Düşe Kalka Sevmek

Acı

Medyada bir adet gitarlı Jjong var...
Ya o gitar eline çok yakışıyor...
Keşke gitar kursuna gidebilsem ama maalesef...
Neyse sizleri çok seviyorum benim çok değerli okurlarım...
Bu ve bundan sonraki bölüm birazcık acıklı ve üzücü olacak ama o kadar ayrıca üzüntü az olmak şartıyla hep olmalı bence...

~♥~~♥~~♥~~♥~~♥~

"Siaaaaa... "

Cidden mi? Yani bunu her sabah yaşamak zorunda mıyım? Ben uyku istiyorum! Uykumla olan randevumu geri istiyorum...

Her sabah olduğu gibi yine yataktan zorla kalkmış, lanet formamı giymiş, kahvaltımı yapmış ve telefonumu Mia'ya vermiş okulun yolunu tutmuştum. Okula başlayalı henüz iki ay olmuştu ve her sabah aynı şeyleri yaşıyordum. Okul mu? Uslu kız profili ile yaramaz kız profili arasındaydım herkesin gözünde.

Mia daha ilk haftadan kütüphane kulübüne üye olmuştu. Ben ise hiçbir kulübe üye olmamıştım ama artık müzik odasını istediğim gibi kullanabiliyordum. Neden mi? Hem Mia'yı sinir etme amaçlı hem de cidden çok istediğim için Jonghyun'dan gitar dersleri almaya başlamıştım. Başta Mia çok kızdı ondan ders almamı engellemeye çalıştı hatta abimi bile aramakla tehdit etti ama sonuç tabiki başarısız. Ondan kaçak bir şekilde ders almaya başlayınca baktı ki engelleyemiyor izin verdi mecburen.

Sınıfa girer girmez önüme dikilen Yen beni kollarıyla sarmalayarak günaydın diyerek her sabahki günaydın merasimini yaptık. Sırama yerleşip ders başlayana kadar kulaklığımla olan randevuma başlamak üzereydim. Bu sadece planımdı... Her zaman ki gibi planım şelaleden düştü geri gelmemek üzere yine!

Masama vurulan yunrukla aha yine birileri kaşınıyor diye geçirdim içimden yumruğun sahibine bakarken. Kim mi? Sıra arkadaşım süslü zengin kendini beğenmiş Kang Namsoo!

Sakin ol Sia, ortalığı karıştırmaya değmez, Mia'dan azar işitmeye değmez... Ama kaşınıyor!

"Jonghyun'dan uzak duracaksın! Onlardan uzak duracaksın! Yoksa sonu senin için hiç iyi olamaz!"

Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım sakinleşmeye çalışarak. Mia kızın kolundan tutup geri çekti. Namsoo Mia 'dan kurtulup masama bir yumruk daha indirdi. Dişlerimi ve yumruklarımı sıkmaya başlamıştım içimdeki siniri bastırmak amacıyla. Müzik... Onu aldırmamaya çalışarak kulaklığımı taktım ve müzik açarak dinleme başla- yacaktım! Tabi eğer Namsoo mp3 ümü almasaydı!

Londra'ya geri dönmek istemiyorum ama bu kız fena halde kaşınıyor! Mp3 ümü almak ne ya? Ayağa kalktım gayet sakin bir şekilde. Mia yapacaklarımdan korkmuş bir şekilde önüme geçip kollarımı tuttu. "Emin ol buna değmez Sia."

Haklı olabilir ki öyle ama artık mevzu Jonghyun değil benim mp3 üm! Bir insanın yapabileceği en büyük hatalardan biri mp3 ümü almak hemde benden izinsiz!

Mia'ya sorun yok bakışları atınca geri çekildi ve ben de gayet sakin bir şekilde elimi Namsoo'ya uzattım. "Mp3 ümü verebilir misin?" Kibarca ve tıslayarak söylemiştim bunu çünkü her an patlamaya hazır bir c4 bombası gibiydim.

Namsoo alayla gülerken ben daha da sinirleniyordum. Gülüşü bitince yüzü gayet ciddi bir hal aldı. "Vermezsem n'olur? Yoksa beni ablana mı şikayet edersin? O mu alır? "

Mia ve Yen arkadan korkuyla bizi bakarken benim sinirlerim tavan yapmıştı. Vermezsen ne olur öyle mi? Canım ben kız kavgası yapmam yani saç baş dalmam. Ben daha çok tekme tokat girişirim yani en iyi ihtimal bir taraflarını kırarım en kötü ihtimalleri sizlerin hayal gücüne bırakıyorum.