Odada yankılanan zil sesinin titreşimleri beynim ile iletişime geçince gözlerimi açmak için girişimde bulundum. Dün gecenin yorgunluğunu belli eden gözümdeki baskı , gözlerimi açmamı zorlaştırıyordu. Kafamı yastıktan kaldırmadan tek elimi yatağımın içinde kaybolan telefonumu aramak için oynatmaya başladım. Birkaç dakika sonra telefonu bulan elim, onu zaferle yatağın dışına çıkardı. Alarmımı kapatıp sırtüstü uzanıp, pembe avizeyi izlemeye başladım.
Yeni bir başlangıca uyandığım ilk sabah.
Yeni bir şehrin ışıklarının karanlığı aydınlattığı ilk sabah.
Bana sorulmadan alınan kararların, etkisini göstereceği ilk gün...
İçimde farklı bir his vardı . Düşününce içimi kıpırdatan, kalbimin atışını arttıran bir etki. Bu yüzden düşünmemeye çalışıyordum ama heyecanım bana inatla bu ilk günü aklıma getirip duruyordu.
Buraya taşınırken bana sorulmamıştı. Ama itirazda etmemiştim. Ben böyle görmüştüm çünkü. Ailesinin kararları altında sesini çıkarmayan bir çocuk olmayı seçmiştim her zaman. Onlar doğru olanı bilirdi çünkü . Bana ise bu doğruları kabul etmek düşerdi. Çünkü olması gereken buydu. Onlar ebeveyn ben ise onların otoritelerine boyun eğerek filizlenecek bir tohumdum. Eski hayatımdan kaybedeceğim bir şeyim de yoktu. Arkamda bıraktığım bir kişi dışında. Zehra... İlkokul üçüncü sınıftan sekizinci sınıfa kadar aynı okulda, aynı sınıfta, aynı sırada olmuştuk. Genellikle insanlara dışarıya karşı soğuk davranırdım.Genel duruşum öyleydi en azından. Ama Zehra'nın yanında bu soğuk görüntümün altında sakladığım çocuksu sıcaklığı çekinmeden ortaya çıkarabilirdim. O benim en yakınımdı. Gözlerimi kapatıp, güvenebileceğim tek kişiydi. Lise birinci sınıfta farklı liselerde olsak bile aramızda olan bu bağ kopmamıştı. Belki de en çok ondan ayrıldığım an acımıştı içim.
Derslerim her zaman iyiydi. Ya da iyi olması gerektiği için iyiydi. Bu nedenle okul hayatım hep en ön sırada , notlar alarak geçmişti. Okul benim için bundan ibaretti. İyi bir eğitim ve öğrenim görebileceğim bilgi yuvası. Bu nedenle okulda Zehra dışında pek arkadaşım yoktu. Gerekte görmüyordum. Okula gelme amacım vardı ve ben bu amaç doğrultusunda bu zamana kadar iyi adımlar atmıştım.
" Nazlı! İlk günden okula gecikmeyi mi düşünüyorsun ?"
Biraz önce yankılanan sesin ardından kapım açıldı.
Tanıştırayım, annem.
" Tamam, kalktım." der demez kendimi yataktan ayırdım. Biliyordum çünkü bu hareketi anında yapmazsam annemin beni sürükleyerek kaldıracağını.
" Formalarını ütüledim, dolabında. Servisin bir on beş dakikaya gelir çabuk ol." diyerek odamdan çıktı.
Ayaklarımı sürüyerek dolabımı açtım. Özenle dolaba yerleştirilmiş formaları, ütüsünü bozmamaya dikkat ederek dolaptan çıkardım.Askısından havaya kaldırarak bir kez daha formalarıma baktım. Kırmızı mavi siyah kareli çizgili etek ve beyaz gömleğin üzerinde kocaman bir amblem.
BORAY KOLEJİ.
Kolej... Belki de beni heyecanlandıran nokta burasıydı. Bir süre şımarık çocuğun içinde olacaktım büyük ihtimalle. Araştırdığım bilgilere göre farklı bir kolejdi. Ancak öğretmen kadrosu en sağlam olan kolejdi de aynı zamanda. Kazandığım yüzde seksenlik burs ise beni oraya gitmeye mecbur bırakmıştı.
Formalarımı dikkatli ve hızlı bir şekilde üstüme geçirdim.Elimle eteğimin pilelerini düzeltip, eteğimi çekiştirdim. Gömleğimin ucunu eteğimin içine hafifçe çekerek biraz çekiştirdim. Uzun dizime kadar gelen çoraplarımı da ayağıma geçirdim. Dolabımdan tarağımı alıp, odamdan çıkarak adımlarımı lavaboya yönelttim. Ayananın önüne geçip, açık kestane saçlarımı ıslatarak yavaşça taramaya başladım. O sırada solgun yüzümede baktım. Yuvarlak bir kafa, solgun beyaz bir ten , yeşil gözler, onları çevreleyen büyük gözlükler ve her zaman çatık duran kaşlarım... Saçımı taramamı bitirip, at kuyruğu yaparak saçlarımla işimi bitirdim. Yüzümü birkaç kez yıkadıktan sonra hazırdım.
" Hey çirkin, servisin geldi!" abimin bağrışı ile kendimi lavobodan atarak koşar adımlarla yürümeye başlamıştım.
Çantamı sırtıma takıp dışarı çıktım. Derin bir nefes alıp havayı içime çektim.
Ve ilk günün ilk başlangıcı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRADAN ( DÜZENLENİYOR )
RomanceÖnceden her şey o kadar SIRADANDI ki... Yeni şehir, Yeni okul, Yeni bir başlangıç, Gittiği okulu himayesi altına alan üç büyükler. Serseri grubu, basketçi grup ve çalışkan grup. Nazlı'nın sıradan hayatı üç büyüklere de takılması ile değişiyor. Se...