üstüme giydim. Saçlarımı düzleştirdikten sonra rimel ve hafif ten rengi bir ruj sürdüm. Siyah ayakkabılarımı giyip çantamı alıp çıktım.
Okula geldiğimde çok fazla bakışla karşılaşmamıştım. Taki bir kaç dakikaya kadar. Adımlarımı hızlandırıp sınıfa çıktım. Sınıfa girdiğimde Selin'in kollarında buldum kendimi. Sıkı sıkı sarıldıktan sonra sıraya geçtik.
Betül'le göz göze geldiğimde bana pis pis sırıtıyordu. Yüzünde bazı yerlede dünden oluşmuş yara izleri vardı. Kesin haberi okumuştu. Karetsin!
Daha fazla durabilir mi? Konuştu, "Hâlâ nasıl okula gelebiliyorsun?"
"Dünkü yediğin dayak yetmedi mi? Asıl sen nasıl okula gelebiliyorsun?"
"Niye gelmiyim ki? Kavga sonucu fiziken zarar görmüş olabilirim ama en azından namusumu kirletmedim." diye tısladı nefretini üstüme kusarcasına. Her ne kadar söyledikleri birer uydurmada olsa tokat gibi çarpmıştı.
"Sus lan sen!"
"Niye? Gerçekler canını mı acıttı?"
"Öldürürüm lan seni!" diye bağırdığımda lafımı kapıdan giren biri bozdu.
"Kim yazdı lan bu yazıyı? Hangi şerefsiz uydurdu bunu? Öldürücem lan!" gözlerimi gözlerinden nefret saçılan Alper'den alıp hâlâ sinirim geçmeyen Betül'e çevirdim. Yüzünü Alper'e çevirmiş. Gözlerinde hafif bir korku oluşmuştu. Buna n'oluyordu? Sonrada bir anda yüzü umursamaz bir hâl aldı.
"Sen mi yazdın lan?" Alper ön sıralarda oturan bir kızın yakasına yapıştığında hemen o tarafa doğru atıldım. Alper'le kızın arasına girdim ve Alper'i dışarıya götürdüm.
"Lütfen böyle yapma. Canım daha çok acıyor."
"Ne alakası var Defne?"
"Kendimi böyle aciz biri gibi hissediyorum. Yardıma muhtaç biri gibi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın İçindeki Sen
Teen FictionHayatının geri kalanını abisiyle yaşayan, Üzüntülerine, kırgınlıklarına ve hayatın zorluklarına rağmen hayata sımsıkı tutunan Defne. Fedakar,merhametli,gerçek bir dost ve asi! Hayatı boyunca önüne çıkmış en büyük engeli aştığını düşünüyordu... Tâki...