Rüyamın etkisiyle sersemlemiştim.Sözde tüm gün boyunca ders çalışacaktım.Aklıma Akın geldi.Acaba yaşadıklarımızı unutmuşmuydu?Voleybol maçını kazandıktan sonra cezamı(!) hafifletecekti.En son o ara sokakta konuşmuştum onla. Ya da pardon o ara sokakta bağırmıştım.Hem de Begümün dediğine göre suçsuz olmasına rağmen.En son da okulda göz göze gelmiştik.Ama anlayamadığım bir şekilde bakıyordu.Yani farklı bakıyordu işte...Hem de benden gözünü kaçırmıştı.Acaba pes etmiş olabilirmiydi ki ?Son bir kaç günüm Berkle buluşmam dışında çok normal geçmişti.Bu da bu okula başladığımdan beri pek normal değildi asında.Evla... Ona da en son bağırmıştım.Neden herkese bağırıyordum ki! Her neyse ama o haketmişti.Bana dediklerini hala unutmadım.Neyse neyse neyse...Bugünü boşa harcamayacaktım.Ders çalışmam gerekti ve çalışacaktım...
Kararlaştırdığım gibi tüm gün boyunca ders çalışmıştım.Hem de konsantre olarak bu huyumu da seviyordum.Verdiğim kararları beynim bana zorluk çıkarmadan kabul ediyordu.İstisnalar hariç tabiki.Yine hr zamnki şeyler olmuştu.Annemle babam gelmiş hep beraber yemek yiyip uyumak için odama çıkmıştım.Doğrusu yarın okula gitmek istemiyordum.Egoist kıvırcıktan utanıyordum, serseriden çekiniyordum, Evlayı ise görmek istemiyordum.Yani kısaca üç büyük aptal yine beni rahatsız ediyordu.Ama yine aldırmamalıydım.Hepsini görmezden gelmeliydim.Yatağıma yatıp gözlerimi kapattım ve yarın olmasını bekledim..
Üstümü giyinip bir şeyler atıştırıp evden çıktım.Dışarı çıkıp kulaklığımı takıp servisimi beklemeye başladım.Servise bindim ve pencereden dışarı izlemeye başladım.Yolda onlarca kişi vardı.Herkes farklı bir şeylerle uğraşıyordu.Herkesin bir hayatı vardı.Bende o kişilerden sadece biriydim.Ne hayatlar vardı şu dünyada ...Yine Evlaların evine gitmeden okula geldik.Yine servisle gelmemişti.Ya da belkide okula gelmemişti.Aslında kendimi suçlu hissediyordum.Sanki benim yüzümden gelmiyordu.Ya da neden beni önemsesinki ! Tabi kide benlik bir durum yoktu.Servisten inip okula geldiğimde Allah ım yine herkes bana bakıyordu.Milletin bakışlarına aldırmayarak sınıfa gidiyordum ki egoisy kıvırcık ve grubunu gördüm.Beni görünce göz kırptı.Ve grubundan gülüşme sesleri geldi.Acayip sinirlendim.Bir de çocuk hakkında iyi biri galiba diye düşünüyordum.Arkadaşlarına anlatıp dalga geçmişti işte.Yani her zamanki gibi egosunu tatmin etmek için beni kullanmıştı.Sinirlice yanlarından geçip sınıfa gittim.
Sınıfa Evla gelince rahatladım.Her ne kadar okula gelmemesinin benimle ilgili olduğu düşüncesinden vazgeçsemde o düzenli bir çocuktu.Okula gelmemesi bilmiyorum garip hissediyordum işte.Bana hiç bakmadan sırasına oturdu.Son derse kadar her şey normaldi.Fakat edebiyat dersinde hoca ikili gruplara ödev verip Evla ile beni seçene kadar...Daha da kötüsü ikimizde itiraz edince okuldan sonra iki saat etüte kalmamız için bizi cezalandırdı.Ve ailemize haber vereceğini söyledi.Tabi daha da itiraz edemedik.Okul bitince sınıfta sadece ikimiz kalmıştık.Hocanın verdiği test kitabını bitirmemiz gerekiyordu.İşte böylede sorunlu bir öğretmen... Evla da konuşmuyordu ben de konuşmuyordum.Eğer test kitabı bitmezse eve de gidemeyecektik.Bir şey yapsam iyi olacaktı galiba.Biraz tereddüt ederek Evlanın yanına gidip yanına oturdum.Önce bana bir baktı sonrada bir şey demeden kafasını tekrar öne çevirdi.Boğazımı temizleyerek "İlk soruyu ben ikinci soruyu sen çöz bu sırayla gidelim böylece hızlı oluruz yapamadıklarımızı da birbirimize sorarız." dedim cevap vermeyeceğinden şüphe ederek.Bana baktı
"Bana uyar öyleyse başlayalım." dedi.Nedeni bilinmez Evla yakınımdayken rahat olamıyordum.Ve bana baktığındaki mavi gözleri gerçekten çok çekiciydi... Derse biraz ara verip kendime hakim olamayarak onu incelemeye başladım.İlk defa bu kadar yakınımdayken onu inceliyordum.Yüzü bembeyazdı.Vampirlerler gerçek olsaydı eğer onun bir vampir olduğunu düşünürdüm.Aynı zamanda çok pürüzsüzdü.Gözleri zaten... fazla iyidiler...
"Eğer beni incelemeyi bitirdiysen soruları çöz.Benim bu sayfam bitti." dedi gülümseyerek.Ah! Yüzümün yandığını hissediyordum.Ama bir dakika...Az önce Evla gülümsedi...İlk defa gülümsedi.Ve o gülümseyince karnıma ağrılar girdiğine eminim.Bu çocukta ne vardı bilmiyorum ama beni ona çeken bir şeyler vardı...Düşüncelerimden arınarak soruları çözmeye başladım.O da ciddi bir şekilde soruları çözüyordu.Tam iki buçuk saatlik bir çalışmadan sonra kitap bitti.Kitap bitti...Olley...
Ona baktığımda o da bana bakıyordu.Göz göze gelince hemen gözümü kaçırdım.Elini uzatarak
"İyi işti.Tebrikler." dedi gülümseyerek.Ama gülümseme bana öyle... Bende ona gülümseyerek elini tuttum.Eli çok sıcaktı.Ya da benim elim yanıyordu bilmiyorum..İkimizde çantalarımızı topluyorduk.Çantamı toplayıp tam sınıftan çıkacakken " Nazlı bir dakika beklermisin ." dedi Evla. Arkamı döndüm ve yanıma geldi."Nasıl desem...Ben özür dilerim sana o sözleri söylememeliydim.Neden söyledim bilmiyorum ama gerçekten o söylediklerim gibi düşünmüyorum."dedi.Yüzü onun da kızarmıştı.Tabi bu kadar beyaz tenli olursa hemen belli olur.
"Tamam ben unuttum bile.Bu arada ben de geçen...şey seni suçladığım için özür dilerim." dedim çekinerek.
"Bende olsam senin gibi düşünürdüm,Sorun değil yani." dedi tekrar gülümserken.Bu çocuğa nolmuştu acaba.Benim bildiğim pek gülmezdi ama bugün fazlasıyla gülmüştü.Daha sonra okuldan çıktık.Beni eve bırakabileceğini söyledi.Ama tabiki de kabul etmedim.Aramızdaki sorunları halletmiş olmamız beni eve bırakması gerektiğini de gerektirmiyordu.Durağa kadar eşlik etmek için ısrar ettiğinde kabul ettim.Durağa geldiğimizde hemen karşı yolda olan arabasına binerek gitti.Bende otobüsü beklemeye karar verdim.Taki karşıdan gelen iki köpeği görene kadar .Durakta kimse yoktu ve üstüme doğru geliyorlardı.Küçükken beni köpek ısırdığı için köpeklerden çok korkardım.Korkmamı belli etmemeye çalışarak duraktak uzaklaştım.Ama lanet olsun ki peşimden geliyorlardı.Koşmaya başladım.Kalbimin atışını kulaklarımdan duyuyordum.Ara sokaklardan birine girdiğim de arkamı dönüp baktım.Köpekler gitmişti.Bir oh çektim...
Ara sokaktan çıkacaktım ki önden gelen elinde bira şişesi olan iki çocuğu gördüm.Beni göstererek adımlarını hızlandırdılar.Arkamı dönüp koşmaya başladım.Fakat bu taraftanda Üç tane çocuk geliyordu.Aralarında sıkışmıştım.Ne yapacağımı da bilmiyordum.Bana yaklaşırlarken aklıma gelen ilk şeyi, telefonumu çıkarıp babamı arayacaktım ki biri kolumdan tutup telefonumu aldı.Diğer çocukta diğer kolumdan tuttu.Avazım çıktığı kadar çığlık attım.Ama kimse yoktu burada... Korkumu atlatmaya çalışarak kolumdan tutan çocukların birinin yüzüne dirseğimle vurdum.O acıyla kolumu bırakınca diğerinin de karın boşluğuna tekme atıp koşmaya başladım.Ama karşıdaki üç çocukta yetişmişti bana.Birinin suratıma attığı tokatla yere düştüm.Neler olduğunu anlayamıyordum bile.Korkudan sadece titriyordum.İki çocukta sinirle oldukları yerden kalkarak bana yaklaşmaya başladılar...
NOT:BAYA HEYECANLI BİR BÖLÜMDÜ HERALDE :D BEĞENDİYSENİZ VOTELEYİN.NAZLI BAŞININ ÇARESİNE BAKABİLECEKMİ ? YA DA BİRİMİ KURTARICAK?KURTARICAKSA KİM ? YORUMLARI BEKLİYORUM :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRADAN ( DÜZENLENİYOR )
RomanceÖnceden her şey o kadar SIRADANDI ki... Yeni şehir, Yeni okul, Yeni bir başlangıç, Gittiği okulu himayesi altına alan üç büyükler. Serseri grubu, basketçi grup ve çalışkan grup. Nazlı'nın sıradan hayatı üç büyüklere de takılması ile değişiyor. Se...