2002…
Koşarak geldiğim evin önünde nefes nefese kalmıştım. Boyumun yettiği kısma yumruğumu sıkıp vurmaya başladım. Kapının arkasında ayak sesleri duymamıştım ve vurmaya devam ediyordum. Kapı aniden açıldı ve yumruğum Harry’nin kafasına geldi.
Harry: Ah! Kafam!
Hızla elimi çekip suçlu gözlerle ona baktım. Dudağımı ısırıp başına bakmak için uzandım. Parmağımla vurduğum yere dokundum.
Angela: Acıyor mu?
Harry başını kaldırıp güldü.
Harry: Kandırdım!
Sinirle geri çekilip ellerimi belime koydum.
Angela: Çok kötüsün Harry!
Hızla bana yaklaşıp yanağıma bir öpücük kondurdu. Hemen yelkenleri suya indirdim. Yine kızarmaya başlamıştım.
Harry: Şakaydı! Ne oldu?
Angela: Senin okuluna geliyorum!
Harry gözlerini irice açıp bir süre bana baktıktan sonra benim ilk duyduğumda yaptığım gibi mutluluktan bağırmaya başladı.
Harry: Bu harika!
Hızla gelip bana sarıldı. Bir şey diyemedim. Hiçbir zaman diyemiyordum. Sadece bende ona sarılmakla yetindim.
Şimdiki zaman…
Gözlerimi açtığımda, uzun süredir bu kadar huzurlu olmadığımı hatırladım. Gülümseyerek başımı soluma çevirdim. Harry’nin olduğu tarafa. Yerinde yoktu. Şaşkın bakışlarımı odamda gezdirirken banyodan gelen su sesini duydum. İçimin rahatladığı kesindi. Doğrulup yatağın içine oturdum. Uyurken birbirine giren saçlarımı ellerimle düzeltmeye çalışırken banyonun kapısı açıldı. Uyandığımı görünce hızla, gülümseyerek bana doğru gelmeye başladı. Yanıma oturdu ve uzanıp alnıma bir öpücük bıraktı.
Harry: Günaydın.
Bende uzanıp gülümserken beliren gamzesinin üzerine masum bir öpücük bıraktım.
Angela: Günaydın.
Birden aklıma dün okulu astığım ve bugün gitmem gerektiği geldi. Sonuçta okulun son günleri.
Başımı hızla saate çevirip baktım. Hazırlanmak için zamanım varmış. Tanrıya şükür!
Tekrar gülümseyerek Harry’ye döndüğümde meraklı gözlerle bana bakıyordu.
Angela: Okula gitmem gerek.
Yüzü asılmıştı. Dudaklarını büktü.
Harry: Bugünde benimle kalsan.
Tam ağzımı açıp ‘’ Çok isterdim. ‘’ gibi bir şey demeyi düşündüm. Ama hayır. Yaşadıklarımı bu kadar çabuk unutmamalıyım. Geldiğinden beri çoğu zaman kendimi ona bıraktığımı biliyorum ama bugün değil. Bugün olmaz. Sert kızı oynamanın tam zamanı. Göster kendini Carter.
Angela: Okula gideceğim dedim Harry.
Yanağından makas alıp hızla yataktan kalktım. Dönüp ona baktığımda şaşkın gözlerle bana bakıyordu. Birkaç saniye içinde olan hızlı değişimime şaşırmış olmalı.
Dolabın kapaklarını açıp gözlerimi kıyafetlerimde gezdirmeye başladım. Siyah deri şortumu, siyah bluzumu, deri ceketimi ve siyah Converse’lerimi aldım. Yine baştan aşağıya simsiyah olacaktım. Bunu seviyorum.
Dolabın kapaklarını kaparken odamın kapısının açıldığını duydum. Merakla başımı çevirip baktığımda Harry kapıyı açmıştı ve dün gece yere attığım anahtarı alıp odamdan çıktı. Yapacağı şeyi anlar anlamaz kıyafetlerimi yatağımın üzerine atıp kapıya koştum ama o çoktan kapıyı kapatıp kilitlemişti. Sinirle, hızla atan kalbime aldırmadan kapıya yumruklarımı ve tekmelerimi geçirmeye başladım. Boğazım yırtılırcasına bağırıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stay
FanfictionBazen canınızdan daha çok sevdiğiniz kişiler değişir. Sizde acı çekmemek için her şeyden uzaklaşırsınız. Daha çok acı çekersiniz. O kişinin umurunda olmadığınızı bilmek daha çok canını acıtır. Ama yine de takmamaya çalışırsın. Sırf hatıraları hatırl...