MULTIMEDIA :NAZLI'NIN PARTİDE Kİ HALİ
Çalan alarmımla gözlerimi açtım.Bugün okula gitmeyecektim.Yani serseri böyle diyordu.Bunu yapmak zorunda mıydım ? Evet. Altı gün kalmıştı.Sonra bitecekti ne de olsa.
Dolabımı açıp giysilerime baktım.Acaba nereye gidecektik ? Nereye gidersek gidelim ne giyeceğimin ne önemi vardı ki? Ne de olsa serseri benim için hiçbir şeydi.Dolabımdan siyah dar paça kotumu alıp üstüne de beyaz gömleğimi giydim.Aynanın karşısına geçip saçlarmı at kuyruğu bağlayıp gözlüğümü taktım.Mutfağa gidip biraz bir şeyler atıştırdıktan sonra askılıktan çantamı alıp dışarı çıktım.Beni nereden alacağını bile bilmiyordum.Telefonumu elime alıp 'serseri' diye kaydettiğim numarayı aradım.
"Okula mı geleyim ?"
"Bekle olduğun yerde geliyorum."
"Hey!Sen burayıda mı öğrendin?Alo, alo !" lanet olası serseri yine suratıma kapattı.Kafamı kaldırdığım da bir araba önümde durdu.Çok güzel bir arabaydı.İçinden çıkan serseriyi gördüğüm de gözlerim büyüdü.
"Oha! Hırsızlık falan mı yaptın nereden buldun bu arabayı ?" dedim yanına doğru giderken.
"Çok soru sorma da bin bakalım." dedi gülümseyerek.
"Hayır binmem.Suçlarına beni de alet etmene izin vermeyeceğim." dedim geriye doğru birkaç adım atarak.
"Nazlı saçmalama da bin artık!" dediğin de ikinci kez şaşırarak ona baktım.İlk defa ismimi söylemişti.Ondan ismini duymam çok garipti.Afallayarak dediğini yapıp arabaya bindim.Şaşkınlıkla zaferle gülümseyip arabaya binmesini izledim.
"Giyinmeyi gerçekten bilmiyorsun.Seni yanımda nasıl dolaştıracağım ben şimdi." dedi üstümdekileri inceleyerek.Üstümü incelemesi beni utandırsa da dediklerinin altında kalamazdım.
"Bu da benim tarzım .İstersen yanında dolaştırmayabilirsin.Sen bilirsin." dedim gıcıklığına gülümseyerek.Bana son kez baktıktan sonra susup tekrar önüne döndü.Ben de onun giydiklerini incelemeye başladım.O da benim gibi siyah kot pantolon,üstüne de gri yaka kısmı kaslarını belli edecek kadar açık salaş bir tişört giymişti.O da çok sade giyinmişti ama çok...çok seksi görünüyordu.Lanet olsun ! Neler düşünüyordum böyle!
"Nereye gidiyoruz ?"
"Bir alışveriş merkezine.Sana giyecek bir şeyler almamız lazım."
"Hayır ben rahatım böyle.Hem neden giyecek bir şeyler alacakmışız ?" dediğim de cevap vermedi.Ay birinin beni takmamasına sinir olurdum ve şimdi serseri tam da bunu yapıyordu.Yüzümü asarak dışarıyı izlemeye başladım.Arabayı durdurduğunda geldiğimiz alışveriş merkezini görüp arabadan indim.Önden yürümeye başlayıp içeri girdim.Daha sonra adımlarımı yavaşlatıp serserinin yanıma gelmesini bekledim.Geldiğinde ona baktım.
"Nereye gideceğiz bir cevap verir misin artık ?"
"Bir partiye."
"Ne?"
"Duydun işte.Bir günlük sevgilim olacaksın."
"İstemiyorum."
"Seçme şansın yok bence." dedi göz kırparak.Doğru söylüyordu.Seçme şansım yoktu.
"Ama kurallar hala geçerli.Temas etmek yok ." dedim gözlerine tedirginlikle bakarak.Birden bana bakıp üstüme doğru yürümeye başladı.
"Eğer sevgilim olacaksan inandırıcı olman gerekecek.Hatta şimdiden bir alıştırma yapabiliriz." diyerek üstüme doğru daha da hızla yaklaşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRADAN ( DÜZENLENİYOR )
RomanceÖnceden her şey o kadar SIRADANDI ki... Yeni şehir, Yeni okul, Yeni bir başlangıç, Gittiği okulu himayesi altına alan üç büyükler. Serseri grubu, basketçi grup ve çalışkan grup. Nazlı'nın sıradan hayatı üç büyüklere de takılması ile değişiyor. Se...