Yüzünü Bile Göremediğim Şahsiyet

151 12 15
                                    

Selam benim biricik okurlarım... Çılgın yarasa hastası yazarınız yeni bir fanfictionla tekrar karşınızda...

Medyada Sia ve Mia ikiside birbirinden tuhaf ikizlerimiz...

"Siaaaaa! Uyan! Daha okulun ilk günü senin yüzünden geç kalmak istemiyorum."

Beni kulaklarımı sağır ederek uyandırmaktan zevk alan şahsiyet yine iş başında. Cidden her sabah böyle uyandırılmak zorunda mıyım? Neden benim de gayet normal bir şekilde beni nazikçe dürterek uyandıran bir ikizim yok ki? Ahhh hayat senden nefret ediyorum!

Gözlerim hala kapalıyken mırıldama gibi duyulan sesimle cevap verdim. "Ne zaman benim yüzümden okula geç kaldın ki? "

"Doğru kalmadım çünkü sen uyurken ben okula gidiyorum. Ama sen uykun yüzünden geç kalıyorsun ve en azından ilk günden okula birlikte gidelim. "

Kafama gelen yastıkla birlikte mecburen uykuyla olan randevuma son vermek zorunda kaldım. Karşımda çatık kaşlarıyla dik dik bana bakıp elindeki formayı gösteren bir adet Mia vardı. Kendisi formasını çoktan giymiş ve saçını yapmıştı bile.

Elindeki formayı alırken gıcıklık seviyem tavan yapmıştı. "O kaşlarını biraz daha çatarsan yüzündeki kırışıklıklar daha erken oluşacak benden söylemesi."

Formamı giyip aynanın karşısına geçtim saçımı yapmak için. Siyah ve dalgalı saçlarımı sadece taramakla yetindim. Çünkü ben onları böyle özgürken seviyorum. Komodinin üstündeki kırmızı kulaklığımı ve kırmızı mp3 de çantama tıkıp çoktan kahvaltı masasına oturmuş olan Mia'nın karşısına oturdum.

"En azından bu şehirde kendine yeni bir sayfa açamaz mısın Sia? "

"Nasıl bir sayfadan bahsediyorsun sen?"

"Mesela daha uslu olmaya çalış. Sana laf sokmaya çalışanları görmezden gelmeye çalışamaz mısın? Ya da dersleri kaynatmaktan vazgeç mesela."

"Olur çalışırım ama bana sokmaya çalışanlar için bir şey yapamam. Ben sadece kaşınanları kaşıyorum Mia. "

"Abla! "

Aha yine başladık! Kız üç dakikanın lafını yapıyor ya!

"Benden sadece üç dakika büyüksün Mia! "

Mia'yı özellikle vurgulayarak söylemiştim ve bu onu acayip derecede sinirlendirmişti.

"Üç dakika da olsa sonuçta senden büyüğüm bana abla diyeceksin o kadar. "

Kocaman bir göz devirmesinin ardından başımla onayladım. Herkes genç algılanmak için bana abla deme bana teyze deme der bu benim geri zekalı ablam illa bana abla diyeceksin diyor. Sen aklıma mukayyet ol Tanrım. Nedir bu benim Mia'dan çektiğim?!

"Bu arada okul saatleri içinde telefonla uğraşmak yok ve derste o kulaklıklarını kulağında görmeyeceğim. "

Abla abla değil bildiğin içine en disiplinlisinden bir müdür kaçmış. Elini uzatarak gözleriyle telefonu işaret etti. "Neee?"

"Telefonu ver. "

"Tamam ya uğraşmam. "

"Ver! "

Telefonu zorla benden alıp kendi çantasına tıktı. Ne kadar iyi bir ikizim var öyle değil mi? Kurtarın beni!

"Bu arada kulaklığını almadığım için kendini şanslı saymalısın. Eğer bir kez bile derste onu kulağında görürsem inan bana o kulaklığın parçalarını toplarsın. "

Düşe Kalka SevmekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin