Arkadaşlar yine bir açıklama yapmak istiyorum. Multimedia bölümüne video koyamıyorum. Yani hikaye içindeki linkleri açıp hikayeyi o şekilde okursanız çok sevinirim.
Ve Avril'ın bu şarkısını 2. defa hikayede kullanıyorum. Nedeni belli zaten.
Herhangi bir sınır koymuyorum. Yazdığım zaman paylaşıyorum. Ama okuyanlarda oy verseler hiç fena olmaz.
2009…
Korkarak içeriye adım attım. Ne diye gelmiştim ki buraya? Harry’nin olay çıkaracağını bile bile gelmiştim. Beni uyarmasına rağmen gelmiştim.
Lion: Angel!
Önüme eğdiğim başımı kaldırıp bana kocaman gülümseyen o tatlı çocuğa baktım.
Ne var?
Harry olmasa onunla çıkıp hayatımı yaşama şansım vardı.
İsteksiz bir şekilde gülümseyerek ona doğru yürüdüm.
Angela: Hey-
Lion: Geldiğine ne kadar sevindiğimi bilemezsin!
Her zaman ki neşeli hallerinden biri olduğunu düşünmeye çalışarak gülümsemekle yetindim.
Aniden elimi tutup kalabalığın arasına çekiştirirken karşı koyamıyordum. Onun doğum günü partisiydi değil mi? Ve ben kendi isteğimle gelmiştim. Sanırım eğlenmem gerekiyordu.
Lion: Müziğe ayak uydur Angel!
Kulağıma doğru eğilmesine rağmen bağırması gerekmişti. Müzik yüzünden onu çok zor duyuyordum.
Su yeşili gözleri benimkilerden uzaklaşırken buna pek alışık olmadığımı düşündüm. Ben ‘zümrüt yeşili’ olan gözlere alışıktım.
Arkasından yaklaşan kıza dönüp konuşmaya başlamadan önce benimkiler gibi olan koyu siyah saçlarını düzeltmişti.
Birkaç saniye öylece ortada durmuştum. Kızla konuşmasının arasında bana dönüp yine bağırdı. Malum sesi duyulmuyordu.
Lion: Birazdan gelirim Angel-
Harry: Ona sadece ben Angel diyebilirim seni küçük piç!
Ağzımı kapatıp gerilerken Lion gözüne inen yumrukla yere düşmüştü. Harry bana bakmadan direk kolumu tutup evden dışarıya sürüklemeye başladı.
Bu partiye gelirsem neler olacağını bana söylemişti. Lion’ın bana apaçık bir şekilde asıldığını bildiği için tehdit etmişti işte. Hayatımı neredeyse o yönetiyordu ve benim engel olacak gücüm kalmamıştı.
Şimdiki zaman…
Bütün-gün-boyunca Bayan Joy’un işkencelerine katlanmıştım. Bana ‘zorla’ bir şarkı seçtirtmişti. Ben söyleyeceğim diye. (!) Bende aklıma gelen ilk şarkıyı söyledim. Onun üzerinde çalıştık. Ah, tabi şarkı hareketli olmadığı için şarkıya uygun bir koreografi de hazırlamamız gerekmiyordu. Harry sahneye fırlayıp beni dans etmeye zorlamazsa tabi.
Saatler sonra ‘sevgili öğretmenimin’ elinden kurtulabilmiştim. Çantamı kapıp kendimi müzik sınıfından dışarıya attım. Beynim şarkının sözleri ve notalarıyla dolmuştu. Melodisi resmen beynimde yankılanıyordu.
Ah, tanrım.
Jacob: Hey, hey, hey! Carter!
Sesine aldırmayıp adımlarımı iyice hızlandırdım ama önüme geçince durmak zorunda kaldım.
Angela: Jake, çekil önümden. Herkes okuldan çıkıp gitti. Ben akşama kadar lanet parti için çalıştım. Eve gidip hazırlanmam lazım.
Jacob: Tamam, önce sakin ol.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stay
FanfictionBazen canınızdan daha çok sevdiğiniz kişiler değişir. Sizde acı çekmemek için her şeyden uzaklaşırsınız. Daha çok acı çekersiniz. O kişinin umurunda olmadığınızı bilmek daha çok canını acıtır. Ama yine de takmamaya çalışırsın. Sırf hatıraları hatırl...