Yeni bir bölümle karşınızdayım çok sevgili okurlarım...
Gelecek hakkında ufak bir spoiler: Final
(!) sandığınızdan da yakın ve masal sonları gibi olmayacak...Bu bölümü çok sevgili yeni okuruma armağan ediyorum.
~♥~~♥~~♥~~♥~~♥~
Jonghyun'dan...
Onu dinlememeliydim, kesinlikle onu dinlememeliydim! Lanet olsun neden onu dinledim ki?! Zaten kötü görünüyordu, belliydi böyle olacağı! Bir şeylerin ters gittiğini fark ettiğimde onu direkt evine götürmeliydim, zorla da olsa ama ben onu dinledim ve şimdi şu olana bak! Sia yatağında iki seruma birden bağlı ölü gibi yatıyordu. Hem de benim yüzümden! Çıkışta onu Han nehrine götürmeseydim belki de böyle olmayacaktı, belki de şuan evinde güzelce müzik dinliyor olacaktı. Orada öylece ölü gibi yatıyor olmayacaktı!
"Jonghyun!" Beni gerçek dünyaya döndüren bu ses Mia'ydı. Çok üzgün ve endişeli görünüyordu. Yoksa o ağlamış mıydı? Yanıma gelip her zamanki kızgın haline büründü. "İkinizi sonra azarlıcam." Sia hanım Mia'ya benimle olacağını söylememiş, bu yüzden ona yalan söylediği için Sia'yı, Sia'yla tek başımıza gezdiğimiz için de beni azarlıcak sanırım. Takıntılı kızlar Sia'yı benimle görünce onu bayağı üzüyormuş. Mia da bunun olmasını istemediği için Sia ile dolaşmamı pek istemiyor. Mia'yı anlıyorum ama dediğini yapıp Sia'dan uzak duracak değilim. Sonuçta o benim dostum... Kimi kandırıyorum ben? Onunla olunca kendimi her zamankinden çok daha iyi hissediyorum, onunla olmak kendimi özel hissetmemi sağlıyordu. O çok farklıydı diğer kızlardan, açık sözlü, enerjik, kendini koruyabilen, çok güçlü, tıpkı benim gibi müzik tutkunu tuhaf bir kızdı. Son bir kaç haftada onun ne kadar bana benzediğini fark ettim ve ruh eşimi bulduğumu anladım. Evet, sanırım ondan hoşlanıyordum ama peki ya o? O ise beni sadece iyi bir dost olarak görüyor. Bu yüzden ona ondan hoşlandığımı söyleyemem, benden uzaklaşmasını istemiyorum. Onun yerine böyle iki dost gibi takılabiliriz.
"Kendine dikkat etmesini söylemiştim ama maalesef yine beni dinlemedi." Mia bunları camdan Sia'ya bakarak söylemişti. Ona sürekli kızardı ama şimdi gözyaşlarıyla olan savaşına tanık oluyorum da cidden onu önemsiyordu.
"Neden bir kerecik olsun beni dinlemiyorsun gerizekalı kız?" Elimi omzuna koyunca bir an irkilmişti ama sonra buruk bir gülümsemeyle bana bakıyordu. "Sadece biraz üşütmüştür Mia, bu kadar korkmana gerek yok bence." Tekrar Sia'ya bakmaya başladığında gözyaşları yavaşça akmaya başlamıştı bile ama yüzündeki o gülümseme bir an bile kaybolmamıştı. "Çok güçlü bir kız gibi görünüyor dimi?" Tıpkı Mia gibi bende Sia'ya bakmaya başladım yüzümdeki gülümsemeyle. Evet, öyleydi. O çok güçlü bir kızdı. "Sadece görünmüyor Mia, öyle."
"Öyleydi. Sadece öyleydi. "
"Anlamadım?"
"Bir yıl önce bir gece terasta etrafı izliyormuş. Bir anda yağmur yağmaya başlamış, hem de bardaktan boşalırcasına. Sia daha ne olduğunu anlamadan sırılsıklam olmuş ve hızla yatağına gitmiş ıslak kıyafetleriyle. O çok zor hastalanır ve yine buna güvenmiş ama işler öyle gitmemiş. Sabah babam uyandırmaya gidince Sia'nın ateşler içinde yandığını fark ettiği gibi hastaneye götürmüş. Doktorun söylediğine göre... " Birden sustu ve elleriyle yüzünü kapatıp ağlamaya başladı.
"Mia? "
"Doktorun söylediğine göre ateşi fazla yüksekmiş ve az daha geç gitselermiş..." Ağlaması şiddetlenince önüne geçip kendime çektim ve sırtını sıvazladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşe Kalka Sevmek
FanfictionSoylu bir ailenin çocukluklarından itibaren her konuda iyi eğitilmiş ikiz kızları... Uslu, zeki, nerede nasıl konuşacağını iyi bilen, derslerinde başarılı, modayı oldukça yakından takip eden, saygılı, anne ve babasının sözünden çıkmayan Mia... Zek...