Bu haberi çıkaranı bir bulsaydım. Öldürecektim. Yalan bir haberle tüm okul dedikodumu yapmaya başlamıştı. İnanamıyordum.
Kapıdan içeri ani bir hızla ve elindeki telefonuyla giren Alper sinirli bir şekilde bu tarafa geliyordu. Çantasını hemen önümdeki sırasına atıp telefonunu sırama fırlattı.
Telefonunda çıkan magazin haberi vardı.
"Bu saçmalık ne Defne?"
"Bilmiyorum." dedim tüm kahrolmuşluğumla.
"Nasıl bilmiyorsun ya?"
"Bilmiyorum işte."
"İnsan yaptığı haltı nasıl bilmez. Sana inanamıyorum. Bu yaptığın..."
Hemen ayağa kalktım. "Ne Alper? Cümleni bitir. Ya da bitirme yaptığın imayı anladım. Sana inanamıyorum. Oradaki salaklar beni tanımadığından salak salak laflarda bulunmuşlar. Ama sen... Böyle bir şeyi yapabileceğimi nasıl düşünebilirsin?" bir kaç adım atıp yanına geldim. Tam gözlerinin içine baktım.
"Gerçekten sana inanamıyorum." deyip sınıf kapısına ilerledim.
Alper'e gerçekten inanamıyordum. Nasıl böyle bir şey düşünebiliyordu. Sinirimden salak gibi düşünmeyip duvara bir yumruk attım. Nasıl sağlam attımsa elimde tarifsiz bir acı oluştu. Acımı umursamadan yürümeye başladım. Burak bir anda önüme çıktı.
"Şu salak haberleri duydun mu?" dedim.
"Duydum."
"Bu konudan hiç hoşnut değilim Burak."
"Ben de mutlu değilim. Ama haber çıktı."
"Senin açından olan hiç bir şey yok. Her şey resmen benim üstüme patladı."
"Ee ne yapacağız?"
"Hiç bilmiyorum."
Burak bir an durdu. Bir anda arkasını döndü ve koşmaya başladı.
Ne yapıyordu bu çocuk? İçinde olduğumuz bu duruma karşı koşuyor muydu?
Bileğimi ovalarken incindiğini düşünmeye başlamışdım.
Ama en önemlisi ben bu durumdan nasıl kurtulucaktım?
Selin bir anda yanıma geldi. Bileğimi ovaladığımı görünce, "Ne oldu?"
"Duvara yumruk attımda. İncindi galiba."
Bir anda anons sesleriyle ikimiz de durduk.
"Arkadaşlar, ben Burak. Yapılmış saçma sapan bir haberi düzeltmek istiyorum. Defne'nin beni kullandığını düşünüp ona ahlaksız imalarda bulundunuz. İlk kez bir kızla bu şekilde görünmem onun yaptığı bir şeye bağlı değil. Ben Defne'yi çok seviyorum. Biz onunla sevgiliyiz." dedi.
Selin şok olmuş gözlerle bana bakarken ben de aynı şok oluşla ona baktım. Ayrıca koridordaki herkeste bana bakıyordu.
Burak ne yapmıştı böyle? Ben sevgili olduğumuzu hatırlamıyorum. Şu an ne yapmıştı cidden anlamıyordum. Şu an krize girebilirdim.
Koridordakiler hala fısıldaşıp fısıldaşıp bana bakıyorlardı.
Burak bir anda göründü. Hızlı adımlarla bize gelirken yüzünde büyük bir gülümseme vardı.
Geldiğinde ,"Sen ne yapıyorsun?"
"Defne, bu yaşananlar hoş değildi. İnsanlar senin benim şeyim olduğunu düşünceğine sevgili olduğumuzu düşünmeleri daha iyi. Ayrıca gerçekten sevgili değiliz. Bir süre bir oyun oynayalım. Sonra yine gayet normalce ayrılırız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın İçindeki Sen
Ficção AdolescenteHayatının geri kalanını abisiyle yaşayan, Üzüntülerine, kırgınlıklarına ve hayatın zorluklarına rağmen hayata sımsıkı tutunan Defne. Fedakar,merhametli,gerçek bir dost ve asi! Hayatı boyunca önüne çıkmış en büyük engeli aştığını düşünüyordu... Tâki...